ın aynı kişi olduğunun tespiti ile bu hususun düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 270 parsel sayılı taşınmazda 1/2 ve 6/16 pay sahibi.... baba adının birinde .... diğerinde ise .... şeklinde farklı yazıldığının anlaşıldığı gerekçesiyle“.....” olarak geçen kişilerin aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Bilindiği üzere; taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturur. Bu tür işlerde kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir....
Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 01.07.1980 olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın Kkabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve .... ....tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, sigortalılık başlangıç tarihinin 01.07.1980 olarak tespiti istemine ilişkin olup, bu tür davaların sonuçta sigortalılığın tespiti istemini de içermekte olduğu söz götürmez. Hal böyle olunca da, 506 sayılı Kanunun 108 maddesi uyarınca sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti yönünde salt işe giriş bildirgesinin verilmiş olması yeterli olmayıp, ayrıca aynı Kanunun 2 ve 6 maddelerinde öngörüldüğü şekilde hizmet akdine dayalı olarak eylemli veya gerçek biçimde çalışmanın da varlığı gerekir....
Vakıflar Kanunu ve Vakıflar Yönetmeliğine göre, galle fazlası evlada şart kılınan mazbut ve mülhak vakıflarda vakfedenin soyundan gelen ve bu nedenle vakfın gelirinden (gallesinden) yararlanma hakkına sahip olan kişiler için öncelikle dava açılması ve bu haklarının dava ile tespit edilmesi aranmıştır. Uygulamada bu dava, vakıflarda evladiye davaları, vakıf evladı ya da galleye müstehak evlat olduğunun tespiti davası şeklinde isimlendirilmiştir. Belirtmek gerekir ki vakıf evladı kavramı daha çok, vakfedenin çocukları ya da alt soyundan gelenler için kullanılan bir kavram olup, vakfedenin akrabaları ya da vakıftan yararlanan ismi ile belirtilmiş kişileri kapsamamaktadır. Vakfın geliri üzerinde hak sahibi olduğuna ilişkin davayı, vakfiye uyarınca galleden yararlanma hakkı olan, yani vakfeden ile soybağı olan ya da soybağı olmasa bile galleden kendisine pay özgülenen diğer kişiler açabilir....
nin, polnet sisteminde bulunan suçlular albümündeki fotoğraflardan sanığı teşhis ettiği, tanık ile sanığın yüzyüze teşhislerinin yapılmadığı, sanığın atılı suçlamayı aşamalarda kabul etmediği, tanığın karar tarihinden sonra 26.10.2011 havale tarihli dilekçesi ile fotoğraftan teşhis ettiği sanık ile yüzyüze gördüğü sanığın aynı kişiler olmadığını belirttiğinin anlaşılması karşısında, adli yanılgıya neden olunmaması ve suçu işleyen şahsın sanık olduğunun tam ve kesin olarak tespiti açısından, mümkün ise sanık ile tanığın yüz yüze teşhisinin yaptırılması, bu mümkün olmadığı takdirde sanığın değişik cephelerden fotoğrafı çektirilecek teşhise elverişli boy fotoğraflarının tanığa gösterilmek suretiyle kanıtların bir bütün halinde değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; davacıların murisleri Gülsüm Şeheri ile Gülsüm Okman adlı kişilerin aynı kişiler olduğunun tespitine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davalı kurum temsilcisine 16.11.2018 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı temsilcisi tarafından 26.11.2018 tarihinde yukarıda belirtilen sebeplere istinaden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Bu nedenle ilgili Ticaret Sicil Memurluğu'ndan davacı kooperatifin tüm denetim kurulu üyelerini gösterir son sicil kaydının getirtilip, isimleri bildirilecek denetçilerin adı geçen Avukata vekaletname veren denetçilerle aynı kişiler olduğunun tespiti halinde işlem yapılmaksızın, denetçilerin bir kısmının veya tamamının farklı kişilerden oluşması halinde, tümü tarafından davacı kooperatifin denetçisi sıfatıyla davacı vekili Av. ...'...
ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kaydında malik gözüken kişiler ile davacının/murisin aynı kişi olduğunun tespiti isteğine ilişkindir. Davacı ..., 198 ada 8 parsel sayılı taşınmazda paydaş olarak ismi geçen "... oğlu ..." ile kendisinin; davacı ... ise, aynı taşınmazda diğer 1/2 oranında paydaş olarak ismi geçen "... oğlu ..." ile babası olan murisinin aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.4.1996 gün 1995/61-1996/242 sayılı kararıyla kabul edildiği, daha önce 2/B madde uygulamasının yok hükmünde olduğunun tespiti istemiyle hasımsız açtıkları davanın Adalar Asliye Hukuk Mahkemesince hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle reddedildiği, temyiz üzerine Yargıtay 20....
ye ait olduğunun tespiti ile tapu kaydında yazılı olmayan anne ve baba adlarının eklenerek tapu kaydının düzeltilmesi ist... ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2- İstem kayıtta yazılı olmadığı sanılan baba adının taşınmaz sicilinde yazımı ile ... İlçesi, ... Mahallesi, Hane ...'de kayıtlı ... ve ...'den olma ... ile tapunun 601 ada 4 parsel numarasında taşınmaz maliki adı geçen ...'nin aynı kişiler olduğunun tespiti istemi ile açılmıştır. Mahkemece, istemlerin kabulüne karar verildikten sonra ayrıca taşınmaz kaydında davacının anne adının da eklenmesine karar verilmiştir. "Mülkiyet Hakkının Tescili" başlıklı Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde kütükte bulunması zorunlu bilgiler; malikin adı, soyadı, baba adı, edinme sebebi, tarih ve yevmiye numarasından ibarettir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi KARAR Dava, hizmet tespiti ve yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, Kurum kayıtlarına 1.4.2008 tarihinde intikal eden 1984/9, 10, 11 ve 12. aylara ilişkin, prim bildirge ve bordroların geçerli olduğunun tespiti ve 8.2.2008 tarihli tahsis talebine istinaden yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir....