"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm ve evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflara mahkeme kararları tebliğ edilmediği ve tarafların temyiz talebi de bulunmadığı görülmekle, Dairemizce yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığından dosyasının mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 12.05.2015 (Salı)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/07/2014 NUMARASI : 2014/148-2014/493 Uyuşmazlık, boşanma ile velayetin düzenlenmesi ve nafakaya ilişkin olup, müştekilen nafaka talebi yoktur. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 05.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı ile davalı arasında ------ tarihli ibraname ve sulh anlaşması gereği maddi tazminat talebi yönünden sulh olunduğu ve karşı vekalet ücreti, yargılama gideri talebinin bulunmadığının mahkememize bildirilmiş olup maddi tazminat talebi konusuz kalmış olduğundan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmuştur. Davalı-------- kapsamında manevi zararlardan sorumlu olmadığı değerlendirildiğinden hakkında açılan davanın reddine dair karar verilmiştir....
/483 Esas, 2020/53 Karar sayılı ilamının hüküm kısmının A-DAVACI TARAFINDAN AÇILAN BOŞANMA DAVASI YÖNÜNDEN başlığı altında bulunan tüm maddelerin hükümden çıkarılmasına, yerine; "A-DAVACI TARAFINDAN AÇILAN BOŞANMA DAVASI YÖNÜNDEN 1- Davacı-karşı davalı T1 tarafından açılan boşanma davasının KABULÜ ile; Yozgat ili, Şefaatli ilçesi, Dedeli Mah....
İlk derece mahkemesince dava ve karşı dava kabul edilip tarafların boşanmalarına karar verilmiş, kadının nafaka talebi reddedilmiş, bu husus ayrıca ve açıkça kadın vekili tarafından istinafa getirilmiştir. Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilmesine rağmen yasal olmayan gerekçe ile kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebi reddedilmiştir. Kararın erkek tarafından istinaf edilmemesine, erkeğin kusurunun kesinleşmesine, kadının kusura dayalı olarak hukuki durumunun aleyhine ağırlaştırılamayacağına göre; yoksulluk nafakasının kusur unsuru kadın lehine gerçekleşmiştir. Çözümlenmesi gereken sorun TMK'nın 169. Maddesinin kadın lehine tatbikinin gerekip gerekmediği, kadının boşanma ile yoksulluğa düşüp düşmediğinin tespitinden ibarettir....
Bölge adliye mahkemesi kararı hakkında davacı taraf Nilay yararına nafaka talebinin reddi ile... yararına kısmen reddedilen nafaka yönlerinden temyiz incelemesi talebinde bulunulmuştur.. Davacı taraf ilk derece mahkemesi ilk kararını ortak çocuk... yararına hükmolunan nafaka yönünden istinaf etmediğinden, ...yararına tedbir nafakası davasına yönelik hüküm davacı taraf yönünden kesinleşmiştir....
Daha önce davalı lehine hükmedilmiş nafaka, reddedilen boşanma davasında Türk Medeni Kanununun 169'ncu maddesine göre tayin edilen, dava süresince geçerli olan tedbir nafakası olup, bağımsız bir nafaka davasında tayin edilen bir nafaka değildir. Önceki boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesiyle kendiliğinden kalkmıştır. Dolayısıyla karşı dava tarihinde hukuken devam eden bir nafaka mevcut değildir. Ne var ki, karşı dava ile telep edilen nafakanın artırılmasına ilişkin istek, bağımsız nafaka talebi niteliğindedir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi önceki boşanma davasının reddine bağlı olarak geliştiğine göre, davalı-karşı davacı(nın) ayrı yaşamakta ve nafaka talebinde haklı olduğu kabul edilmelidir....
Davalının şubat 2010 tarihinde hostes olarak çalışmaya başladığı, net 943,00 TL maaş ve prim aldığı, arabasının bulunduğu tespit edilmiştir.Hakim, nafaka takdirinde nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü kocanın gelir ve sorumluluk durumu arasında bir oranlama yapılarak, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyacak bir karar vermelidir.Davada, davalının gelirinin yetersiz olması gerekçe gösterilerek nafakanın kaldırılması talebi reddedilmiştir....
Davalı cevap dilekçesinde; davacı ile anlaşmalı boşandıklarını, davacının kusurlu olduğunu bildiği için nafaka talep etmediğini, kusurlu olan tarafın nafaka talep etme hakkı bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Dava dilekçesinde içeriği kapsamında davacı kadının iştirak ve yoksulluk nafakaları yönünden faiz talebi bulunmadığı , ancak ilk derece mahkemesince talep olmaksızın nafakalara faiz uygulanmasına karar verildiği anlaşılmakla, davalının bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin nafakalara yasal faiz uygulanmasına ilişkin hükümlerinin hükümden çıkarılmasına karar vermek gerekmiştir. Davalı her ne kadar nafakaların reddedilen kısımları yönünden vekalet ücreti verilmemesine yönelik istinaf talebinde bulunmuş ise de; Yüksek Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin müstekar kararları kapsamında ;nafaka davalarında miktarı takdir hakime aittir. Bu nedenle iki tarafında kısmen haklı çıkması halinde yargılama giderlerinin taraflar arasında paylaştırılacağına ilişkin HMK'nun 326/2 maddesi hükmü nafaka davalarında uygulanmaz....