Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 14/04/2017 tarih ve 2016/672- 2017/413 sayılı kararının KALDIRILMASINA, B)1- Davanın KABULÜ ile, kamulaştırma bedelinin 344.520,00- TL olarak TESPİTİNE, 246.993,00- TL bedel davalıya ödendiğinden, bu kısım için 23/01/2017 tarihinden ilk karar tarihi olan 14/04/2017 tarihine kadar yasal faiz yürütülmesine, 3- Fark bedel olan 97.527,00- TL için 23/01/2017 tarihinden dairemizin ilk karar tarihi olan 01/04/2021 tarihine kadar yasal faiz yürütülmesine, Tahsilde mükerrer olmamak üzere 97.527,00- TL’nin davalıya işlemiş nemalarıyla birlikte derhal ödenmesi için ilgili banka şubesine müzekkere yazılmasına, Varsa tapu kaydındaki takyidatların bedele yansıtılmasına, 4- Dairemizin ilk kararı ile tespit edilen bedel ile şimdi tespit edilen bedel arasındaki fark olan ve idarece bloke edilen 63.075,00- TL bedel davalı tarafından bankadan alınmışsa, bu bedelin varsa ödenen nemaları ile birlikte davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine, bedel alınmamışsa fazla...

Üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alınması gerektiği de gözönüne alınarak, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi olan 2022 yılına ait İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü resmi verileri dosyaya getirtilip, bu veriler esas alınarak bedel tespit edilmesi gerekirken, bir önceki yıl verileri kullanılmak sureti ile bedel tespit edilmesi, 2- Dava konusu taşınmazın niteliği, yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranın % 9 alınması gerektiği gözetilmeden daha düşük oranda değer düşüklüğü tespit eden rapora göre eksik bedel tespiti, 3- Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda yazılı özelliklerine göre; Kamulaştırma Kanununun 11/1- i maddesi uyarınca gelir metoduna göre tespit edilen metrekare birim fiyatına % 200 oranında objektif değer arttırıcı unsur ilave edilmesi gerekirken, bilirkişi kurulunca daha düşük oranda belirlenen objektif değer artışına göre bedel belirlenmesi, Doğru olmadığı...

da açıklanmadığını, ayrıca dekara verim tahmininin kurulca yapıldığının ifade edildiğini ancak bu veriye hangi resmi veriden ulaşıldığının açıklanmadığını, kapitalizasyon faizinin hesabında ranta bakıldığı anlaşıldığından bu hususun kabul edilemez olduğunu, hükme esas alınan raporda fahiş oranda objektif değer artışı uygulanmasının kabul edilemez nitelikte olduğunu, taşınmazın kullanım tarzı ve niteliklerinin kapitalizasyon faizi içerisinde değerlendirilmiş olduğunun kabul edildiği halde bu gibi özelliklerin mükerrer olarak objektif değer artırıcı unsurlar olarak ve çok fahiş oran üzerinden değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, 2- 3 yıl önce uzman bilirkişilerce takdir edilen bedelin 3- 4 katında bedel takdir edilmesinin objektif ve hakkaniyete uygun olmadığını, emsal değerlendirilmesi yönteminin kabul anlamına gelmemekle birlikte tamamen hatalı olduğunu, emsal taşınmazın belirlenmesinde yakın tarihli satışların dikkate alınmadığını, emsallerle yapılan mukayesede belirlenen değer düşüklüğü...

Kısmi olarak yapılan kamulaştırmalarda arta kalan kesimdeki değer kaybının %50 oranını geçmesi halinde davalıya %50 oranında değer kaybı ile yetinip yetinemeyeceği sorularak yetindiği takdirde bu miktara göre hüküm kurulması, yetinmediği takdirde davacı idareye geri kalan taşınmaz bedelinin tamamını ödemek suretiyle taşınmazın tamamının mülkiyet hakkını kazanma imkanı sağlanmalı ve talebi halinde taşınmaz bedelinin tamamına hükmedilmeli, aksi halde bilirkişi kurullarınca belirlenen değer azalış oranına göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek, taraflara yukarıda açıklanan hususlarda beyanda bulunmaları için mehil verilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi, doğru görülmemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 3367 sayılı Kanun ve ilgili yönetmelik hükümlerine uygun olarak köy yerleşim alanı içinde kalan 111 ada 8 parsel sayılı taşınmaza iyiniyetle yapılandığını, ayrıca 10.000.TL ödeme yaptığını, komisyonca belirlenen değer üzerinden adına tescil talebinin hukuka aykırı olarak reddedildiğini ileri sürerek, bakiye bedelin (25.000-TL) ödenmesi koşuluyla dava konusu taşınmazın adına tescilini, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 724.maddesi hükmü uyarınca bedel karşılığı adına tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davacı adına tescil koşulları bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

