"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen nafaka davası sırasında davalı taraf 08.10.2008 günlü dilekçesiyle mahkeme hakiminin kendisi hakkında olumsuz sicil doldurmuş ve bu nedenle şikayet edilmiş olduğundan davadan çekilmesini talep ederek reddi hakim yoluna başvurmuştur. Mahkeme hakimi davadan çekilmiş, merci sıfatıyla yapılan inceleme sonucu reddi hakim talebi reddedilmiş, hakimin çekilmesinin ise yerinde olmadığına karar verilmiştir....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, nafaka borcu bulunmadığının tespitine, istirdata ve nafaka nedeniyle maaşındaki haczin kaldırılmasına ilişkindir. Üsküdar 4. Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın konusunun boşanma davası sonucunda hükmolunan nafakanın bir kısmının ödenmesi ve ödenen bu kısımla ilgili menfi tespit olduğundan söz edilerek, aile hukukundan ... dava ve işlerin Aile Mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Üsküdar 3....
Zonguldak 1.Aile Mahkemesinin 2010/143 esas ve 2010/517 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için nafaka 250,00 TL'ye yükseltildiğini, Zonguldak 2.Aile Mahkemesinin 2013/403 esas ve 2014/159 karar sayılı ilamı ile de müşterek çocuk için olan nafaka 400,00 TL'ye yükseldiğini, dosya borçlusunun talebi ile dosya alacaklılarından müşterek çocuk reşit olmakla, adına hükmedilen nafakanın kaldırılmasını ve yine, dosya alacaklısı Şermin Kıyıpınar'ın evlenmiş olması sebebiyle adına hükmedilen nafakanın kaldırılmasını talep etmiş olup, Zonguldak 1....
b)Dava, boşanmadan sonra açılan boşanmaya bağlı manevi tazminat ve nafaka talebine ilişkindir. Ortak çocuklar yararına nafaka her zaman talep edilebilir, yoksulluk nafakası ise kanunda; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği, nafaka yükümlüsünün kusurunun aranmayacağı şeklinde düzenlenmiştir(TMK m.175). Tarafların Alanya 3. Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesi’nin 29.02.2009 tarihli ve 19.03.2009 tarihinde kesinleşen mahkeme kararıyla anlaşmalı olarak boşandıkları anlaşılmaktadır. Boşanmaya ilişkin mahkeme ilamında, tarafların anlaşmalı olarak boşanmaları nedeniyle taraflara ilişkin bir kusur belirlemesi yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı eşe kusur yüklenemez. Boşanma sonucu maddi ve manevi tazminata hükmedilebilmesi için, tazminat yükümlüsünün kusurunun varlığı gerekir....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK m.341/2 maddesine göre karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 8.000,00- TLdır. Buna göre; kabul edilen nafaka arttırım miktarı aylık 600,00- TL'dan yıllık 7.200,00- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla kabul edilen nafaka arttırım miktarı yıllık sekizbin-TL'nı geçmemektedir. Hüküm, kabul edilen yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir....
Davalı vekili 01.12.2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle;kararın kaldırılarak davanın reddine aksi halde ilk derece mahkemesince hükmedilen nafaka miktarının hakkaniyete uygun olarak düşürülmesine karar verilmesini talep etmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi "nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK m.341/2 maddesine göre karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 5.880,00- TLdır. Buna göre; kabul edilen nafaka arrtırım miktarı aylık 450,00- TL'dan yıllık 5.400,00- TL olup kesinlik sınırının altında kalmaktadır. Karar tarihi itibarıyla kabul edilen nafaka arttırım miktarı yıllık beşbinsekizyüzseksen -TL'nı geçmemektedir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde; taraflar arasında görülen boşanma davasında davalının talebi üzerine 02.10.2009 tarihinden itibaren başlamak ve dava sonuçlanıncaya kadar devam etmek üzere davalı için 1.500 TL tedbir nafakasına hükmedildiğini ve bu karar uyarınca davalı tarafından davacı aleyhine icra takibi başlatıldığını ancak taraflar arasında yapılan anlaşma uyarınca 05.10.2009 tarihinden itibaren davalının banka hesabına haftalık 750 TL olmak üzere aylık 3.000 TL nafaka bedeli yatırıldığını ve yapılan ödemelerin 26.07.2010 tarihine kadar devam ettiğini bu nedenle söz konusu icra takibi ile talep konusu edilen dönemlere ilişkin nafaka ödemelerinin fazlasıyla davalıya ödenmiş olduğundan davalıya borçlu bulunmadığını belirterek icra takip dosyasından dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespitine ve kötü niyetli davalı taraf aleyhine %40'dan aşağı olmamak...
Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK.nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) Somut olayda; davalı, yargılamanın 26.09.2013 tarihli celsesinde, "davayı kabul etmediğini, çocuğa 300 TL dışında da harcamaları olduğunu, nafaka dahil toplam 1500 TL harcama yaptığını; bu nedenle, artırım yapılmasının söz konusu olmadığını" belirterek davanın reddini istemiş; yine, duruşmadan sonraki beyanında; çocuğu için yaptığı 1500 TL ödemenin birlikteyken yaptığı harcama olduğunu, bu bedeli nafaka olarak ödeyemeyeceğini savunmuştur....
Aile Mahkemesi'nin 07/05/2007 tarihinde 2006/648 Esas, 2007253 Karar sayılı ilam ile davalı lehine 100,00 TL yoksulluk, müşterek çocuk Edanur yönünden 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, nafaka borcunu banka kanalıyla ve elden ödemiş olmasına rağmen davalının birikmiş nafaka alacağı ve cari nafaka alacağı olduğundan bahisle, aleyhine icra takibi başlattığını ve nafaka yükümlülüğünü yerine getirmeme suçunu işlediği gerekçesiyle hakkında şikayette bulunulduğunu ileri sürerek, ... 22. İcra Müdürlüğü'nün 2009/6598 Esas sayılı dosyasına 17.800 TLnafaka alacağı, 4.956,52-TL faiz ve 676,40TL tahsil harcı olmak üzere 23.433,32 TL ödediğini, 10.000,00 TL fazla ödeme yaptığını ileri sürerek, borçlu olmadığının tespiti ile davalının %20'den az olmamak üzere kötü niyet tazminatıyla cezalandırılmasına karar verilmesini; yatırılan paranın davalı tarafından icra dosyasından çekilmesi halinde fazladan ödenen miktarın iadesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm, boşanma davasından bağımsız olarak açılan ve boşanma nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat talebi ile nafaka talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....