Bu nedenle davacı ...’ın açtığı dava yönünden esasın incelenerek karar verilmesi gerekirken davacının imzaladığı belgeye yanılgılı bir anlam verilerek yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir . 3-)6100 sayılı HMK.nun 400-406.maddeleri gereğince, delil tespitinde, "Taraflardan her biri, görülmekte olan bir davada henüz inceleme sırası gelmemiş yahut ileride açacağı davada ileri süreceği bir vakıanın tespiti amacıyla keşif yapılması, bilirkişi incelemesi yaptırılması ya da tanık ifadelerinin alınması gibi işlemlerin yapılmasını talep edebilir." Delil tespitinin konusunu maddi vakıalar oluşturur ve bilirkişi raporunda belirtilen zarar miktarı davacı lehine kazanılmış hak oluşturmaz. Yani delil tespiti kesin delil niteliğinde değildir. Somut olayda, itiraza uğrayan ve uzman bilirkişi tarafından hazırlanmayan delil tespiti dosyasında bulunan bilirkişi raporunun hükme dayanak alınması isabetli bulunmamıştır....
Somut olayda dava; Çerkezköy Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/46 D.iş sayılı dosyası dayanak gösterilerek açılmış olup mahkemece iş bu delil tespiti raporu esas alınarak hüküm kurulmuştur. Tespit dosyasında alınan rapor davalı tarafa tebliğ edilmemiş, davalı da cevap dilekçesinde tespit raporunu kabul etmediğini beyan etmiştir. Delil tespiti isteyenin haklarını korumak içi zorunluluk varsa veya acele hallerde mahkemece karşı tarafa tebligat yapılmadan delil tespiti yapılabilir, ancak bu durumda mahkemece delil tespiti tutanağının ve bilirkişi raporunun bir sureti derhal karşı tarafa tebliğ edilmelidir. Ancak tebligat yapılmış olsa bile somut olayda olduğu gibi cevap dilekçesinde kabul edilmemiş delil tespiti raporuna dayanılarak hüküm verilmesi kanuna aykırılık oluşturur....
Bu durumda, mahkemece, davacı talebi gözetilerek hükmedilen tazminata olay tarihinden itibaren yasal oranda faiz yürütülmesi gerekirken, dava dilekçesinde talep edilmeyen kısım yönünden ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 3- ) Davacı taraf iş bu davayı açmadan önce delil tespiti yaptırmış ve dava dilekçesinde tespit masraflarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacının bu talebiyle ilgili olarak mahkemece olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Oysa ki; 23.03.1976 gün ve 1/1 sayılı YİBK kararına göre; delil tespiti giderleri yargılama giderlerinden olup, tespit giderlerinin yargılama masraflarına dahil edilmesi gerekir....
Nitekim Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru üzerine verdiği kararda: “Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere hizmet tespiti davalarıyla işçilik alacakları davaları birbirini etkileyebilecek bağlantılı davalardır. Nitekim Yargıtaya göre işçilik alacakları davasında -açılmış ise- kural olarak hizmet tespiti davasının sonucu beklenmelidir. Yine Yargıtay kararlarında her iki davanın birbirlerini etkilemesi mümkün ise de davaların niteliği gereği farklı sonuçlara varılabileceğinin kabul edildiği görülmektedir. Zira hizmet tespiti davalarında -kamu düzenine ilişkin olduğundan- resen araştırma ilkesinin, işçilik alacaklarıyla ilgili davalarda ise taraflarca hazırlama ilkesinin geçerli olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle işçilik alacakları davasında verilen karar hizmet tespiti davasında kesin delil değil güçlü delil olarak kabul edilmektedir....
için delil tespiti amacıyla Adana ......
in 08/10/2013 ve 11/09/2013 tarihli dilekçeler ile delil tespiti talep ettiği, mahkemece tespiti istenen mahalde bilirkişi refakatinde keşif yapıldığı, keşif sonucunda alınan bilirkişi raporlarında zarar tutarının tespit edildiği ve davalı tarafından yapılan her iki tespite dair bilirkişi raporlarına da itiraz edildiği anlaşılmaktadır. Dosya incelendiğinde; davacının delil tespiti mahiyetindeki değişik iş dosyalarında alınan bilirkişi raporları hükme esas alınarak karar verildiği anlaşılmaktadır. Hâlbuki delil tespiti sırasında alınan bilirkişi raporlarındaki zarara ilişkin değerlendirmelere davalı tarafından itiraz edildiği hâlde, mahkemece bu itirazları karşılayacak bir araştırma yapılmamıştır. Mahkemece yapılacak iş, davaya konu yerde uzman bilirkişi marifetiyle keşif icra edilerek zararın mevcut olup olmadığı, mevcut ise zararın kapsamıyla ilgili mahkeme ve Yargıtay denetimine uygun gerekçeli bilirkişi raporu almak ve sonucuna göre karar vermektir....
Talep; delil tespiti ve ihtiyati tedbir talep edenlerin TR ... sayılı patentine, karşı tarafın kuvvetle muhtemel tecavüz teşkil ettiğini iddia ettiği ... 100 Meg/l1 MI IV/LM. Enjeksiyonluk Çözelti ürünü için satış ruhsatı ve fiyat onayı almış olduğundan, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun geri ödeme listesine girdiğinden ve telafisi imkansız zararın her an oluşabileceğinin belirlendiğinden bahisle, ileride açılması muhtemel davanın etkisini arttırmak amacıyla delil tespiti istemi ile ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. Taraflardan her biri, görülmekte olan bir davada henüz inceleme sırası gelmemiş yahut ileride açacağı davada ileri süreceği bir vakıanın tespiti amacıyla keşif yapılmasını, bilirkişi incelemesi yaptırılmasını ya da tanık ifadelerinin alınması gibi işlemlerin yapılmasını delil tespiti talebi ile isteyebilir. Delil tespiti istenebilmesi için hukuki yararın varlığı gerekir....
İlk derece mahkemesince; davaya konu trafik kazasında kusur durumunun ve araçta meydana gelen hasar ve aracın kullanılmamasından kaynaklı zarar miktarının tespiti gerektiği, bilirkişi incelemesi için gerekli delil avansını yatırması hususunda davacı tarafa 2 haftalık kesin süre verildiği, ancak davacı tarafça bilirkişi deliline dayanmadığından bahisle delil avansının yatırılmadığı, bunun üzerine davalı tarafa delil avansının ikmal edilmesi hususunda davetiye çıkarıldığı, ancak davalı tarafça da delil avansının yatırılmadığından bahisle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 15/07/2013 gününde verilen dilekçe ile delil tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; yasal koşulları oluşmadığından istemin reddine dair verilen 17/07/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, delil tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın hukuki menfaat yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 403. maddesine göre tespit kararları itiraza tabi olup temyiz edilemezler. Şu durumda temyiz dilekçesinin reddine karar verilmelidir. SONUÇ: Açıklanan nedenle, temyiz dilekçesinin reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
./06/2012 gününde verilen dilekçe ile delil tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; talebin reddine dair verilen .../08/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi tespit isteyen vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil iddiasına dayalı delil tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 403. maddesine göre tespit kararları itiraza tabi olup temyiz edilemezler. Şu durumda temyiz dilekçesinin reddine karar verilmelidir. SONUÇ: Açıklanan nedenle, temyiz dilekçesinin reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 03/.../2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....