Bir tanımlama yapmak gerekirse eserdeki ayıp, sözleşmede üzerinde anlaşılan (yüklenicinin esere ilişkin olarak zikrettiği) niteliklerin veya dürüstlük kuralları gereğince bulunması gereken lüzumlu niteliklerin meydana getirilen eserde bulunmamasıdır. Başka bir ifadeyle, eserde sözleşme ve dürüstlük kurallarına göre olması gereken vasıfla fiilen mevcut olan arasındaki fark ayıptır. Açık ayıp, eserin iş sahibine teslimi anında kolaylıkla görülebilen ayıplardır. Buna karşılık gizli ayıp, eserin tesliminden sonra ve kullanımı sırasında kendini gösteren ayıp türüdür. Dinlenen tanık ifadelerine göre, PVC doğrama imalatının montajından sonra davacı iş sahibinin açık ayıplı imalatı tespit ettiği ve derhal giderilmesi için derhal davalı yükleniciye ihbarda bulunduğu da sabittir. Kural olarak yüklenicinin basiretli bir tacir gibi eseri fen ve sanat kurallarına uygun meydana getirmeyi üstlendiği kabul edilir....
Mahkememizce ----- olup olmadığı, ayıp varsa ---- ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbar süreleri, sözleşme hükümleri, taraf iddiası ve savunmaları, mahkemece alınan Bilirkişi Raporu, geçici kabul tutanağı, davacının sunduğu---- davacı tarafından ------ verilmesine ilişkin kontrol raporunun değerlendirilmesine, geçici kabul tutanağında belirtilen eksikliklerin ayıp olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği, davacının ---- bu haliyle kabul etmesinin uygun olup olamayacağı,-- teslim tarihi ve dolayısıyla kullanım süresi de gözetilerek mevcut eksikliklerin kullanımdan kaynaklı olup olmadığı, asansör ayıplı ise ve bedelde indirim hususunun değerlendirilmesi hususlarının değerlendirilmesi amacıyla 2. Rapor alınmıştır....
Noterliği aracılığıyla indirim talebinde bulunduğu, ancak davalının bu talebe olumlu dönüş sağlamadığı, bu nedenle 1.000TL bedelde indirim tutarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline yönelik karar verilmesinin talep edildiğinin görüldüğü anlaşılmıştır. Davalı Vekilinin cevap, ikinci cevap dilekçelerinde özetle; Taraflar arasındaki ayıplı eylemin gizli ayıp olarak değil açık ayıp olarak kabul edilmesinin gerektiği, davacı tarafça süresi içerisinde iş bu ayıplı işlemin ihbar edilmediğinden davanın usul yönünden reddinin gerektiği, dava konusu aracı İstanbul 34....
dayanmaksızın uzun süre iade etmediği, yaptırılan delil tespiti ile ürünlerin ayıplı olduğunun da tespit edildiği, davacı tarafça teslim edilen dökümlerin kalan kısmının da işlendikçe döküm hatalarının mevcut olduğu ve üretilecek ürünlerin imalatında kullanılmasının mümkün olmadığının görüldüğü, davacı tarafından başlatılan icra takibine, dökümlerin ayıplı olması ve dökümler işlendikçe ortaya çıkan ayıplar nedeniyle itiraz edildiği, davacı yüklenicinin eserin ayıpsız olarak meydana getirilmesini sağlama borcunu yerine getirmediği, ayıplı olduğu ortaya çıkan dökümlerin bedeli olarak talep edilen ücretin haksız olduğu, geçerli bir ifanın varlığından bahsedilemeyeceği, bu nedenle ödemezlik def'inde bulundukları ve ayıp oranında bedelde indirim isteme seçimlik hakkının kullanıldığı, davacı tarafından ayıplı şekilde teslim edilen tüm dökümler bakımından belirlenecek ayıplı mal bedeli oranında bedelde indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulması gerektiği savunulmuştur....
hukukçudan oluşan ikinci bilirkişi kurulu 12.06.2017 tarihli raporlarında eserin ayıplı ve ayıbın da gizli ayıp niteliğinde bulunduğunu, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir....
Bu kapsamda taleple bağlılık ilkesi ve kısmi ıslaha göre ve özellikle bilirkişi ek raporunda bedelde indirim konusunun hesabının teknik olarak doğru bulunması gözetilerek 6098 sayılı TBK'nın 219 vd. maddelerinde düzenlenen ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre dosyaya mübrez satış sözleşmesi, noter kanalıyla yapılan ayıp ihbarı, faturalar, ------bilirkişi ek raporu ve sair tüm deliler gözetildiğinde davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu ve davacının seçimine göre bedelde indirim isteyebileceği sonuç ve kanaati hasıl olmuştur....
olan aracın 189.000 km'de gösterilmek sureti ile müvekkiline ayıplı araç olarak satıldığını, bilirkişi incelemesi sonrasında ortaya çıkacak değere göre ıslah edilmek üzere; şimdilik 1.000- TL ayıp nedeni ile bedelde indirim tutarı ve ayıp ihbarı için ödenen 127,17- TL ihtarname bedelinin en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir....
altında satışın yapıldığını,eğer km ile bir oynama varsa davacı tarafça yapıldığını davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuş,ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda aracın km.sinin düşürülmüş olmasının gizli ayıp olup davacının bedelde indirim talep edebileceği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş,ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı tarafça istinaf itirazında bulunulmuştur....
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, davalı tarafından davacıya satılan aracın, ayıplı olduğu iddiasına dayalı ayıp oranında bedelde indirim yapılarak ödenen bedelden bu miktarın iadesi için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı tarafından iş bu davaya konu bakiye araç bedelinin tahsili için başlatılan takibe iş bu davanın davacısı tarafından yapılan itirazın iptali istemi ile -------- sayılı dosyasında dava açıldığı, dava tarihinin iş bu davadan önce olduğu, dava konusunun ve taraflarının aynı olduğu ve birlikte görülmelerinde zorunluluk bulunduğu anlaşıldığından HMK 166/1 maddesi gereğince, mahkememiz dosyasının -----sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamanın---------- sayılı dava dosyası üzerinden yürütülmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle ayıp oranında bedelde indirim talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı husus olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı ayıplı araç satımı nedeniyle ayıp oranında bedelde indirim talebinde bulunmuş; davalı, davacının araçtaki ayıpları bilerek, aracı bedelinin altında satın aldığın belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, karara karşı davacı yanca istinaf yolunabaşvurmuştur. Davacı ile davalı arasında 09/04/2018 tarihli Beyoğlu 41. Noterliğinde yapılan satış sözleşmesi ile araç, tarafların beyanından anlaşıldığı üzere 52.000 TL karşılığında davacıya satılmış ve aynı tarihte teslim edilmiştir....