Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalının kayıt maliki olduğu ... aracı 8.12.1995 tarihinde noter sözleşmesi ile satın aldığını ve noter sözleşmesi ile dava dışı şirkete sattığını, 16.1.2001 tarihinde hırsızlık malı olduğundan Emniyet müdürlüğü’nce el konulduğunu, satın ... şirketin aleyhine icra takibi yaptığını ve icra dosyasına ödeme yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek ödediği 5.932 YTL.nın faizi ile ödetilmesini istemiştir. Davalı, aracın ayıpsız olarak resmi biçimde satıldığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının, 25.9.1990 tarihinde 0 km olarak davalı adına trafikte kayıtlı aracı noter sözleşmesi ile 8.12.1995 tarihinde satın aldığı, 6.11.1995 tarihinde çalıntı ihbarı yapılan 1992 model araca dava konusu otonun motor ve şase numarasının uyarlanarak çenç yapıldığı ve bu nedenle Emniyet müdürlüğü’nce 16.1.2001 tarihinde el konulduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır....

    Tescil işleminin yaptırılmaması mülkiyetin devri için kurucu nitelik taşımaz. Aracı noter satışı ile devralan, adına tescil işlemi yaptırmamış olsa dahi aracın maliki sayılır. Somut olayda davalı ...'ın, trafik kazasından önce aracı noterden sattığı anlaşıldığından hakkındaki davanın reddedilmesi gerekirken, mahkemece adıgeçen davalının araç maliki olduğunun kabul edilmesi ve sorumluluğuna karar verilmesi bozma nedenidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tespiti ve tescili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı-karşı davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı-karşı davalı vek. Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili......

        e yaptıklarını iddia ederek, hukuka aykırı şekilde yapılan araç satış işlemi ve tescil işlemlerinin iptal edilerek, aracın iadesine bu mümkün olmadığı takdirde, araç bedeli ile mahrum kaldıkları kira bedelinin davalılardan tanzimini talep etmiştir. Mahkemece, davalı Noter... dışındaki davalılar yönünden davanın kabulü ile araç satış sözleşmesinin geçersizliğinin tesbitine, aracın davacıya aidiyetine ve maddi tazminata hükmedilmiştir. Davalılardan ... hükmü temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 988. maddesinde "Bir taşınırın emin sıfatıyla zilyedinden o şey üzerinde iyiniyetle mülkiyet veya sınırlı ayni hak edinen kimsenin edinimi, zilyedin bu tür tasarruflarda bulunma yetkisi olmasa bile korunur." düzenlemesi mevcuttur. Yine Türk Medeni Kanunu’nun 3. maddesinde ‘‘Kanunun iyiniyete hukuki bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki noter satış sözleşmesinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkili şirketin 27/04/2000 tarihli düzenleme şeklinde noter sözleşmesi ile davalıdan 400,00 TL karşılığında 1974 model kamyonu satın aldığını, söz konusu aracın bedeli davalıya ödenerek aracın teslim alındığını, araç maliki olarak 30 gün içerisinde ilgili trafik kuruluşuna yaptığı başvuruda 06 KK 233 plaka numaralı aracın üzerinde davalı ... adına hacizler olduğunu öğrendiğini ve ilgili kurumda tescil yaptıramadığını, davalı ...'...

            Şirketine ait otoparkta mevcut olduğu, araç tescil, poliçe kayıtları ile şasi numarasının tescil kayıtları ile uyuştuğu yönünde tespit yapılmıştır. Bu kapsamda, esas dosyanın davacısı ...'ün dava konusu aracın maliki veya poliçe lehtarı olmadığı dolayısıyla dava kapsamında pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla, esas davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmesi gerekmiştir. Bununla birlikte birleşen dava yönünden, aracın malikinin davalı ... şirketi olduğu, araç kasko poliçesi kapsamında aracın mülkiyetinin dava dışı ... Sigortaya bırakıldığı, sigorta şirketi tarafından ise aracın otoparkta tutulması süresinde ortaya çıkan masraflara ilişkin olarak araç mülkiyetinin davacı ve otopark sahibi şirkete devredildiği anlaşıldığından, araç mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti ile aracın davacı adına tescilinin sağlanması yönündeki talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

              Dava, iş makinası mülkiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Davaya konu iş makinesinin satışına ilişkin sözleşmeler, müzekkere cevabı ile tüm getirtilmesi gerekli deliller dosyaya celp edilmiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 22/c-2. maddesine göre iş makinası tarzında olan araçlardan özel veya tüzel kişilere ait olanlardan; tarım kesiminde kullanılan ziraat odalarınca, tarım kesiminde kullanılanların dışında kalan ve sanayi, bayındırlık ve diğer kesimlerde kullanılan; üyesi oldukları ticaret, sanayi veya ticaret ve sanayi odalarınca tescil edilerek belge ve plakaların verilebileceği belirtilmiş, aynı hususta Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 29/A-d-2. maddesinde düzenleme yapıldığı anlaşılmıştır. Ayrıca Karayolları Trafik Yönetmeliğinin Satış ve Devirler Bölümünün 36. maddesinde Karayolları Trafik Kanunu 20/d. maddesindeki düzenleme doğrultusunda tescil edilen araçların satış ve devir işlemlerinin noterce yapılmasının zorunlu olduğu ifade edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı ile davalılardan ... arasında araç satımına dair sözleşme bulunmakta olup, uyuşmazlık satış bedeli ödenmemesine rağmen sözleşme uyarınca verilen vekaletname ile ... tarafından aracın üçüncü kişiye, sonrasında ise davalı ...'a resmi satış sözlemesi ile satıldığı iddiasıyla; araç mülkiyetinin tespiti, tescil işleminin iptali ve aracın davacıya iadesi istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir....

                  Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden (6098 sayılı TBK m. 29) alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi (6098 sayılı TBK m. 237) ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin gerçekte taşınmaz mülkiyetinin ileride devredilmesi amacıyla değil alacağın teminatı olmak üzere yapılması halinde geçersiz olan bu sözleşmeye dayanarak mülkiyetin nakli talep edilemez....

                    Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının davalıya ait aracı 11.6.1999 tarihli noter senedi ile satın alıp bedelini ödediğini, davacının aracın trafik kaydını yaptırmak istediğinde davalının borcundan dolayı rehinli olduğunu anladığını, bunun üzerine aracı davalıya iade edip, parasını geri aldığını, ancak aracın noter satış sözleşmesinin vergi dairesine bildirildiği için araç ile ilgili vergi ve cezaların davacıya geldiğini, aracın 2000 yılından beri davalıda olmasına rağmen vergi ve cezaları ile sorumlu olmak istemediğini belirterek, 11.6.1999 tarihli noter satış sözleşmesinin geriye dönük olarak düzenleme tarihi itibariyle iptalini talep etmiştir. Davalı cevabında, araç üzerinde bulunan rehnin kaldırılması için davacının talebinin bulunmadığını beyan etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu