Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar davacı banka ile ayrı ayrı kredi kartı üyelik sözleşmeleri imzalamışlar, davalı ...’ın imzaladığı sözleşmeye dayanılarak diğer davalı ...’a ayrıca ek kart çıkartılmıştır. Davanın temelini oluşturan icra takibi davalıların kart harcamalarından doğan borçlarının tahsili istemine yöneliktir. Dava konusu kredi sözleşmelerinden davalıların birbirlerine kefil olmadıkları anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davalıların sorumlulukları her birinin kendisine ait kredi kartı ile yaptıkları harcamalardan doğan borçlar ve bunların fer’ilerine ilişkindir. Ek kart yönünden ise ek kart hamilinin ek kartla yaptığı harcamalar ve fer’ilerinden sorumlu olduğu, asıl kart sahibinin ek kart hamilinin yaptığı harcamalar yönünden onunla birlikte müteselsilen sorumlu bulunduğu kabul edilmektedir....

    Bu nedenle, 24.06.2020 tarihli ek kararın onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine ve temyiz olunan ek kararda yazılı gerekçelere göre tavzih talebinde bulunan davacının yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun ek kararın ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince davacı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 15/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 787 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan 240/4608 payının iptali ile davacılar adına iştirak halinde mülkiyet şeklinde tesciline karar verilmiştir. Hüküm taraflara usulüne uygun tebliğ edilmiş, yasal yollara başvuran olmadığından 02.12.2009 tarihinde kesinleşmiştir. Davalı vekili 24.02.2017 tarihinde hükmü temyiz etmiş; mahkemece, 10.04.2017 tarihli ek kararla davalı vekilinin kararın kesinleşmiş olması ve davalı vekilinin süre geçtikten sonra temyiz talebinde bulunmuş olması nedeniyle temyiz talebinin reddine karar verilmiş; ek karar davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Mahkeme kararı hükmü temyiz eden davalıya 23.11.2009 tarihinde ilanen tebliğ edilmiş olup, adı geçen davalı yasal süresi içeresinde yasal yollara başvurmadığından karar 02.12.2009 tarihinde kesinleşmiştir....

        Konut Yapı Kooperatifi'nin iflasına karar verildiğini, alacaklıların başvurusu sonuncunda kooperatifin toplam 5.750.523,90 TL borcu bulunduğun anlaşıldığını, kooperatifin iflası halinde ek ödeme isteme hakkının iflas idaresine ait olduğunu ve buna göre ortak başına düşen ek ödeme tutarının 39.387,15 TL olduğunu, bu miktarın ödenmesi için iflas dosyasından ek ödeme emri gönderildiğini, verilen sürede davalı tarafça ödeme yapılmadığını, bunun üzerine söz konusu alacağın tahsili için ... 2.İcra Müdürlüğü'nün 2013/4884 E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalı tarafından takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı ..., 442 Sayılı Köy Kanunu'na bazı hükümler ilave edilmesine dair 3367 sayılı yasa hükümlerince oluşturulan ve davalıya satışı yapılan çekişmeli taşınmaza 5 yıl içinde bina yapılmayıp kanunun ek 13. ve Uygulama Yönetmeliğinin 15. maddesi hükümlerinde belirlenen koşulların yerine getirilmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taşınmaza bina yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; .......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı ..., 442 Sayılı Köy Kanunu'na bazı hükümler ilave edilmesine dair 3367 sayılı yasa hükümlerince oluşturulan ve davalıya satışı yapılan çekişmeli taşınmaza 5 yıl içinde bina yapılmayıp kanunun ek 13. ve Uygulama Yönetmeliğinin 15. maddesi hükümlerinde belirlenen koşulların yerine getirilmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taşınmaza bina yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; .......

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraf vekillerinin beyanları doğrultusunda davanın birlikte ifa kuralı gereği kabulü ile geç teslim nedeni ile davalı arsa sahibinin uğradığı zararın davacı tarafından ödenmesi kaydıyle dava konusu 8 adet bağımsız bölümün davalı arsa sahibine ait olan tapu kaydının iptali ile davacı şirket adına tesciline karar verilmiştir. Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir. Mahkemece temyiz isteminin süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle, 10.02.2014 tarihli ek kararla davalı şirket vekilinin temyiz talebi reddedilmiştir. Ek kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir. Mahkemenin, hükmü temyiz eden davalı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine ilişkin 10.02.2014 tarihli ek kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, temyiz itirazlarının reddiyle 10.02.2014 tarih ve 2012/498 E. sayılı ek kararın onanmasına karar verilmiştir....

                D.Tetkik Hakimi : … Düşüncesi : Dava konusu Yönetmeliğin Ek-1 listesinin 5.sırası temsil yetkisine haiz olan yargı mensupları açısından kuvvetler ayrılığı ilkesini benimseyen Anayasanın öngördüğü devlet örgütlenmesindeki yasama, yürütme ve yargı sıralamasına aykırılık teşkil ettiğinden iptali, listenin diğer sıralaması ve uygulama işlemi yönünden hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddi gerektiği düşünülmektedir. D.Savcısı : … Düşüncesi : Dava; … Valiliği'nin 8.10.1998 tarih ve … sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı olan 1.10.1981 tarih ve 17475 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ulusal ve Resmi Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliği'nin ek-1 işaretli listesinin iptali istemiyle açılmıştır....

                  Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece 22.09.2015 tarihli Ek Kararla davanın kısmen reddi nedeniyle vekalet ücreti isteminin reddine karar verilmiş olup, ek kararın süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin ortağı olan davalı aleyhine 300,00 TL aidat ve 240,00 TL gecikme faizi alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine haksız itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

                    Mahkemece, davanın reddine ilişkin hükmün, davacı tarafından temyizi üzerine, mahkemece 9.6.2008 tarihli ek kararla "iptali talep edilen Hakem Heyeti Kararına karşı 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 22/5 madde hükmü gereğince yasal süre içinde Tüketici Mahkemesine itiraz edilmediği, verilen kararın da kesin olduğu" gerekçesiyle temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş; ek karar da davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 23.10.2007 tarihli hakem heyeti kararının iptaline karar verilmesini talep etmiş, herhangi bir eda talebinde bulunmamıştır. 4822 Sayılı Kanunla değişik 4077 Sayılı Kanun'un 22. maddesinin 5. bendi hükmü uyarınca 2008/12272-2009/2685 1.1.2008 tarihinden itibaren değeri 827.05 YTL'nın üzerindeki uyaşmazlıklarda Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin verecekleri kararlar, tarafları bağlayıcı nitelikte olmayıp, kesin karar niteliğinde değildir. Tüketici Mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebilirler....

                      UYAP Entegrasyonu