Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, sözleşme hükümlerine göre davacının akitten dönme hakkını kullanmasının doğru olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalı ile arasında düzenlenmiş bulunan sözleşmenin iptaline, davacı şirketin bu sözleşmeden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, borçlu olmadığının tespiti yanında ödemek zorunda kalacağı paranın istirdadını da İİK.nun 72. maddesine göre talep etmiştir. Yapılan yargılama sonucunda taraflar arasında akdin geçerliliğini kaybettiği belirlenmiş ve davacının borçlu olmadığının tespitine karar veRilmiş ise de, davacının diğer talebi olan istirdat istemi hakkında bir hüküm oluşturulmamıştır. Bu durum HUMK.nun 74.maddesine aykırılık teşkil ettiği için hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 15.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava, menfi tespit ve istirdat davasıdır. Menfi tespit ve istirdat davaları İcra ve İflas Kanunu’nunn 72. maddesinde düzenlemiştir. Menfi tespit davası borçlu olmayan kişinin borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. İstirdat davası ise; kişi borçlu olmadığı halde ödeme yapmış ise bu ödemenin geri alınmasını sağlayan dava türüdür. Menfi tespit ve istirdat davalarında yetkili mahkeme, alacaklının yerleşim yeri ya da açılmış bir icra takibi varsa icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesidir. Menfi tespit davası için yasada herhangi bir hak düşürücü ya da zamanaşımı süresi öngörülmemiştir. Ancak borçlunun borçlu olmadığı hukuki sebebe göre zamanaşımı süresi söz konusu olabilir. İstirdat davasının ise, borçlu olunmayan paranın icra dairesine tamamen ödendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekir....

    İİK'nun 72/1. maddesinde; " borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. ", İİK 72/6. maddesinde; " borçlu menfi tespit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. " şeklinde düzenlenmiştir. Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı vekilince ... 14. İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı dosyası, ... Bank ... Şubesi'ne ait ... tarihli ... sayılı 39.600TL bedelli çekteki lehtar imzasının müvekkiline ait olmadığından bahisle borçlu olmadığının tespiti için dava açmış olup, ... 14. İcra Müdürlüğünün ... tarihli yazı cevabı ekinde gönderilen dosya kapak hesabı ve reddiyat makbuzlarından 24/12/2019 tarihinde alacaklıya ödeme yapıldığı, İİK'nın 72/6. Maddesi uyarınca davanın istirdat davasına dönüşmüş olduğu anlaşılmış, alınan bilirkişi raporu ile takibe konu çekteki ... atfen atılı lehtar imzasının ...'...

      C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci: Mahkemece, dava konusu senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiş, yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairemizce bozulmuştur. Bozma ilamında özetle; "1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının istirdat iddiası noktasında toplanmaktadır. Somut uyuşmazlıkta, davacının çalışmaya başlarken imzalayıp işverene verdiği bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti yanında haksız olarak yaptığı ödemenin istirdatına karar verilesini talep etmiştir. Mahkemece istirdat iddiası hususunda olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi hatalıdır." denmiştir....

        Türk Hukuk Lûgatında istirdat (geri alma) davası şu şekilde tanımlanmaktadır: “1- Haklı bir neden olmaksızın mal ediniminden doğan ve bu yolla edinilen malın geri alınmasını içeren dava (TBK m. 77- 82, TMK m. 122), 2- Hakkında yapılan ilamsız icra takibine süresinde itiraz etmediği ya da itirazın kaldırılması nedeniyle gerçekte borçlu olmadığı parayı ödemek zorunda kalan borçlunun ödediğini geri almak amacıyla açtığı dava. (İİK m.72)” (Türk Hukuk Lûgatı, Cilt I, Ankara 2021, s. 414). 16. Lûgatta istirdat davası başlığı altında yapılan ilk tanım borçlar hukukunda yerini bulan sebepsiz zenginleşme davasına karşılık gelmekte olup bu davanın ikinci tanımda açıklanan ve icra iflas hukukuna özgü bir eda davası olan istirdat davası ile benzer yönleri bulunmaktadır. İcra ve İflâs Kanunu’nun 72/1. maddesi “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir” hükmünü içermektedir....

        115.177,17 TL yönünden BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, 3- Davacının davalıya Mardin İcra Müdürlüğünün 2020/9878 İcra dosyasından dolayı 37.621,10 TL yönünden BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, 4- Davacının kötü niyet tazminatının yasal şartlar oluşmadığından reddine, karar verilmiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyasında DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE b)Davacı ... tarafından icra tehdidi altında ... 7....

          Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Diğer bir deyişle kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233)....

          olduğunun tespit edildiği ,davacının menfi tespit talebini istirdat talebine dönüştürdüğü dikkate alındığında, ödeme yaptığı ---- olduğu nazara alındığında yapılan 16.059,36 TL ödemeden 14.118,04 TL bedelin mahsubu sonrasında davacının istirdat tutarının 1.941,32 TL olacağı anlaşılmakla davacının davasının davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacının---- sayılı dosyasından ödeme tarihi olan 01.08.2019 tarihi itibariyle toplam borç miktarının 1.941,32 TL bedel yönünden borçlu olmadığının tespitine ;davacı tarafından ödenen 1.941,32 TL bedelin ödeme tarihi olan 01.08.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

            İcra dosyasında borçlu sıfatı olmayan borcu ödemiş olan davacı ... ... ... Şirketi'nin üçüncü kişi olarak ödediği bu parayı İİK 72. maddesi hükümleri uyarınca icra dosyası alacaklısına karşı istirdat davası açamayacağı şüphesizdir. İstirdat davaları niteliği itibariyle sebepsiz zenginleşme davaları olduğu için sebepsiz zenginleşen aleyhine bu davalar açılabilecek ve yine İİK 72. maddesi uyarınca istirdat davasını da ancak takip borçlusu alacaklıya karşı açabilecektir. Üçüncü kişi ise alacaklıya karşı istirdat davası değil, sebepsiz zenginleşmeye dayalı dava açabilecektir ancak bu davayı da icra dosyasında borçlu konumunda olan kişiye karşı yöneltebilecektir. Tüm bu bilgiler ışığında .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı takip dosyasında davalının alacaklı, dava dışı ... ... ve ... Şirketlerinin borçlu, davacı ... Şirketi'nin ise 3....

              UYAP Entegrasyonu