WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; "...Eldeki dava, ayıp nedeniyle davacının seçimlik haklarını kullanmasına ilişkin olup, dava tarihinde dava konusu aracın davacının elinde bulunduğu ve satılmadığı hususu sabittir. Dava konusu aracın davadan sonra davacı tarafından satılmış olması davacının ayıp nedeniyle dava hakkını ortadan kaldırmaz ve davacı Ufuk Kararmaz'ın eldeki davada davacı olma sıfatının devam ettiği değerlendirilmiş olup, araç satıldığından bedelsiz misli ile değişim talebi her iki davalı yönünden reddedilerek ayıp oranında bedelde indirim talebi açısınan işin esasına girilmek ve ayıp sebebiyle bedelde indirim hakkının sadece SATICI T1 Nakliye Turizm San. Tic. Ltd. Şti.'ne karşı kullanılabileceği ve ÜRETİCİ/İTHALATÇI olan davalı Honda Türkiye A.Ş.'...

Bu durumda, davacı bedelde indirim talep edebileceği gibi aşırı bir masrafa yol açmamak şartıyla eserin onarılmasını da isteyebilir. Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönülecek olursa; sözleşme konusu --- yapılarak teslim edildiği çekişmesizdir. Yanlar arasındaki çekişme, davacı iş sahibince teslim----ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıpların niteliği ve ayıp giderim bedeline göre davacı işsahibinin alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı, ayıp nedeniyle bedelin iadesine, aksi takdirde bedelde indirim yapılmasına karar verilmesini talep etmektedir. Yargılama sürecinde alınan her iki bilirkişi raporu ve delil tespiti raporu uyarınca dava konusu eserde açık ayıp bulunduğu, yapılan şeyin iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule icbar edilemeyecek derece kusurlu ve sözleşme şartlarına aykırı olmadığı tespit edilmiştir....

    Dava dilekçesi içeriğine, iddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin iş bedeli oranında ayıp nedeniyle talepte bulunduğuna göre davada ayıp nedeniyle eserin reddi ve sözleşmeden dönme mi yoksa ayıp nedeniyle bedelde indirim talebinde bulunduğu hususunun davacıdan sorularak sonucuna göre inceleme yapılması gerekecektir. Bu husus değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Ayrıca kabule göre; iş sahibinin seçimlik hakkını düzenleyen 6098 sayılı TBK'nın 475/1. maddesinde eser kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olur ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, 2. fıkrada ise eseri alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim isteme hakkı mevcut olup son fıkrasında aşırı zarar doğuracaksa iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağına dair düzenlemeler mevcuttur. Mahkemece bu madde ve anılan fıkraları uyarınca değerlendirme yapılmamıştır. Bu haliyle alınan rapor ve ek raporlar hükme esas alınamaz....

    Hal böyle olunca, yerel mahkememizce, davacının seçimlik hakkını ayıp sebebiyle bedelde indirim olarak ıslah ile değiştirdiği dikkate alınarak, işin esasına girilmek ve ayıp sebebiyle bedelde indirim hakkının sadece satıcıya karşı kullanılabileceği, nitekim Yargıtay 13....

    HD'nin 16/10/2018 gün ve 2016/23468 E.-2018/9425 K. vb. diğer yerleşik uygulamalarında özetle, 6502 sayılı Yasa'nın 11. maddesi gereğince ayıp sebebiyle bedelde indirim talebinin sadece SATICI'ya karşı kullanılabileceği, üretici/ithalatçının ayıp sebebiyle bedelde indirimden sorumlu olmayacağı ve pasif husumet ehliyetinin bulunmadığından, ayıp sebebiyle bedelde indirim talebiyle üretici/ithalatçı aleyhine açılan davanın 6100 sayılı Yasa'nın 114/2 ve 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilmiştir. NİSPİ METOD GEREĞİNCE NASIL HESAPLAMA YAPILACAĞI HUSUSU Yargıtay 13....

