Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesi ekindeki nüfus kayıtlarında, Ferzende'nin babası Mevlüt ve annesi Gülsenem'in, Ferzende 6 yaşlarında iken Eskişehir merkez ... haneye nakil gittiği, Ferzende kardeşi Nezir ve Cennet'in ve diğerlerinin nüfus kayıtları mevcut olup eş ve çocukları ile kayıtlı oldukları anlaşılmaktadır. Ölü olduğunun ve ölüm tarihinin tespiti ile nüfus kayıt düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Hakim, taraflarca sunulan belgelerle bağlı kalmayıp re'sen yapacağı araştırma ile de doğru sonuca ulaşmalı ve ona göre bir karar vermelidir....

    Somut olayda dava, baba olduğunu iddia eden kişi tarafından açılan babalığın tespiti davasıdır. TMK'nin 301. maddesi uyarınca babalığın tespiti davası ancak anne veya çocuk tarafından açılabileceğinden, davacı babalık davası açamayacaksa da; babalığın tespiti talebi tanımanın tespiti istemini de içerdiğinden, davacı, çocuğun babası olduğunu ileri sürerek mahkemeye yazılı olarak başvurduğuna göre, bu başvurunun mahkemeye yapılmış "tanıma" başvurusu olarak değerlendirilip bu çerçevede hüküm kurulması gerekirken, bu yön nazara alınmadan hatalı nitelendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Sonuç olarak;Yukarıda gösterilen hususlar gözetilmeden karar verilmesi nedeniyle HMK. 353/1- a-6 anlamında tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin toplandığından ve bu delillerin değerlendirildiğinden söz edilemez....

    Anne olduğu iddia edilen Hatice yönünden ise, Hatice'nin Gülseren'in annesinin olduğunun tespiti halinde adı geçenler yönünden soy bağı hakim hükmü ile değil Türk Medeni kanunun 282. Maddesi uyarınca evlilik ile kurulmuş olacaktır....

    olduğu ve gerçeği yansıtmadığını, normalde müvekkilinin Hasan Şevikin kızı ve mirasçısı olduğunu, bu nedenle yapılan nüfus kayıtlarının müvekkiline ait olduğunun tespitine ve Hüseyin Kalkan hanesindeki mükerrer kaydın silinmesine, gerçek babası olana Hasan Şevik Hanesine taşınmasına , doğum tarihinin ilk kayıt tarihi olan 08/10/1955 tarihi olarak tesciline, bu kayıtlarla evlenme ile eşi Mustafa Çetinkaya hanesine nakledildiği hususun şerh edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Soybağının tespiti talep edilen T7'in kızı olan davalı T6'ın gerektiğinde istinabe yoluyla beyanı alınarak, davacının kardeşi olup olmadığı, babası T7'in halk arasında Efendi Şimşek olarak bilinip bilinmediği, davacı tarafça dosyaya fotoğrafları sunulan mezarın babasına ait olup olmadığı, değilse babası T7'in mezarının nerede olduğu konusunda beyanlarının tespit edilmesi, soybağının tespiti davalarının kamu düzeni ile yakından ilgili olması nedeniyle davacı ile kardeş olduğu iddia edilen davalılardan T6 arasında kardeşlik bağının bulunup bulunmadığı (aynı soydan gelip gelmedikleri ) konusunda kan örnekleri alınarak DNA incelemesi yaptırılması ve alınacak rapor ile tarafların diğer delilleri birlikte değerlendirilip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Soybağının Reddi Ve Babalığın Tespiti Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı vekilleri, dava dilekçesinde; davacının, 02/11/2013 tarihinde vefat eden...'ın kızı olduğunu, davacının, muris...'ın vefatından sonra kayden babası olarak görünen ...'ın oğlu olmayıp,...isimli şahsın oğlu olduğunu, babasının hastanede bypass ameliyatı olduğu dönemde ziyarete gelen ... ve eşi ...i'nin anlatımlarından yeni öğrendiğini bu nedenlerle davacının muris babası...'ın, ... oğlu olmayıp ölü...oğlu olduğunun tespiti ile murisin ve davacının...ile soy bağının kurulmasını, nüfus kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesini talep etmiştir....

      “Çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. Hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesinde, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılmada, kısacası, davanın sübutu ve verilen kararın infazı açısından, işverenin kim olduğunun bilinmesinde yasal zorunluluk vardır. Bu nedenle, sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Yasa'nın 79/10. maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltilmesi gerekir. Somut olay bakımından, mahkeme kabulüne göre davacının davaya konu çalışmalarının bir bölümünün davalının babası Mahmut Boztaş'ın işyerinde geçtiğinin anlaşılmasına göre, HMK m. 124 gereğince adı geçene de usulüne uygun bir biçimde husumet yöneltilerek davaya katılımı sağlanmalıdır....

        Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu nedenle de bu tür davalarla kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Somut olayda; davacı, kardeşi ...'ın 1971 yılında vefat ettiğini kardeşinin "ölü" kaydının kendi nüfus kaydına yazıldığını, Kayseri Asliye Hukuk mahkemesinin 1980/645 E 1980/437 K sayılı kararı ile kendisinin sağ olduğunun tespiti ve nüfus kaydındaki "ölü" ibaresinin iptaline karar verildiğini belirterek dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki “... oğlu ...” şeklindeki kimlik bilgilerinin “ ... oğlu ...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Dava konusu taşınmazın edinilmesine ilişkin 10.02.1975 tarihli resmi senet incelendiğinde taşınmazın ...'...

          Laboratuvarı'nın 04/12/2008 tarihli ekspertiz raporuna göre; senette bulunan "15.06.2005", "15 HAZİRAN 2005", "Yediyüzseksenbin A:B:D.doları", "S..." ve "15.02.2005" içerikli yazı-rakamlarının kendi aralarında benzerlik müşahede edildiği, söz konusu yazıların bir şahıs eli ürünü olduğu, "..... kadriye beldesi ......" isim-adres yazılarının kendi aralarında benzerlik müşahede edildiği, bu yazıların ise ikinci bir şahıs eli ürünü olduğunun tespit edilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından hırsızlık olayına ilişkin evrakların getirtilerek, senet çalındığına dair bir başvurunun bulunup bulunmadığının tespiti, senetteki yazı ve imzaların katılan ve sanıkların eli ürünü olup olmadığına yönelik .....Dairesinden rapor alınarak, alacaklı yazısı ile borçlu yazı ve imzasının katılanın eli ürünü olması halinde sanıkların borç olarak verdiklerini söyledikleri miktarda nazara alınarak eylemin TCK’nın 209. maddesi kapsamında açığa imzanın kötüye kullanılması kapsamında...

            in babası ......,'in aynı kişi olduğuna dair delillerini sunması için imkan tanınıp, bu yönde deliller toplandıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerektiği," hususlarına değinilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, davacıların İskenderpaşa Vakfı'nın galle fazlasına müstehik vakıf evlatları olduğunun tespitine karar verilmiş, davalı ...'nün temyizi üzerine hüküm Dairemizin 09.02.2022 tarihli ve 2021/2918-2022/995 sayılı ilamı ile onanmıştır. Davalı ... vekili kararın düzeltilmesini istemiştir. Dava, galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Bu tür davalar kişiye sıkı sıkıya bağlı olup, kendilerinden sonra açılan davalar bakımından kesin hüküm oluşturamazlar ancak güçlü delil kabul edilebilirler....

              UYAP Entegrasyonu