K A R A R Davacı, mülkiyeti davalıya ait olan aracı 02.12.2013 tarihli noter satış sözleşmesi ile 37.900,00 TL'ye satın aldığını, aracı sigorta ettirmek istediğinde aracın pert kaydının bulunduğunu öğrendiğini ileri sürerek, araç satış sözleşmesinin iptali ile araç bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 27.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ayıplı araç satışına ilişkin bedel iadesi davasıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/04/2009 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tespiti ve tescili veya alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14/02/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, araç satışının iptali ile mülkiyetinin tespiti ve tescili, olmadığı takdirde araç bedelinin tahsili davasıdır. Mahkemece, araç bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece anılan bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda; tescil isteğinin kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, karşı dava ise mülkiyet hakkına dayanılarak açılan elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanunu'nun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanunu'nun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 706 ve Noterlik Kanunu'nun 89. madde hükümleri uyarınca noter önünde resen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Medeni Kanunun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptal ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
Noterliğince düzenlenen 28/01/2021 tarihli satış sözleşmesinin iptali ile, 34 XX 514 Plakalı aracın mülkiyetinin davacı T1'a ait olduğunun tespitine, ihtiyati tedbiren dava sonucu verilen kararın kesinleşinceye kadar 34 XX 514 plakalı aracın yediemin olarak davacı T1'a teslim edilmesine şeklinde karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava Araç Mülkiyetinin Tesbiti Ve Tescili istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3.Hukuk Dairesi iş bölümünün 12.13.maddelerinde; "Menkul eşyalara ilişkin alacak ve tespit davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar,Taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmayan araç mülkiyetinin tespiti davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi'ne aittir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.06.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil olmaz ise ödenen bedelin faiziyle tahsilinin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın görev yönünden reddine dair verilen 31.08.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davalı yüklenici ...’nın 04.03.1998 tarihli adi yazılı temlik işlemine dayalı bağımsız bölüm mülkiyetinin tespiti, tapu iptali tescil, olmadığı takdirde bağımsız bölümün rayiç değerinin tahsili istemleri ile açılmıştır....
Davaya konu araç, trafikte miras bırakan adına kayıtlı iken, davalı ile miras bırakan arasında Noterde yapılan 10/07/2007 tarihli sözleşme ile davalıya satılıp, trafik kaydında davalı adına tescil edilmiştir. Yapısı itibariyle bir taşınır mal olmasına karşın, trafikte kayıtlı bir aracın mülkiyetinin geçişi bir taşınır, hatta taşınmazdan daha farklı bir hukuki düzenlemeye tâbi tutulmuştur. Bu düzenleme tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirlerinin devir tarihi itibariyle görevli resmi makâmlarca yapılacağı şeklinde belirtilmiştir. Böyle bir sözleşmenin geçerli olmasının resmi biçim koşuluna bağlı olduğu ve kanun koyucunun, bir aracın mülkiyetinin geçişi için resmi sözleşme yapılmasını zorunlu kıldığı kuşkusuzdur. Diğer bir deyişle devir işleminin hukuki sonuç doğurması için, o sözleşmenin resmi biçimde yapılması geçerlilik koşuludur (6098 sayılı Kanun’un 12/1, 818 sayılı Kanun’un 11/2. maddeleri ve 2918 sayılı Kanun'un 20/d maddesi)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bilirkişinin tespiti bu olmakla birlikte araç satış bedeline karşılık olmak üzere davalı tarafından düzenlenen ve aslı davacı vekili tarafından mahkeme kasasında saklanmak üzere teslim edilen bono incelendiğinde, bu bononun araç satış işlemi nedeniyle oluşan davalı borcunun ödenmesi amacıyla davacıya verildiği, 04/05/2017 tarihli araç satış sözleşmesinin 2.sayfasında bononun bütün unsurları belirtilmiş olup bu unsurların davacı tarafından dosyamıza teslim edilen bono ile tamamen uyuştuğu görülmüş, bono aslı halen davacının elinde olduğu için bono bedelinin ödenmediği, bu durumda araç devir sözleşmesi nedeniyle davalının üzerine düşen ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği, davacı tarafından düzenlenen ve 09/10/2020 tarihinde tebliğ edilen ihtara rağmen davalının araç satış bedelini helen de ödemediği gibi, aracı da davacıya iade etmediği için davacı yönünden araç satış sözleşmesinin iptali koşullarının gerçekleştiği, bedeli ödenmediği halde davalı adına trafikte tescili yapılan araçla...
SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİTARAF TEŞKİLİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 640 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 39 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 40 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.3.2002 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.7.2003 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
- K A R A R - Davacı vekili, davacı şirketin devrine ilişkin 22.07.2007 tarihli genel kurul kararının ve dolayısıyla devir işleminin mahkemece iptaline karar verilip, yine olağan genel kurul kararının Ticaret Sicili'nden terkinine karar verildiğini ve şirkete kayyım atandığını, şirketin devri için sözleşme yapılmasından önceki bir dönemde taraflar arasında 34 ZD 5066 plakalı araç için 4 yıl süreli 13.09.2006 tarihli finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, davalının finansal kiralama bedellerini ödemediğini, müvekkili şirketin ihbar edilenler tarafından kanuna aykırı olarak yönetildiği dönemde finansal kiralamaya konu aracın, finansal kiralama sözleşmesinin süresi dolmadan 25.03.2008 tarihli kati satış sözleşmesi ile düşük bedelle davalıya satıldığını, sözkonusu satışın iptalinin gerektiğini iddia ederek kati satış sözleşmesinin iptali ile aracın mülkiyetinin müvekkili şirket adına tespitine, aracın mülkiyetinin davalı tarafından üçüncü şahsa devri halinde yapılan satışın geçersizliğinin...