Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl davanın kabulünü, iştirak-yoksulluk nafaka miktarını, maddi- manevi tazminat verilmemesini, birleşen davanın tamamen kabul edilmemesini istinaf etmiştir....

Boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kocanın ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, boşanma yüzünden mevcut ve beklenen menfaatlerinin zarar göreceği, kadının kusurlu davranışlarının kocanın kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde, davacı koca yararına maddi ve manevi tazminatın (TMK md.174/1,2) koşulları oluşmuştur. Bu sebeple ilk derece mahkemesinin koca yararına maddi ve manevi tazminata hükmetmesi usul ve yasaya uygundur. Ancak, davacı koca yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat azdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1- b.2. maddesi uyarınca bu yönden yeniden esas hakkında hüküm tesis edilmiştir. Boşanma ve ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, (eşlerin barınması, geçimi, eşlerin mallarının yönetimi ve çocukların bakım ve korunması) geçici önlemleri resen alır (TMK md.169)....

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davacının nafaka, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi talebiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

Bozma sonrası davalı kadın vekili tarafından ıslah dilekçesi verilmek suretiyle maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası talebinde bulunulmuş ve taleplerini ıslah ettiği bildirilmiştir. Bozmadan sonra ıslah mümkün değildir. (04.02.1948 tarihli 10/3 sayılı İçt. Bir. Kararı) Davalı kadının maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası talebi hakkında hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm kurulması gerekirken, kesin hüküm oluşturacak şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 3-Boşanma davalarında vekalet ücreti boşanma isteminin kabul veya ret durumuna göre takdir edilir. Boşanma davası içinde istenen, boşanmanın eki niteliğinde olan nafaka ve tazminat talepleri nispi harca tabi olmadığı gibi, bu taleplerin kabul veya ret durumu ile boşanma davasındaki tarafların kusur dağılım ve derecesi, vekalet ücretinin taraflara yüklenmesinde esas alınamaz....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, reddedilen manevi tazminat talebi, nafaka ve maddi tazminatın miktarı, ziynet eşyası davasının reddedilen kısmı, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, nafakalar, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat ve ziynet eşyası davasının kabul edilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı tarafın temyiz dilekçesinin davacı erkek vekiline tebliğine dair mazbata dosya kapsamında bulunmamaktadır....

      Maddi ve Manevi Tazminat açısından; Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen kadının, erkekten daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu davacı kadın, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak davacı kadın yararına 40.000,00.-TL maddi tazminat takdiri gerekmiştir. Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür....

      HÜKÜM: 1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, A-MADDİ TAZMİNAT DAVASI YÖNÜNDEN; -Davacının davalılar aleyhine açtığı maddi tazminat davasının, davacı ile davalı ------- şirketinin sulh olması sebebiyle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, -Maddi tazminat yönünden alınması gerekli 80,70-TL nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, -Maddi tazminat yönünden taraflarca vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, B-MANEVİ TAZMİNAT DAVASI YÖNÜNDEN; -Davalı ------yönünden açılan davanın manevi zarardan davalı sigortanın sorumlu olmadığı anlaşıldığından manevi tazminat talebinin reddine, -Davacı ------ aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, taktiren 150.000,00-TL manevi tazminatın 26/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine , -Davacı ------- aleyhine açılan manevi tazminat...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi Dava dilekçesinde, TMK.nun 304. maddesine dayalı maddi tazminat, çocuk için nafaka ve 6098 sayılı Kanunun 58. maddesine dayalı manevi tazminat istenilmiştir. Mahkemece davada manevi tazminat yönünden görevsizlik, maddi tazminat ve nafaka yönünden yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 20.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin usulsüz tebliğ edildiğini, dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, kusurun davacıda olduğunu belirterek tarafların boşanmalarına, davacının nafaka, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, çocuğun velayetinin davalı babaya verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, tazminat ve nafakalar ile reddedilen maddi tazminat yönünden, davalı-davacı kadın tarafından, erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka miktarları ile reddedilen maddi tazminat talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan...

            UYAP Entegrasyonu