Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hizmet Vakfı ile davalılar Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne izafeten İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü ve Maliye Hazinesi aralarındaki menkul eşyanın aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi ve haksız kullanım bedelinin tahsili davasına dair İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 20/10/2015 tarihli ve 2012/316 E.-2015/308 K. sayılı hükmün bozulması hakkında Dairece verilen 02/07/2018 tarihli ve 2017/8116 E. -2018/7364 K. sayılı ilama karşı davacı vekili ve davalı Vakıflar Genel Müdürlüğü vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

    -Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi uyarınca ödenmeyen hizmet bedelinin tahsili için başlatılan ... takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında akdolunan hizmet alımı tip sözleşmesinin .... maddesi “...katma değer vergisi, sözleşme bedeline dahil olmayıp idare tarafından yükleniciye ödenecektir..” hükmünü taşımakta olup, mahkemece bu madde hükmü üzerinde durulmadan ve tartışılmadan davacının KDV isteminin reddedilmesi doğru olmamıştır. Öte yandan, davacı alacağının miktarı davalı yönünden bilinebilir, hesap edilebilir, belirlenebilir yani likit alacak niteliğinde olduğu kuşkusuzdur. Mahkemece, dava konusu alacağın bu niteliği gözetilerek, yargılama sonunda itirazın haksızlığı belirlenen alacak tutarı üzerinden davacı yararına İİK'nın 67/.... maddesi uyarınca ... inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle bu istemin reddine karar verilmesi de isabetsiz olmuştur....

      İncelenmesinde; 2016 yılı Mayıs ayında KDV hariç 15.976,00 TL mal ve hizmet bedelinin davacıdan alınmış olduğu, yine 2016 yılı Haziran ayında KDV hariç 23.391,00 TL ve ayrıca 2016 yılı Temmuz ayında KDV hariç 16.804,00 TL tutarında mal ve hizmet bedelinin davacıdan alınmış olduğunun maliyeye bildirildiği görülmüştür. Söz konusu tutarlar KDV hariç fiyat olup toplamı 56.171,00 TL'dir. KDV'lerin eklenmesiyle bu tutar takipteki alacak miktarına ulaştığı görülmektedir. Bu nedenle bu konuda ayrıca bir araştırmaya ve davalı defterlerinde bilirkişi incelemesi yapmaya gerek duyulmamıştır. Zira dava konusu faturalar davacı defterlerinde kayıtlıdır....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/160 Esas KARAR NO: 2021/1013 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/02/2018 KARAR TARİHİ: 04/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında imzalanmış olan --- göre; müvekkil ---, davalının taşeronu olarak ----- projesi otoparkının yüzeyinin düzeltilmesi ve onarım işlerinin yapılması hususunda anlaşmış olduklarını, imza edilen sözleşme sonrasında, müvekkil şirketin sözleşmede yüklendiği tüm edimlerini eksiksiz yerine getirmiş olmasına karşılı, bakiye kalanı ---müvekkiline ödenmemiş olduğunu, bunun üzerine davalı burçlu aleyhine ---- dosyası ile ilamsız icca takibi başlatılmış ise de davalının takibe süresi içinde, haksız olarak itiraz ettiğinden takibin durmuş olduğun belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla...

          AYIPLI MAL NEDENİYLE TAZMİNATZAMANAŞIMI 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 41 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 47 ] "İçtihat Metni" Davacı Abdulrezzak vekili Avukat Erhan tarafından, davalı M... Motorlu Araçlar İmal ve Satış A.Ş. aleyhine 10.11.2004 gününde verilen dilekçe ile ayıplı mal nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 21.04.2005 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece dava zamanaşımından reddolunmuş, kararı davacı temyiz etmiştir....

            AYIPLI MALZEME KULLANIMIDAVANIN ZAMANAŞIMI SÜRESİDEPREM SONUCU ORTAYA ÇIKAN ZARARIN TAZMİNİESER SÖZLEŞMESİ 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 126 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 359 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 362 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: KARAR Dava eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Davalı tarafından inşa olunan binada deprem sonucu ortaya çıkan zararın tazmini istenmiştir. Mahkemece davanın zamanaşımı süresi içinde açılmadığı ve süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığından dolayı reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Eserin tesliminde iş sahibi işin mutad cereyanına göre imkanını bulur bulmaz muayeneye ve kusurları varsa yükleniciye bildirmek zorundadır....

              UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık; sebepsiz zenginleşeme hükümleri gereğince bedelsiz kalan bayilik hizmet bedelinin iadesinin gerekip gerekmediği, davalının bakiye intifa bedelinden kaynaklana alacağının bulunup bulunmadığı ve davacının birleşen davada asgari alım taahhüdünün ihlali nedeniyle cezai şart alacağının varlığının ispat edilip edilemediği hususuna ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Asıl dava, bayilik sözleşmesi çerçevesinde ödenen bayilik hizmet bedelinin kullanılmayan kısmına isabet eden miktarının davalılardan tahsili, karşı dava intifa bedeli ve cari hesap alacağının tahsili, birleşen dava bayilik sözleşmesi gereğince cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır....

                Son ödeme tarihi ... tarihli 456,80 TL'lik fatura incelendiğinde ise tüm fatura hizmet bedellerinin Taraflar Arasında imzalanan taahhüt cayma bedeli olduğu tespit edilmiştir. Yüce Mahkeme Davalı tarafın verdiği hizmetteki kesinti sebebiyle Davacı tarafın sözleşmeden caymasını haklı bulduğu takdirde Dava konusu Faturanın bedelinin iade edilebileceği " sonuç ve kanaatine varmıştır. Uyuşmazlık; davacı abone tarafından gerçekleştirilen sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığı, ödenen cayma ve hizmet bedelinin istirdadı talebinin yerinde olup olmadığına ilişkindir. Davacının sözleşme imzalandıktan sonra sözleşmeden caydığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....

                  HMK m.355 gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; davacı avukatın vekil olarak davalılardan Mehmet Hilmi'ye ait taşınmazı davalı T5 kiraladığı, aralarında yapılan sözleşme gereğince her ay aylık kira bedelinin %20'sinin hizmet bedeli olarak davacıya verileceğinin kararlaştırıldığı, dava tarihine kadar hizmet bedelinin ödenmiş olduğu, eldeki davada davacının talebinin kira kontratının bitimine kadar hizmet bedelinin tespit edilerek tahsili ve dava tarihine kadar cezai şart bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, İlk Derece Mahkemesince tüm delillerin toplandığı, alınan bilirkişi raporunun dosyayı aydınlatıcı nitelikte ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, davacının cezai şart ve alacak isteminin ispatlanmadığı ve davanın reddine dair verilen kararın yerinde olduğu anlaşıldığından istinaf talebinin reddine karar verilmesi gereklidir....

                  - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirket ile yapılan 31.01.2003 tarihli hizmet sözleşmesine göre müvekkilinin yemek fişleri ile davalı şirket personelinin yemek yeme hizmetini gördüğünü, 3.744.14.-YTL. yemek fişleri bedelinin ödenmediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğunu, müvekkili şirketin ikametgahının bulunduğu ... İcra Daireleri’nin yetkili bulunduğunu, davacının mal teslimi ya da verilmiş bir hizmet varsa hizmet ifasını kesin delillerle ispat etmesi gerektiğini, inkar tazminatının koşulları bulunmadığını, talep edilen faizin dayanaksız olduğunu savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir. Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davacının taraflar arasındaki sözleşme gereği asıl alacak ve gecikme faizi toplamı 3.744.14....

                    UYAP Entegrasyonu