HUKUKİ DEĞERLENDİRME : Uyap sisteminden yapılan araştırma sonucunda, aynı alanın işgali sebebiyle bir sonraki dönem olan 08/08/2009 - 07/08/2014 tarihleri arasına yönelik tahakkuk ettirilen 316.320,91-TL tutarlı … günlü, … sayılı ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin iptali istemiyle açılan davada; ... İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davalı idarece, 20/12/2017 tarihinde düzenlenen teknik rapora göre, ecrimisil ihbarnamesine konu taşınmazın 550,84 m² sinin yol ve yeşil alan olarak terki yapılan alanda kaldığı anlaşıldığından, bu alanın ecrimisile konu edilmemesi gerektiği değerlendirilerek … günlü, … sayılı komisyon kararı ile 344,81 m² lik alan üzerinden ecrimisil bedelinin yeniden hesaplandığı ve buna göre dava konusu … günlü, … sayılı ecrimisil düzeltme ihbarnamesi iptal edilerek, … günlü, … sayılı ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin düzenlendiği gerekçesiyle, konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği görülmektedir....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME : Uyuşmazlıkta, davalı idare tarafından, ecrimisil kıymet takdir kararında söz konusu taşınmazın bulunduğu yer emlak vergi değerlerinin %5'i belirlendikten sonra bu bedel üzerinden ecrimisil birim değeri tespit edilerek kıymet takdirinin yapıldığı; Mahkeme kararına esas alınan bilirkişi raporunda ise, emsal nitelikli taşınmazların işgali nedeniyle tahakkuk ettirilen ecrimisil ihbarnamelerine karşı açılan davalarda bilirkişilerce belirlenen ecrimisil bedelleri ile dava konusu taşınmazın değerini etkileyen faktörler değerlendirilerek ecrimisil bedelinin tespit edildiği, İdare Mahkemesince anılan bilirkişi raporu dikkate alınarak işlemlerin kısmen iptaline, kısmen de davanın reddine karar verildiği, taraflarca yapılan istinaf başvusu üzerine Bölge İdare Mahkemesince alınan ek bilirkişi raporu doğrultusunda dava konusu işlemlerin kısmen iptaline, kısmen de davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Hazinece ecrimisil ihbarnamesinin düzenlenip tebliği işleminden sonra, ecrimisil gerekmediği veya fazla talep edildiği iddiasına dayalı olarak ihbarnamenin iptaline yönelik işlerin ve davaların idari nitelikte bulunduğu çözüm yerinin idari yargı olduğu kuşkusuzdur. Mahkemece her ne kadar ecrimisil ihbarnamesi ile ilgili olarak Ordu idare Mahkemesinin 23/5/2013 tarihli, 2012/324- 2013/602 esas ve karar sayılı hükmü ile karar verilmiş ve verilen hüküm Danıştay tarafından onanarak 6/6/2016 tarihinde kesinleştiği ve aynı ecrimisil ihbarnamesi hakkında bu defa genel mahkemelerde dava açılmasına olanak bulunmadığı gerekçesine dayanılmış ise de bu davadaki ecrimisil ihbarnamesinin 16/03/2018 tarihli ecrimisil ihbarnamesi olduğu idare mahkemesinden iptal edilen ihbarnamenin ise 13.01.2012 tarihli olduğu yani her iki ihbarnamenin aynı dönemlere ait olmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
da hukuka aykırı olduğunu, ecrimisil hesabının kısmen kabule konu olan parseller yönünden muhdesatın tespiti davası nedeni ile sadece Mansur Dinç payı üzerinden yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, davalıların bir kısmı yönünden davanın reddi kararının hukuka aykırı olduğunu, 159 numaralı parselde ecrimisil tazminatının neye göre belirlendiğinin belli olmadığını, 183 numaralı parselde ecrimisil talep edilen dönemden sonra taşınmazın bir kısmını davalı Oktay'dan satın alan Baniye Dinç hissesinin dışlanmasının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Bu kullanımları haksız olmayıp mahiyeti hükümle tartışılan satış vaadi sözleşmesine dayalı olduğundan davacı- davalıların ecrimisil ödemeleri gerekmez. Zira ecrimisil haksız işgal nedeniyle uğranılan zarar karşılığıdır. Birleştirilen davadaki ecrimisil isteminin de bu nedenle reddi gerekirken, davacıların satış vaadi sözleşmesindeki bakiye bedeli 06.08.2008 tarihinde depo ettiklerinden bahisle bakiye bedelin depo edildiği tarihe kadar ecrimisil ödemeleri gerektiği gerekçesi ile ecrimisil isteminin kısmen hüküm altına alınması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı- davacı ...’