Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının 25/10/2022 tarihli dilekçesiyle nafaka ve maddi manevi tazminat taleplerinden feragat ettiği, davalının da aynı tarihli dilekçesiyle davacının feragat beyanı nedeni ile boşanmaya yönelik istinaf talebinden feragat ettiği anlaşılmış olup, davacı kadının nafaka ve maddi ve manevi tazminat taleplerinin feragat nedeniyle reddine, davalının boşanmaya yönelik istinaf talebinin feragat nedeniyle reddine, davalının maddi ve manevi tazminat ile nafakaya yönelik istinaf talebinin, davacının bu taleplerinden feragat etmiş olması sebebiyle konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-) Davacı nafaka ve tazminat taleplerinden feragat ettiğinden, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 4 ve 5. Bentlerinin KALDIRILARAK, bu bentlerin yerine YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- ) Hüküm fıkrasının 4....

Davacı-karşı davalı vekili; kusur durumu ve manevi tazminat yönlerinden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma, karşı dava ise ziynet alacağı, nafaka, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1- Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dairemiz'in 26/12/2018 tarihli kaldırma kararı üzerine davalı-karşı davacı vekili 20/03/2019 tarihinde sunduğu dilekçesinde; düğünde takılan altınlar için 15.000,00 TL, boşanma nedeniyle 15.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminat ile aylık 500,00 TL nafaka taleplerinin olduğunu belirtmiştir....

Durum böyleyken davalı-karşı davacının talep ettiği yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat istekleri ile ilgili ve davacı-karşı davalı erkeğin manevi tazminat isteği ile ilgili olarak “karar verilmesine yer olmadığına” dair karar verilmesi gerekirken, kadının tazminat talepleri ve nafaka talebi yönlerinden kesin hüküm oluşturacak şekilde “ret” kararı verilmesi, davacı-karşı davalı erkeğin ise manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 21.03.2016 (Pzt.)...

    anlaşılmasına nazaran davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır....

      DAİREMİZ KARARI: Dairemizce verilen 20/12/2021 tarihli karar ile; davacı-karşı davalı erkeğin kusur tespiti ve nafaka yönünden, davalı-karşı davacı kadının tazminat miktarı yönünden istinaf taleplerinin kabulü ile sair taleplerin esastan reddine, toptan 12.600 TL yoksulluk nafakası ile 10.000 TL maddi, 8.000 TL manevi tazminat davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine karar verildiği, Davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminatlar reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edildiği anlaşılmıştır....

      Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 4-Davacı- davalı kadın dava dilekçesinde kendisi için tedbir nafakası talep etmiş ancak yoksulluk nafakası talep etmemiştir. Dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşaması ve sonrasında da davacı-davalı kadının bu yöne ilişkin bir talebi bulunmamaktadır....

        Açıklanan nedenlerle davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, HMK'nun353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davacı kadın yararına TMK 174/1- 2 maddesi uyarınca 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminat takdirine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı erkeğin bu yöne ilişkin istinaf taleplerinin ise reddine karar verilmesi gerekmiştir....

        DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmolunan maddi tazminat ve nafakalar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden; davacı-karşı davalı kadın tarafından ise katılma yoluyla kusur belirlemesi, maddi tazminat ile nafakaların miktarı ve manevi tazminat talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yapılan yargılama sonucunda ilk derece mahkemesince verilen karar davacı- karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen nafaka ve manevi tazminat talepleri, maddi tazminat ve ortak çocuk lehine hükmolunan...

          Bu nedenle maddi tazminat yönünden yapılan feragat sonrası yapılan tüm yargılama giderleri manevi tazminat için yapıldığından, sonraki yargılama giderleri haklılık durumuna göre takdir edilmiştir. Açıklanan nedenlerle maddi tazminat yönünden feragat nedeniyle davanın reddine, manevi tazminat davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Ancak vekilinin vermiş olduğu 20.06.2017 tarihli dilekçe ile maddi -manevi tazminat talep etmiştir. İlk derece mahkemesince kadının tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı kadının HMK 141.madde kapsamında iddia ve talebin genişletilmesi niteliğinde olan tazminat taleplerine ilişkin açık muvafakat ya da ıslah bulunmadığı gözetilerek mahkemece karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu haliyle erkeğin, kadına maddi manevi tazminat verilmesine yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 3.bendinin kaldırılmasına, davacı kadının yasal sürede talep edilmeyen maddi-manevi tazminat talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Boşanma davalarında boşanma talebinin kabul ya da reddine göre maktu vekalet ücreti takdir edilir....

            UYAP Entegrasyonu