Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, taraflar arasında düzenlenen taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi ile satılan taşınmazın ayıplı olduğu iddiasına dayalı bedelden indirim veya malın ayıpsız misli ile değişimi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesi 2.09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK. 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan (malın ayıplı olmasından kaynaklanan) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, 20.8.2003 tarihinde ... plaklı aracı davalı ... şirketinden satın aldığını, araçta sürekli mekanik arızaların çıktığını, ayıplı aracın iadesi ile bedelinin ödenmesi için açtığı davanın kabul edildiğini, temyiz aşamasında, ayıp oranında bedelde indirim veya ücretsiz onarım hakkının değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulduğunu, bunun üzerine bedelde indirim talep ettiğini, bilirkişi raporu ile 31.923,42TL indirim olacağının tespit edildiğini, davayı açarken aracın yenisiyle değiştirilmesini veya bedelin iadesini...
İş sahibince ayıplı imalât nedeniyle bedelde indirim seçimlik hakkının kullanılması halinde indirimli iş bedeli ya da indirilmesi gereken bedel nispi metoda göre hesaplanmalıdır. Bu metoda göre hesaplamada da kararlaştırılan ücretin ayıplı değeri ile çarpılarak bulunan rakam ayıpsız değere bölünmek suretiyle ödenecek indirilmiş ücret ve bu miktar da kararlaştırılan ücretten çıkartılarak indirilmesi gereken miktar bulunacaktır. Bu durumda mahkemece hükme esas alınan raporu düzenleyen ikinci bilirkişi kurulundan az yukarıda açıklanan nispi metoda göre ayıplı imalât nedeniyle indirimi gereken bedel konusunda mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli ek rapor alınıp değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken bu husus üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur....
Aracın motorunun değiştirilmiş olduğu, bu değişikliğin davalının iddia ettiği gibi yurtdışından ithal sırasında şeklen yapılmış bir değişiklikten ibaret olmadığı, Tüvtürk muayane raporları ile de sabit olduğu üzere tadilat muayenesi kaydı da girilerek motorun değiştirildiği, bu çerçevede orjinal motora sahip olmayan araçta gizli ayıp hasıl olduğu, bu kapsamda içtihatlar ışığında nispi metod uyarınca sözleşmeden indirim hesabının yapıldığı, 26.04.2021 tarihli raporun dosya kapsamı ile uyumlu olduğu kanaat edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmesi gerekmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 2014/40 D.İş Esas sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, dava konusu taşınmazın 4077 sayılı Kanunun ilgili maddesi gereğince Ağır Kusurlu ve gizlenmiş ayıplı daire olduğunun kabulü ve tespiti ile yasa koyucunun seçim hakkını açık ve net olarak tüketiciye vermiş olması gerçeği karşısında, müvekkilin açık olarak seçimlik hakkının ayıpsız misli ile değişim yönünde olmasına karşılık dava konusu taşınmazın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün olmadığı kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit olması nedeni ile, taşınmazdaki mevcut ağır kusur ve gizli ayıbın taşınmazda meydana getirdiği şimdilik 100,00 TL ayıp bedelinin (ayıp oranında bedel indiriminin) dairenin teslim tarihi olan 03/06/2006 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 2014/40 D.İş Esas sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, dava konusu taşınmazın 4077 sayılı Kanunun ilgili maddesi gereğince ağır kusurlu ve gizlenmiş ayıplı daire olduğunun kabulü ve tespiti ile yasa koyucunun seçim hakkını açık ve net olarak tüketiciye vermiş olması gerçeği karşısında, müvekkilin açık olarak seçimlik hakkının ayıpsız misli ile değişim yönünde olmasına karşılık dava konusu taşınmazın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün olmadığı kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit olması nedeni ile, taşınmazdaki mevcut ağır kusur ve gizli ayıbın taşınmazda meydana getirdiği şimdilik 100,00- TL ayıp bedelinin (ayıp oranında bedel indiriminin) dairenin teslim tarihi olan 10/05/2006 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı, davalıların yaptığı “...” adlı projeden 534 ada 1 nolu parselde kayıtlı taşınmazdan efes sitesi C2-2 Blok 49 numaralı bağımsız bölümü 14.1.2008 tarihli sözleşme ile satın aldığını, konutun 23.12.2008 tarihinde de teslim edildiğini, reklam, ilan ve internet sitesinde projenin 2009 yılı sonunda tamamlanacağı 10 adada konut ve 3 adada alışveriş ve eğlence merkezi olacağı 5280 konut ve 800 adet işyeri ile olimpik yüzme havuzu tenis kortu, sağlık eğitim vs. sosyal tesislerin yapılacağının taahhüt edildiğini ancak taahhüdün yerine getirilmediği gibi, teslimden sonra gerek kendi konutu gerekse blok ve site ortak yerleri ile ilgili ayıp ve eksiklikler bulunduğununun ortaya çıktığını ve bu hususta davalılara ihbarlarda bulunulduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları ile hukuki ve diğer tüm yasal şikayet hakları saklı kalmak kaydıyla ayıplı ürün nedeniyle ödemiş oldukları bedelden indirim taleplerine istinaden bu aşamada şimdilik 500,00 TL ile ayıplı ürün nedeni ile uğranılan...
Bunlar sözleşmeden dönme, ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, ETBK'dan farklı olarak çeşit/parça borcu ayrımı yapılmaksızın satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini talep etme veya ilk olarak TKHK ile hukukumuza giren, 6098 sayılı TBK ile satış sözleşmeleri açısından da düzenlenen onarım hakkıdır. TBK m.227/2'de yer alan genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı, diğer seçimlik haklarına ilaveten alıcının kullanabileceği bir haktır."...
gerekçesi ile; "...Davanın Kısmen Kabulü İle, ayıp oranından satış bedelinden indirim bedeli olan 25.684,43 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın Reddine,.." şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Kararı davacı vekili ve davalı T4 vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir....
..." gerekçesiyle "davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; 6.052 TL Ayıp nedeni ile bedelde indirim tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 500 TL maddi zarara yönelik tazminat talebinin reddine" karar verilmiştir....