Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki uyuşmazlık; iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

Alacaklının talebi üzerine cari nafaka alacakları ile yalnızca birikmiş nafaka alacaklarının tahsili için borçlunun emekli maaşına haciz konulması gerekirken, borçlunun maddi ve manevi tazminat alacaklarına ilişkin emekli maaşına haciz konulması yönünde muvafakati bulunmadığı halde, içerisinde maddi ve manevi tazminat alacaklarının da bulunduğu haciz tarihi itibarıyla 67.211,27- TL'ye ulaşan tüm borçların tahsili için borçlunun emekli maaşına haciz konulması 5510 sayılı Yasanın 93. maddesine aykırıdır. Bu husus kamu düzeninden olup şikayet süreye tabi de değildir. O halde, takipte talep edilen cari nafaka ve birikmiş nafaka alacakları dışındaki alacaklar ve ferileri için borçlunun emekli maaşına konulan haczin kaldırılmasına, cari nafaka ve birikmiş nafaka alacakları ile fer'ilerinin tahsili için konulan hacizlerin devamına karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmalıdır....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; her ne kadar mahkemece maddi manevi tazminata hangi boşanma hükmü yönünden karar verilmiş olduğu ayrıca belirtilmemiş olsa da: kesinleşmiş olan asıl boşanma davası kapsamında davalı tarafın maddi manevi tazminat talepleri bulunmadığını, taleple bağlılık ilkesi gereğince talep olmadan veya talebi aşan şekilde karar verilemeyeceğinden, maddi ve manevi tazminata ilişkin kararın asıl boşanma hükmü yönünden verilmediği açık olduğunu, karşı boşanma davası yönünden maddi manevi tazminata karar verilmiş ise karşı boşanma hükmü istinaf edilmiş olduğundan kesinleşmediğini ve karşı boşanma hükmü kesinleşmeden bu dava yönünden verilen maddi manevi tazminata ilişkin hüküm de kesinleşmemiş olacağından ilamlı icra konusu edilemeyeceğini, birleşen boşanma davası yönünden maddi manevi tazminata karar verilmiş ise birleşen boşanma hükmü istinaf edilmiş olduğundan kesinleşmediğini, ve birleşen boşanma hükmü kesinleşmeden bu dava yönünden verilen maddi manevi tazminata...

tutulmuştur.Ancak yargılama giderleri yönünden maddi tazminat ve manevi tazminat yönünden işin niteliği ve verilen hükümler gereğince kısmen ayrıma gidilerek bir kısmından davalı gerçek kişi sorumlu tutulmuş bir kısmından ise --- gereğince davalılar müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmuştur....

    Mahkemece, maddi tazminat ve nafaka istemi yönünden, taraflar arasında Türk Medeni Kanunu gereğince gerçekleşen ve geçerlilik taşıyan bir evlilik bulunmadığından davacının maddi tazminat ve nafaka isteminde bulunamayacağı, manevi tazminat istemi yönünden ise davalının birliktelik yaşadığı davacının ve çocuklarının bakımı ile ilgilenmediği, resmi olarak evlendikten sonra davacıyı ve kızını terk ettiği, bu nedenle davacının kişilik haklarının ihlal edildiği gerekçeleriyle maddi tazminat ve nafaka istemlerinin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Dürüst davranma" başlıklı 2. maddesi, "Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz" şeklinde düzenlenmiştir. Bir hakkın dürüstlük kuralına aykırı olarak kullanılması suretiyle başkasına bir zarar verilmesi hakkın kötüye kullanımını oluşturur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden, davalı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, reddedilen maddi ve manevi tazminat talebi, nafaka talebi ile kişisel malların iadesine yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle erkeğin kişisel eşyaların iadesine yönelik usulüne uygun şekilde açılmış bir davası bulunmadığının ve erkeğin tedbir nafaka talebinin mahkemece 08.09.2015 tarihli ara kararla reddedildiğinin anlaşılmasına göre, erkeğin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a) Mahkemece boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşit kusurlu...

        Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, evlilik süresi, davalı davacı erkeğin boşanmaya yol açan olaylarda tam kusurlu bulunması, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi (TMK m. 174/1- 2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından zina (TMK m. 161) hukuksal nedenine dayalı boşanma davası hakkında karar verilmemesi, maddi, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, maddi, manevi tazminat ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde zina sebebi (TMK m. 161), olmadığı takdirde geçimsizlik (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep ederek, terditli dava açmıştır. Mahkemece, tarafların şiddetli geçimsizlik hukuki sebebi ile boşanmalarına karar verilmiş, davacı-karşı davalı kadının dava dilekçesinde yer alan zina hukuki sebebine dayalı talebi hakkında bir hüküm kurulmamıştır....

          İlk derece mahkemesince; asıl dava yönünden davacı/ karşı davalı kadının boşanma talebinin reddine, davacı/ karşı davalı kadının nafaka talebinin reddine, davacı/ karşı davalı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, davacı/ karşı davalı kadının velayet talebi hakkında müşterek çocuğun reşit olması hususu dikkate alınarak karar verilmesine yer olmadığına, karşı dava yönünden davalı/ karşı davacı erkeğin boşanma davasının TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, davalı/ karşı davacı erkeğin velayet talebi hakkında müşterek çocuğun reşit olması hususu dikkate alınarak karar verilmesine yer olmadığına, davalı/ karşı davacı erkeğin kendi lehine talep ettiği nafaka talebinin reddine, davalı / karşı davacı erkeğin manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 15.000- TL manevi tazminatın davacı/ karşı davalıdan alınarak davalı/ karşı davacıya verilmesine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasında görülen "maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Seferihisar Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesince yoksulluk nafakasının reddine, maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen 31.12.2013 tarih ve 2012/210 E., 2013/334 K. sayılı karar taraf vekillerinin davacı vekili ve davalının temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 17.11.2014 tarih ve 2014/15646 E., 2014/22788 K. sayılı kararı ile; "...1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı kocanın temyiz itirazlarına hasren yapılan incelemede; Tarafların İzmir 7....

            UYAP Entegrasyonu