ın temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacı- davalı ... ve ... temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 14.06.2011 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne,ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne,ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/256 esas 2012/176 karar sayılı kararı ile ecrimisil isteğinin kabul edildiği, derecattan geçerek kesinleştiği, o davanın son döneminde aylık ecrimisil miktarının 350,00 TL olarak belirlendiği görülmektedir. Bu durumda; yerleşmiş yargısal ilkeler doğrultusunda, önceki dönemin kesinleşen ecrimisil miktarına Üretici Fiyat Endeksinin tamamı yansıtılmak suretiyle belirlenecek miktardan az olmamak koşuluyla bulunacak ecrimisilin hüküm altına alınması gerektiği açıktır. Nitekim, davacı da önceki davada belirlenen miktar üzerinden uyarlama yapılmasını istemiştir. Ne var ki; mahkemece, talep aşılmak suretiyle emsal araştırması yapılıp aylık 418,20 TL kira getirisi üzerinden ecrimisil hesabı yapılmıştır....
Mahkemece, davacıların davasının kabulü ile toplam 27.040,00 TL ecrimisil bedelinden davalının yaptığı 11.756,64 TL ödemenin mahsubuyla bakiye 15.283,36 TL ecrimisil bedelinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere, ecrimisil davaları haksız fiil benzeri davalar olup, bu davalarda ancak dava tarihine kadar gerçekleşmiş olan zarar istenebilir. Dava tarihinden sonra gerçekleşmesi muhtemel ecrimisil tazminatı ise ancak ayrı bir davanın konusunu oluşturabilir. Dava açıldıktan sonraki dönem için, yeni bir dava açılmadıkça ıslah yolu ile de olsa talepte bulunulamaz. Somut olayda; davacının 2013 yılının tamamı için ecrimisil talebinin bulunduğu ancak eldeki davanın 31.07.2013 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır....
Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebi konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına ve ecrimisil taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil; birleştirilen dava ise ecrimisil istemine ilişkindir . Eldeki davada, davacı vekili 27.03.2009 tarihinde açılan asıl davada taşınmazı iktisap tarihi olan 11.07.2008 tarihi ile dava tarihi arası dönem için ecrimisil ve elatmanın önlenmesi talebinde bulunmuş; birleştirilen davada ise asıl davanın dava tarihi olan 27.03.2009 ile birleştirilen dava tarihi olan 30.05.2013 tarihi arası ecrimisil talebinde bulunmuş , 31.10.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle asıl ve birleştirilen davalardaki ( asıl davada 3.000, birleştirilen davada ise 10.000 TL ecrimisil talep edilmiştir fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla ) ecrimisil talebini 21.934 TL’ye arttırmıştır....
Ecrimisil davası her ne kadar ortaklığın giderilmesi davası ile birlikte açılmış ise de, bu davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülebilmesi için, ecrimisil bedelinin miktar olarak Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi içerisinde olması gerekir. İstenilen ecrimisil bedeli miktar itibariyle Sulh Hukuk Mahkemesinin görevini aştığı bu tür davaların birlikte görüleceğine dair bir yasa hükmü de bulunmadığı cihetle ecrimisil davasının miktara göre Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılması gerekir. Bu nedenle ecrimisil davasının tefrik edilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....