    Davalılar vekilinin istinaf sebepleri: 1- Münavebeye alınan ürünlerin yanlış alındığı, 2- Objektif değer artış oranını az belirlendiği, 3- Kapitalizasyon faiz oranın yüksek uygulandığı, 4- Mahkemenin ilk kararı gereğince bankadan kamulaştırma bedelinin ancak 9776 TL lik kısmı tahsil edildiği halde fark bedel olan 148.922 TL ye kararın kesinleşmesine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği, 5- Kamulaştırma bedelinden 9776 TL lik meblağın üstündeki kısmın yalnız 137.930 TL lik kısmının banka tarafından ödenmesi için hüküm kurulduğu aradaki fark bedelin ne şekilde ödeneceğinin müphem kaldığı iddialarını ileri sürmüştür. GEREKÇE: HMK'nın 355.maddesi hükmüne göre taraf vekillerinin istinaf itirazlarına münhasıran ve kamu düzenine ilişkin hususlar yönünden resen yapılan inceleme sonucunda; Dava, 4650 sayılı yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine dayalı olarak açılmış bedel tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili istemine ilişkindir....

    Ancak; Kamulaştırmadan arta kalan kısmın niteliği, erişme engelli yol nedeniyle ulaşım imkanının güçleşmesi ve kot farkı oluşması sebeplerinin değer azalışı uygulanması yönünden dikkate alınması yerinde ise de kamulaştırma oranı, kalan kısmın geometrik durumu, yüzölçümü de dikkate alındığında değer azalışı oranının % 10’u geçemeyeceği anlaşıldığından bu hususta Dairemizce ek rapor alınmış ise de davalı tarafın istinafı bulunmadığı halde sehven ek raporda objektif değer artış oranı yönünden de hesaplama yapılması istendiği ve duruşma günü verildiği, ek raporun bu hususlar dikkate alınarak tanzim edildiği anlaşıldığından, davalı tarafın istinafı bulunmadığı bu itibarla hükme esas alınan rapordaki objektif değer artış oranına göre tespit edilen m2 değeri davacı idare lehine olduğundan bu değer üzerinden arta kalan kısım yönünden % 10 değer azalış oranı uygulanmak suretiyle Dairemizce resen yapılan hesaplama sonucunda kamulaştırma bedelinin 56.731,43 TL olduğunun tespiti ile idarece fazla...

    taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlara ise yaş, cins ve verimlerine göre maktuen değer biçilerek bedelinin tespiti yapılıp resmi verilere uygunluğu denetlenerek belirlenen bedele hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde bedel tespiti yapan rapora göre karar verilmesi, 2)Dava konusu taşınmazların konumu, yüzölçümü bilirkişi raporunda yazılı özelliklerine göre objektif değer artışı oranının % 25 olması gerekirken, daha az oranda objektif değer artışı uygulamak suretiyle az bedel tespiti, 3)Tespit edilen bedelin hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesi ve ödeme hususunda bankaya müzekkere yazılmasına karar verilmemesi, 4)Kabule göre de; Dava konusu taşınmazların üzerinde bulunan ağaç bedeline objektif değer artırıcı unsur uygulanmaması gerekirken, objektif değer artırıcı unsur uygulanmak suretiyle fazla bedel tespiti, Doğru görülmemiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/7 E-2017/327 K sayılı dava dosyasında 2017 değerlendirme tarihi itibariyle farklı bir taşınmaz emsal alınmak suretiyle eksik ve üstün yönleri karşılaştırıldıktan sonra dava konusu taşınmazın metrekaresine 780,00 TL/m² değer biçildiği ve bu bedel Dairemizin 2017/1241 E- 2018/516 K sayılı kararıyla istinaf istemi reddedilerek uygun bulunduğu ( Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2020/5613 esas ve 2021/5463 karar sayılı kararı ile onanmasına karar verilerek kesinleşmiştir) halde; dava konusu taşınmaza, aynı değerlendirme tarihi itibariyle 1890- TL/m² değer biçilmiştir....

      gün ve ... sayılı kararıyla; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun verginin konusunu teşkil eden işlemler başlıklı 1 inci maddesinin 3 üncü fıkrasının (g) bendinde, genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müeseselerin ticari, sınai, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetlerinin katma değer vergisine tabi olduğu belirtilmiş olup, bu hükme göre, madde kapsamına giren dernekler ve mesleki kuruluşlarca bizzat yapılan ve kuruluş amaçlarına uygun olan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olmadığı sonucuna varıldığı, 11 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin E bölümünün 1 inci maddesinde de anılan Kanunun 1 inci maddesinde sözü edilen kurum ve kuruluşların kuruluş...

        UYAP Entegrasyonu