Davalının maddi-manevi tazminat ve nafaka talebi yönünden; Davalı davaya karşı cevap ve delillerini bildirmemiştir. Buna göre davalının ilk derec mahkemesinde dilekçeler teatisi aşamasında maddi -manevi tazminat ve nafaka talebi bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sırasında dilekçeler teatisinde talep edilmeyen nafaka ve tazminatı istinaf aşamasında talep edemeyeceğinden HMK.m.357 /1 gereğince davalının istinaf aşamasındaki bu talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Bu duruma göre, davacı-karşı davalı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. 4-Yoksulluk nafakası isteğinin kabul edilebilmesi için nafaka talep edenin boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceğinin belirlenmesi gerekir (TMK m. 175)....
yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmiş, hüküm davalı -davacı kadın tarafından; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri ile erkek yararına hükmedilen tazminatlar yönünden istinaf edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından; kusur belirlemesi, reddedilen manevi tazminat isteği, velayet ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere yoksulluk nafakası yönünden oyçokluğuyla, diğer yönlerden oybirliğiyle karar verildi...
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. TMK'nun 175. Maddesinde, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği ve nafaka yükümlüsünün kusurunun aranmayacağı hükme bağlanmıştır. Yoksulluk nafakasına hükmolunabilmesi için nafaka talep eden eşin boşanmaya neden olan olaylarda, yükümlü olan eşe nazaran daha ağır kusurlu bulunmaması gerekir. Yoksulluk nafakası boşanma davası içinde ve onun devamı sırasında boşanma ile ilgili hüküm kesinleşinceye kadar istenebileceği gibi boşanma davası sonuçlandıktan sonra harcı verilerek açılmış ayrı bir dava ile de istenebilir....
Dairemizce verilen karara karşı davacı kadın; kusur belirlemesi, manevi tazminat talebinin reddi, maddi tazminat ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise katılma yoluyla kusur kadın yararına hükmolunan maddi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz başvurusunda bulunmuşlar, dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 2.Hukuk Dairesi'ne gönderilmiştir. YARGITAY KARARI: Yargıtay 2.Hukuk Dairesi'nin 07.04.2021 tarih 2021/229 Esas 2021/2809 Karar sayılı ilamı ile; "...Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; tarafların Almanya Bremen Yerel Mahkemesi’nin 16.01.2014 tarih ve 34 XX 190/13 S Esas sayılı ve 09.05.2014 kesinleşme tarihli kararı ile boşandıkları bu kararın tanıma ve tenfizine karar verildiği ve kararın 07.12.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Tanıma, yabancı mahkeme kararına kesin delil veya kesin hüküm vasfını kazandırır (MÖHUK m. 58)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, hükmolunan tazminat miktarları ile reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz....
O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekmektedir. İlk derece mahkemesince bu hususta verilen karar ve hükmedilen nafakanın miktarı isabetlidir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK 175. madde) Toplanan delillerle, boşanmaya neden olan olaylarda davalı - davacı kadının, erkeğe oranla daha az kusurlu olduğu, davalı - davacı kadının herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. Bu açıklamalar karşısında davalı - davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekmektedir....
İstinaf Yoluna Başvuranlar 1.İlk Derece Mahkemesinin 27.12.2019 tarihli kararına karşı; davacı- davalı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kusur, maddî tazminat, nafaka takdiri ve miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı- davacı kadın vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; erkeğin davasının kabulü, kusur, maddî tazminat ve nafaka miktarı manevi tazminat verilmemesi, vekâlet ücreti yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. B....
TMK'nın 169. maddesine göre; "Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır." TMK'nın 175. maddesine göre; "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir." Davacı kadının düzenli ve sürekli bir gelirinin bulunmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşeceği, boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğu, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi (TMK md. 4) nazara alınarak TMK'nın 169. ve 175. maddeleri gereği davacı kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakası takdiri isabetli olmakla birlikte takdir edilen tedbir nafakası miktarının yerinde olduğu ancak takdir edilen yoksulluk nafakası miktarının az olduğu anlaşılmıştır....