Tespit tarihinden ileriye doğru beş yılın geçmesiyle idarenin ecrimisil isteyemeyeceği yeni bir dönem oluşmakta ve ilk tespitin yapıldığı yıldan sonraki yıla ilişkin olarak dahi ecrimisili taktir ve tebliğ edemeyen, idarenin ilk tespitte dayalı olarak ecrimisil taktir ve tebliği etme imkanı ortadan kalkmış bulunmaktadır. Bu durumda, yasal olarak, tespit tarihi itibarıyla geriye doğru her beş yıllık sürenin geçmesiyle ile işgalin varlığına rağmen ecrimisil tarh ve tebliğ imkanı bulunmadığından, bu sürenin yol göstericiliğinde; ecrimisil istenilen dönemin sonundan itibaren beş yıl geçmiş ve fuzuli şagile tebliğ yapıldığı tarih itibarıyla, idarenin ecrimisil istenilen dönemi takip dönem için dahi ecrimisili tarh ve tebliğ etme yetkisi sona erdiğinden, daha önceki dönemin ecrimisilinin idarece taktir ve tebliği de mümkün bulunmamaktadır....
Dava, ecrimisil ve alacak istemine ilişkindir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Davalı vekilinin sair temyiz itirazlarına gelince; Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre; kira esasına göre ecrimisil belirlenmesinde, taraflara emsal kira sözleşmelerini sunmaları için süre verilip, mahkemece emsaller getirtilip, keşif mahallinde bilirkişilerce re'sen emsal araştırması yapılıp, rayiç belirlenerek somut veriler böylece toplandıktan sonra, ecrimisil istenen ilk dönem kira miktarı belirlenip, belirlenen bu bedele ÜFE'nin tamamı yansıtılmak suretiyle sonraki yıllar ecrimisil bedeli ve bunun sonucunda da toplam ecrimisil miktarının hesaplanması gerekmektedir....
Ancak, kural olarak paydaşlar intifadan men edilmedikçe birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. Somut olayda 741 parsel sayılı taşınmaza davalılar tarafından ayçiçeği ekilerek haksız işgal edilmesi nedeniyle ecrimisil istenilmiş olup, bu taşınmazın davacılar adına tescil tarihinden sonra mı yoksa daha önce mi ekildiği hususunda tanık beyanları alınmamıştır. Tescil tarihinden dava tarihine kadar ürün ekilip hasat yapılıp yapılamayacağı araştırılmamış, bu süre içerisinde ürün yetiştirilememesi halinde söz-konusu dönem için sadece arazinin asgari kira geliri üzerinden ecrimisil hesaplanması gerektiği dikkate alınmamıştır. Kaldı ki esas davada istem tescil tarihinden sonrası için olduğu halde, tescilden önceki tarihleri de içine alacak şekilde ecrimisile hükmedilmesi doğru görülmemiştir....
üstlendiğini, Vakıfların, miras bırakana ecrimisil davası açtığında, diğer kardeşlerin yargılamaya katılıp dava konusu yerden istenilen ecrimisil alacağından sorumlu olmadıklarını, dava konusu yerdeki haklarından feragat ettiklerini belirttiklerini, yargılamanın, Yargıtay süreci dahil 2020 yılı Temmuz ayına kadar sürdüğünü, bu sürece kadar, dava konusu yerle ilgilenmeyen diğer davalı kardeşler, 2021 yılı Temmuz ayında müvekkil T1 ecrimisil alacağı davası açtıklarını, müvekkiline ihtar çekmediklerini, tüm bunlar neticesinde; Belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada, fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak dava konusu eve yapılan yararlı ve zaruri masrafların dava tarihi itibariyle değerinin tespitinin yapılmasını, bu değere dava tarihi itibariyle faiz işletilerek davalılardan tahsiline karar verilmesini, dava konusu itibari ile masraf davasının, ecrimisil davasının görüldüğü İstanbul 27....
Esas davada, davacılar adına kayıtlı 741 parsel sayılı taşınmazın, birleşen davada ise kök muristen intikal eden ve tarafların iştirak halinde paydaş bulundukları 33 parça tarla ev niteliğindeki yerlerin haksız İşgali nedeniyle esas davada her iki davacı için, birleşen davada ise davacılardan .... için ecrimisil istenilmiş; mahkemece, her iki dava yönünden istemin kısmen kabulü yönünde hüküm kurulmuştur. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve Özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, kural olarak paydaşlar intifadan men edilmedikçe birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. Somut olayda 741 parsel sayılı taşınmaza davalılar tarafından ayçiçeği ekilerek haksız işgal edilmesi nedeniyle ecrimisil istenilmiş olup, bu taşınmazın davacılar adına tescil tarihinden sonra mı yoksa daha önce mi ekildiği hususunda tanık beyanları alınmamıştır....
