İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2021 NUMARASI : 2020/669 ESAS, 2021/82 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz, Ödeme Emri ve Takibin İptali KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; kambiyo senetlerine mahsus ödeme emrini 17/12/2020 tarihinde tebellüğ ettiğini, süresinde mahkemeye itiraz ettiğini, her ne kadar böyle bir senedi imzalamış olsada senette yazıldığı gibi Engin Erdoğan isimli şahıstan170.000,00 TL tutarında nakden bir para almadığını, bonoda yazıldığı üzere borçlu olmadığını, İİK 168/5 maddesi gereğince tüm borca itiraz ettiğini, TMK 608 maddesi uyarınca senedin ibraz edilmediğini, icra takibinin öncelikle durdurulmasını sonra kaldırılmasını talep ettiğini, takibe konu alacak muaccel olmadığından takibin ve ödeme emrinin iptalini talep ettiğini belirterek öncelikle takibin durdurulmasına, kambiyo senedine dayanmayan takibin...
Şikayet dosyasının incelenmesinde ise; Mahkemece, tanzim ettirilen - 29.08.2014 tarihli bilirkişi raporunda; 8.113,15 TL ana para borcuna dair değişen oranlarda avans faizi uygulanması gerektiğini belirterek, takibin kesinleşmesinden dosya kapak hesabının yapıldığı tarihe kadar işlemiş faiz tutarının 8.393,53 TL olduğu yönünde hesaplama yapmıştır. - (29.08.2014 tarihli bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine alınan) 05.03.2015 tarihli bilirkişi raporunda; 3.312,61 TL ana para borcu için terditli hesaplama yaparak, değişen oranlarda faiz uygulanması ve TBK.nun 88. ve 120. maddelerinin gözetilmesi halinde takibin kesinleşmesinden dosya kapak hesabının yapıldığı tarihe kadar işlemiş faiz tutarının 8.393,53 TL olduğu, ticari iş olduğundan bahisle sözleşmede belirlenen temerrüt faizinin uygulanması halinde ise takibin kesinleşmesinden dosya kapak hesabının yapıldığı tarihe kadar işlemiş faiz tutarının 17.521,43 TL olduğu saptanmıştır. (05.03.2015 tarihli bilirkişi raporuna itiraz edilmesi...
İİK'nın 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Mahkemece itiraz süresinde yapılmışsa, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itirazı inceleyip oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Somut olayda; borçluların takip öncesi işlemiş faiz alacağına yönelik yaptıkları itiraz İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesinde ileri sürülmesi zorunludur. Davacı borçlu Yıldız İnşaat... A.Ş. ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük yasal süre içinde itirazda bulunmadığından, adı geçen davacı yönünden, Mahkemece takip öncesi işlemiş faize yönelik itirazının süreden reddine karar verilmesi isabetlidir. Yargıtay 12....
Takibin dayanağı olan bono incelendiğinde, bononun davacı borçlu tarafından düzenlendiği, alacaklının lehtar olduğu, unsurlarının tam olduğu görülmüştür. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Borca itiraz, ödeme, borçlunun borcu olmadığı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004- İstanbul). Borca itirazı düzenleyen İİK'nun 169/a-1 maddesinde "Hâkim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı hâlinde itirazı kabul eder." hükmü yer almaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı itirazına ilişkindir. İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a-l. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12- 753 E. 1998/797 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı süreye bağlı değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca, Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir. Somut olayda, davalı alacaklı tarafça başlatılan icra takibi, genel kredi sözleşmesi alacağına bağlı ilamsız icra takibi olup, 10 yıllık genel zaman aşımı süresine göre değerlendirme yapılması zorunludur....
İlk derece Mahkemesi; davanın takipten sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiası ile icranın geri bırakılması istemine ilişkin olduğu, borçluların takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nın 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı isteminin incelenmesinin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı olmadığı, 6102 sayılı TTK'nun 778/h maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 749/1. maddesi gereğince; bonoyu düzenleyene karşı başlatılacak takiplerde zamanaşımı süresinin vadeden itibaren üç yıl olduğu, şikayete konu icra takip dosyasının incelenmesinde; borçlu hakkında başlayan takibin kesinleşmesi üzerine bu tarihten sonra yenileme talebine kadar, borçlu yönünden zamanaşımını kesen hiçbir işlem bulunmadığı, 3 yıllık bono zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün 2020/11172 esas sayılı dosyasındaki icranın geri bırakılmasına karar vermiştir....
Bunun yanında davacı tarafın terditli olarak yetki itirazı takipten önce ve sonra zamanaşımı sebebi ile takibin icrasının geri bırakılmasının talep edildiği, mahkemece "borca itirazın" süresinde yapılmadığı gerekçesi ile istemin reddi yönünde hüküm kurduğu görülmüştür. Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı İİK'nun 168/3. maddesine göre 5 günlük süreye tâbi ise de, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığına ilişkin şikayet, İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince bir süreye tabi olmayıp, iddianın yerinde olduğunun belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekir....
esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafça icra takibine ve faiz oranlarına ve tüm ferilerine itiraz ettiğini borçlu tarafından haksız ve mesnetsiz olarak sadece alacağın tahsilini geciktirmek maksadı ile borca itiraz edildiğini, borçlunun kötüniyetle borcunu ödemeyi geciktirmeye çalıştığını belirterek .... esas sayılı icra dosyasına davalı borçlunun itirazının iptaline takibin devamına, davalı tarafın %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA :Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamış, davalı vekili aşamalardaki beyanlarında davanın reddini istemiştir. GEREKÇE :Dava, asıl ve birleşen dava itirazın iptali ve inkar tazminatı istemine ilişkindir....
Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre mirasın reddi nedeniyle borçtan sorumlu olunmadığına ilişkin iddianın borca itiraz niteliğinde olduğu ve ödeme emrinin tebliği üzerine takibin şekline göre yasal süre içerisinde ilgili merciye yapılması gerektiği kabul edilmiş ise de; bu ilke mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının icra takibinin kesinleşmesinden önceki bir tarihte alındığı hallerde uygulanmaktadır. Mirasın reddine ilişkin ilamın takibin kesinleşmesinden sonra alındığı hallerde borçluların talebi borca itiraz olarak nitelendirilemez. Mirasçılar süresiz şikayet yolu ile şikayetlerini ileri sürebilirler. (Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12- 2240 Esas 2014/929, Yargıtay 12 H.D.'nin 2016/7861 esas 2016/26294 karar) İİK'nın 33/1 maddesinde sayılan .. İtiraz (icranın geri bırakılması) sebepleri (itfa, imhal, zamanaşımı) sınırlıdır. Borçlu, bunlar dışındaki sebeplere dayanarak icra emrine itiraz edemez....
ve takibe itiraz etmiştir....