"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedel iadesi isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet eşya alacağı DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:20.09.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedel tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 30.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA TÜRÜ : Eşya Alacağı DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:29.08.2016 K A R A R Temyize konu uyuşmazlık, ziynet ve ev eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedel tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davalılara ait bağımsız bölümlerdeki hasarların giderilmesine, aksi takdirde belirlenecek bedel ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyanın incelenmesi sırasında davalılardan ...'a gerekçeli karar ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinin tebliğine ilişkin belgeye rastlanılmamıştır. Mahkemece gerekçeli karar ve temyiz dilekçesinin davalı ...'a tebliği ile temyiz süresinin dolması beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alınması gerektiği de gözönüne alınarak, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan 2022 yılına ait İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü resmi verileri dosyaya getirtilip, bu veriler esas alınarak bedel tespit edilmesi gerekirken, bir önceki yıl verileri kullanılmak sureti ile bedel tespit edilmesi, 2- Dava konusu taşınmazın niteliği, yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranın % 9 alınması gerektiği gözetilmeden daha düşük oranda değer düşüklüğü tespit eden rapora göre eksik bedel tespiti, 3- Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda yazılı özelliklerine göre; Kamulaştırma Kanununun 11/1- i maddesi uyarınca gelir metoduna göre tespit edilen metrekare birim fiyatına % 200 oranında objektif değer arttırıcı unsur ilave edilmesi gerekirken, bilirkişi kurulunca daha düşük oranda belirlenen objektif değer artışına göre bedel belirlenmesi, Doğru olmadığı...
Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Davacı idare vekilinin istinaf itirazlarına münhasıran ve kamu düzenine ilişkin hususlar yönünden resen yapılan inceleme sonucunda; Dava, 4650 sayılı yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine dayalı olarak açılmış bedel tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili istemine ilişkindir. Dosya içindeki bilirkişi raporu, bilgi ve belgelere göre, kuru tarım arazisi niteliğinde olan dava konusu taşınmaza 2942 sayılı yasanın 11/f madde ve bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir metoduna göre değer biçilmesinde ve dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak gelir metoduna göre belirlenen m2 birim fiyatına uygun objektif değer artış oranı uygulanarak kamulaştırma bedelinin hesaplanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, istinaf itirazlarının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,MÜMKÜN OLMADIĞI TAKDİRDE TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakan babası...nun kendisinden mal kaçırmak amacıyla 1 parselde kayıtlı taşınmazını davalı oğullarına hibe sureti ile tapuda devrettiğini, davalıların da taşınmazı davalı ...'a satış suretiyle temlik ettiklerini, bir süre sonra da yine satış suretiyle davalı ... Rıza'nın geri aldığını, yapılan bu satışların muvazaalı olduğunu ileri sürerek, payı oranında tapu iptal ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuştur. Davalıla... ile ..., taşınmazın miras bırakan tarafından kendilerine hibe edilmesi sebebi ile 01.04.1974 tarih ve ½ sayılı inançları birleştirme kararının uygulanamayacağını, satışların da gerçek satışlar olması sebebi ile tenkisinin istenemeyeceği belirterek davanın reddini savunmuşlar, davalı ... ise savunma getirmemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/7 E-2017/327 K sayılı dava dosyasında 2017 değerlendirme tarihi itibariyle farklı bir taşınmaz emsal alınmak suretiyle eksik ve üstün yönleri karşılaştırıldıktan sonra dava konusu taşınmazın metrekaresine 780,00 TL/m² değer biçildiği ve bu bedel Dairemizin 2017/1241 E- 2018/516 K sayılı kararıyla istinaf istemi reddedilerek uygun bulunduğu ( Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2020/5613 esas ve 2021/5463 karar sayılı kararı ile onanmasına karar verilerek kesinleşmiştir) halde; dava konusu taşınmaza, aynı değerlendirme tarihi itibariyle 1890- TL/m² değer biçilmiştir....
Ancak; Kamulaştırmadan arta kalan kısmın niteliği, erişme engelli yol nedeniyle ulaşım imkanının güçleşmesi ve kot farkı oluşması sebeplerinin değer azalışı uygulanması yönünden dikkate alınması yerinde ise de kamulaştırma oranı, kalan kısmın geometrik durumu, yüzölçümü de dikkate alındığında değer azalışı oranının % 10’u geçemeyeceği anlaşıldığından bu hususta Dairemizce ek rapor alınmış ise de davalı tarafın istinafı bulunmadığı halde sehven ek raporda objektif değer artış oranı yönünden de hesaplama yapılması istendiği ve duruşma günü verildiği, ek raporun bu hususlar dikkate alınarak tanzim edildiği anlaşıldığından, davalı tarafın istinafı bulunmadığı bu itibarla hükme esas alınan rapordaki objektif değer artış oranına göre tespit edilen m2 değeri davacı idare lehine olduğundan bu değer üzerinden arta kalan kısım yönünden % 10 değer azalış oranı uygulanmak suretiyle Dairemizce resen yapılan hesaplama sonucunda kamulaştırma bedelinin 56.731,43 TL olduğunun tespiti ile idarece fazla...
Başlatılan icra takibinde havalenin yapıldığı tarihte altının gram fiyatı olan 98,00 TL'den yapılan hesaplama ile gönderilen paraya tekabül eden altın miktarı düşülerek bakiye altın miktarının aynen iadesi, bu mümkün olmaz ise, ödeme günündeki rayiç bedel üzerinden ödenmesi istenilmiştir. Bu istem, dayanak ilam hükmüne açık aykırılık teşkil eder. Yapılan bu açıklamalar karşısında mahkeme kararının faiz başlangıcına ilişkin kabulü dışındaki gerekçesi ve sonucu doğru olmakla onanması gerekirken bozulduğu görülmekle karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ:Borçlu vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemiz'in 05.07.2013 tarih 2013/5801-10540 sayılı bozma kararının kaldırılmasına, ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06.02.2013 tarih 2013/96-2013/156 sayılı kararının yukarıda yazılı gerekçeyle ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....