HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davanın KABULÜ ile, Erzurum ili, Yakutiye ilçesi, Kazım Karabekirpaşa mahallesi, Cilt No:47, Hane No:1827, BSN No:1 de kayıtlı, Veysal ve Resmigül oğlu 01/01/1932 Erzurum doğumlu, T4 (TCKN:)'ın TEREKESİNİN BORCA BATIK OLDUĞUNUN TESPİTİ ile mirasçı; İdris ve Fatma kızı 25/07/1961 Erzurum doğumlu Birgül ÇimenTCKN:), tarafından MİRASIN HÜKMEN REDDEDİLDİĞİNİN TESPİTİNE," şeklinde karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı Vergi Dairesi vekili dilekçesinde özetle; murisin yapı taşları ocakçılığı faaliyetini 30/09/2016 tarihinde terk ettiğini, 33.968 TL borcu olduğunu borca batık olmadığını süresinde mirası reddetmediğini bu gerekçelerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir....
Taraflar arasında görülen tapu iptal- tescil, ecrimisil ve mirasçılığın tespiti davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -K A R A R- Dava, ketmi verese hukuksal nedenine dayalı tapu iptal, tescil, ecrimisil ve mirasçılığın tespiti isteklerine ilişkindir. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine mirasçılığın tespitine ilişkin ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda “hak sahipliği sıfatının aslında 5510 sayılı yasanın yürürlüğünden önce ölen babanın ölüm tarihinde kazanıldığı ve bu nedenle hak sahipliği sıfatının 5510 sayılı yasanın yürürlüğü öncesinde babanın tabi olduğu sigortalılık statüsünün bağlı olduğu mevzuata göre belirlenmesi gerektiğini kabul etmekte iken, Yargıtay 10....
TMK'nın 605/2 maddesi hükmüne dayanılarak istekte bulunulabilmesi için de terekenin açıkça borca batık olduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanununun 610. maddesine göre yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız ve koşulsuz kazanmış olur. Ret süresi sona ermeden, mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez. Yasal mirasçılar, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işleri yapmamış olmaları veya terekeyi sahiplenmemiş bulunmaları halinde terekenin ölüm tarihinde borca batık olduğu yönünde tespit kararı verilmesini isteyebilirler....
a ait vekaletname ibraz edilmemiş ise de mirasçı ...’ın davaya muvafakatının sağlanması, olmadığı takdirde davacı mirasçılara terekeye temsilci tayini için süre verilerek tereke temsilcisi ile davanın görülmesi, bu durumda mümkün olmaması halinde mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kesin süre içerisinde vekaletname ibraz edilmediğinden davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de kural olarak, taşınmaz üzerindeki muhdesatın aidiyetinin tespiti davalarında, husumetin muhdesatın bulunduğu taşınmaz maliki ya da maliklerine yöneltilmesi zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davalı ... ve karar başlığında yer almayan ve mirasçı olup olmadığı tespit edilemeyen ancak adına gerekçeli karar tebliğ edilen ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mirastan feragat sözleşmesi nedeniyle tek mirasçı olduğunun tespiti davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 18.09.2023 gün ve 2023/... Esas, 2023/... Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....
Muhtesat tespiti davası açma yönünden; muhdesatın, tespiti talep eden mirasçı tarafından bizzat meydana getirilmesi ile muhtesata ilişkin kişisel hakkın diğer mirasçı(lar)dan veya bir başka kişiden devren alınmış olması bir farklılık yaratmaz. Zira, yukarıda açıklandığı gibi tespit kararı verildiği takdirde alınacak ilam; ortaklığın giderilmesi davası sonucu yapılacak olası satışta, satış parasının dağıtımına etkili olacaktır. Hakkını tespit ettiren; miras/veya paylı mülkiyet payı dışında ayrıca tespite konu muhtesat nedeniyle ayrıca pay alabilme imkanına sahip olacaktır. Somut olayda, muhtesatın davalı-mirasçılardan ... tarafından meydana getirildiği toplanan delillerle sabit olmuştur. Davacı muhtesatın davalı ... tarafından sunduğu adi yazılı satış belgesiyle (senediyle) kendisine devredildiğini iddia etmiş; davalı ... senedi ve imzasını inkar etmiştir. Mahkemece senetteki imzanın davalı ...'...
un .....ı'nın, gerçek babası olduğunun tespitine ilişkin ikinci talebi ise babalık davası olup aile mahkemesinin görev alanında kaldığından;.....nın, gerçeğe aykırı beyana dayalı olarak oluşturulan Leman ve ..... nüfusdaki kaydının iptali ile biyolojik annesi... nüfusuna kaydı talebi yönünden davanın nüfus kayıt düzeltme davası olarak kabul edilip bu yönden dosyadan tefriki ile asliye hukuk mahkemesi görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamak ise de, babanın ... olduğunun tespiti yönünden somut talebin babalığın tespiti davası niteliğinde bulunmadığı dikkate alınarak kayıt düzeltme davasının sonucunun beklenip 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesi gereği davanın Cumhuriyet savcısı ve Hazineye ihbarının sağlanmasından sonra toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle her iki talep yönünden de asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik...
Dosyanın istinaf incelemesinde: Taraflar arasındaki davanın anne ve baba adının düzeltimi davası olduğu, davacıların davalı İdris Kalabaz'ın halen nüfusta kayıtlı olduğu Zeynep ve Nusret Kalabaz'ın gerçek ( Genetik ) anne babası olmayıp halası ve eniştesi olduğunu, gerçek ( Genetik ) anne ve babasının Nura ve Hikmet Yürük olduğu iddiası ile bu kişilerin nüfusuna kaydedilmesinin talep edildiği, getirtilen nüfus kayıtlarına göre davalı İdris'in 05/09/1999 tarihinde doğduğu, gerçek ana-babası olduğunu iddia edilen Nura ve Hikmet Yürük'ün ise 16/04/2003 tarihinde evlendikleri, bir başka deyişle davalının, gerçek anne ve babaları olduğu iddia edilen kişilerin evlilik tarihinden önce dünyaya geldiği, bu nedenle gerçek babanın, babalık karinesinden yararlanamayacağı, gerçek babanın tespiti ve davalının, gerçek babanın nüfusuna kaydının nesep ilişkisi doğuracağı, tüm bu açıklamalar karşısında gerek bu işlere bakan Yargıtay Özel Dairelerinin, gerekse Dairemizin ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1....