Davalı, 5 yıldan fazla süre için açılan ecrimisil davasının zamanaşımına uğradığını, murisin ölüm tarihinden öncesi için de ecrimisil isteyemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının taşınmaz bedeli ile ilgili alacak davasının takip edilmemesi sebebi ile açılmamış sayılmasına, dava konusu taşınmazlardaki davacı paylarını davalının haksız yere kullandığı gerekçesi ile ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 500,28....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davada ASulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, ecrimisil alacağının tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığı, HMK'nın 4/a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarında Sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de, davanın haksız kullanımdan kaynaklanan ecrimisil davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 Sayılı HMK.'...
Tespit tarihinden ileriye doğru beş yılın geçmesiyle idarenin ecrimisil isteyemeyeceği yeni bir dönem oluşmakta ve ilk tespitin yapıldığı yıldan sonraki yıla ilişkin olarak dahi ecrimisili taktir ve tebliğ edemeyen, idarenin ilk tespitte dayalı olarak ecrimisil taktir ve tebliği etme imkanı ortadan kalkmış bulunmaktadır. Bu durumda, yasal olarak, tespit tarihi itibarıyla geriye doğru her beş yıllık sürenin geçmesiyle ile işgalin varlığına rağmen ecrimisil tarh ve tebliğ imkanı bulunmadığından, bu sürenin yol göstericiliğinde; ecrimisil istenilen dönemin sonundan itibaren beş yıl geçmiş ve fuzuli şagile tebliğ yapıldığı tarih itibarıyla, idarenin ecrimisil istenilen dönemi takip dönem için dahi ecrimisili tarh ve tebliğ etme yetkisi sona erdiğinden, daha önceki dönemin ecrimisilinin idarece taktir ve tebliği de mümkün bulunmamaktadır....
Mahkemece, itirazın iptali davasının kısmen kabulüyle, Denizli 3.İcra Müdürlüğünün 2011/3130 sayılı dosyasında takip konusu edilen 2006 yılına ait 3.411,13 TL ecrimisil bedeline ilişkin istek zamanaşımına uğradığı davalının bu miktara yönelik itirazının yerinde olduğu anlaşıldığından davalının zamanaşımına uğrayan bu miktar dışında kalan takip konusu borcun 2007 yılına ait 5.952,83 TL ecrimisil bedeli, 2008 yılına ait 2.918,24 TL. ecrimisil bedeli ve 479,50 TL tespit gideri olmak üzere toplam 9.350,57 TL'lik kısmına itirazının iptaline, takibin 9.350,57 TL asıl alacak üzerinden devamına, takip konusu borcun 3.411,13 TL'lik kısmına yönelik itirazın iptali isteminin reddine, takip konusu alacak miktarı likit olmadığından davacı tarafın % 40 icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ecrimisil alacağına yönelik yapılan takibe itirazın iptali isteğine ilişkindir. 1....
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde talep edilen alacak miktarı içinde kamulaştırmasız talebi dışında ecrimisil alacağı olup olmadığının anlaşılmadığı, davacının talep ettiği alacak içinde ecrimisil alacağının hesaplanmasında Borçlar Kanunundaki genel zamanaşımı süresinin uygulanamayacağının ecrimisil istemli davanın 5 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılması gerektiğini, davacının 5 yılı aşan ecrimisil talebinin zamanaşımı yönüyle reddini talep ettiklerini, taşınmazın değeri yönünden tekrar bilirkişi incelemesi yaptırılmasını talep ettiğini, dosyası açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası sonuçlanmış ve karar Yargıtayca onanarak kesinleştiğini, Yargıtay onama kararında davacının talebine bağlı kalarak bu miktarla sınırlı olmak üzere Yargıtayca incelenmiş ve onama kararı verdiğini, bu nedenle sayın mahkemenizce tekrar bilirkişi incelemesi yapılarak hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini telep ettiklerini avukatlık ücretinin...