    Somut olayda, 818 Sayılı Yasa'nın 360. maddesi hükmünde öngörülen seçimlik haklardan ayıp sebebiyle davacının bedelde indirim isteme hakkı vardır. Nitekim davacı vekili terditli olarak bedelde indirim talebinde de bulunmuştur. Bununla birlikte ayıp sebebi ile bedelde indirim yapılacak miktar teknik inceleme gerektirmekte olup, davacının iddiası ile ilgili bilirkişi tarafından değerlendirme yapılmadan doğrudan mahkemece kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır. Bu açıklamalar doğrultusunda, bedelde indirim ile hükmedilecek miktar, teknik inceleme gerektirmekte olup, kararlaştırılan bedel ile ayıplı değerin çarpımı sonucu bulunan değerin ayıpsız değere bölünmesi ile bulunabilir. Mahkemece yapılması gereken iş, keşfe katılan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunu düzenleyen heyetten ek rapor alarak, ayıplı işler sebebiyle iş bedelinden indirilmesi gereken miktarın saptanması ve sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir....

      Dava dilekçesi içeriğine, iddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin iş bedeli oranında ayıp nedeniyle talepte bulunduğuna göre davada ayıp nedeniyle eserin reddi ve sözleşmeden dönme mi yoksa ayıp nedeniyle bedelde indirim talebinde bulunduğu hususunun davacıdan sorularak sonucuna göre inceleme yapılması gerekecektir. Bu husus değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Ayrıca kabule göre; iş sahibinin seçimlik hakkını düzenleyen 6098 sayılı TBK'nın 475/1. maddesinde eser kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olur ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, 2. fıkrada ise eseri alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim isteme hakkı mevcut olup son fıkrasında aşırı zarar doğuracaksa iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağına dair düzenlemeler mevcuttur. Mahkemece bu madde ve anılan fıkraları uyarınca değerlendirme yapılmamıştır. Bu haliyle alınan rapor ve ek raporlar hükme esas alınamaz....

      Bu itibarla davalı vekilinin aracın ayıplı olmadığına istinaf başvurusu yerinde değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 227. maddesinde, satılandaki ayıptan dolayı alıcının kullanabileceği seçimlik haklar sayılmış olup, buna göre eldeki davada davacı ya bedelde indirim talebinde bulunabilecek ya da onarım bedelini isteyebilecektir. Davacı vekili her na kadar dava dilekçesinde hem onarım bedeli, hem de bedelde indirim talebinde bulunmuş ise de, ilk derece mahkemesinin bedelde indirilecek miktara hükmettiği ve davacı vekilinin istinaf başvurusunda da sadece bedelde indirim miktarı yönünden kararı istinaf ettiği dikkate alındığında, seçimlik hakkının bedelde indirim yönünde kullandığı kabul edilecektir. Satılan malın ayıplı olması halinde satış bedelinden yapılacak olan indirim miktarı, Yargıtay Yerleşmiş uygulamasına göre nispi metod yöntemine göre belirlenir....

      - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketten aldığı ticari aracın gizli ayıplı çıkması nedeniyle verimli kullanamadığını ileri sürerek, aracın garanti kapsamında değiştirilmesi veya bedelde indirim yapılmasını talep etmiştir. Yargılama süresinde davasını ıslah ederek, bedelde indirim yapılmasını ve ayrıca kazanç kaybını da istemiştir. Davalı vekili, araçta ayıp olmadığı gibi, sorunsuz şekilde davacıya teslim ettiklerini belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne 1.750 TL. bedelden indirim miktarının 15.11.2005 tarihinden itibaren 1.400 TL. kazanç kaybının ise 30.10.2006 tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        bu dava ile de misliyle değişim talebinin mahkememizce yerinde görülmediği, davacı tarafından da terditli olarak bedelde indirim istenildiğinden, bedelde indirim seçimlik hakkı yönünden ancak satıcıya karşı dava açma hakkının bulunduğundan ve Davalı satıcı olmadığından istinaf ilamı da dikkate alınarak bedelde indirim hakkının satıcıya karşı kullanılması mümkün değildir....

        UYAP Entegrasyonu