"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Üstsoy altsoy babalık analık yada eşe eziyet, tehdit HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Katılan vekili tarafından sanık hakkında tehdit suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz yasa yoluna başvuruda bulunduğu halde, tebliğnamede bu temyize ilişkin görüş bulunmadığı anlaşılmakla ;bu hususta ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi koşuluyla dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle; talep döneminde yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasa'nın 3. maddesinin son bendinde, el halıcılığı dokuma işlerinde çalışanlar hakkında yalnız iş kazaları ile meslek hastalıkları, analık ve hastalık sigorta kollarının uygulanacağı düzenlenmiş ise de, dosya içindeki bilgi ve belgelerle davacının çalışmalarının işyerinde, ücreti ödenmek suretiyle, işverene bağımlı olarak gerçekleştiğinin kanıtlanmış ve uyuşmazlık konusu dönemde hizmet akdine tabi olarak çalıştırıldığının anlaşılmış olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.02.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 5510 sayılı Kanunun 23. maddesi " Sigortalı çalıştırmaya başlandığının süresi içinde sigortalı işe giriş bildirgesi ile Kuruma bildirilmemesi halinde, bildirgenin sonradan verildiği veya sigortalı çalıştırıldığının Kurumca tespit edildiği tarihten önce meydana gelen iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık halleri sonucu ilgililerin gelir ve ödenekleri Kurumca ödenir....
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle; mahkeme kararının gerekçe bölümündeki son paragrafın son cümlesi olan “5510 sayılı Yasanın 37/5. maddesine göre 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” sözcüklerin silinerek yerine, “506 sayılı Yasanın 99. maddesinin 2. fıkrasının "İş kazalarıyla meslek hastalıkları sigortasından kazanılan diğer haklar ile hastalık ve analık sigortalarından doğan haklar ise, hakkı doğuran olay tarihinden itibaren beş yıl içinde istenmezse düşer." hükmünü gereği davacının talebinin hak düşürücü süreye uğradığının anlaşılması nedeni ile, davanın reddinin gerektiği kanaati ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.” cümlesinin yazılarak kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazlı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 23.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yargılama giderlerinin ayrınıtlı dökümü yapılmadan, doğrudan yargılama giderine ilişkin toplam miktar belirtilerek karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. 5-Kişisel ilişki düzenlenirken, çocuğun yararının yanında, analık ve babalık duygusunun tatmin edilmesine ve geliştirilmesine özen gösterilmelidir. Tarafların ortak çocukları 2010 doğumlu ... ve 2013 doğumlu ...'in yaşları itibarıyla babalarının sevgi ve ilgisine de muhtaç olduğu dikkate alındığında, mahkemece çocuklar ile babaları arasında kurulan kişisel ilişki, babalık duygularını tatmin etmekten uzak ve yetersizdir. Bu nedenle, velayeti anneye bırakılan küçükler ile baba arasında yaz tatilinde uygun bir zaman dilimini de kapsayacak şekilde kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Ayrıca değişen koşullar, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişki düzenlemesi ileriki yıllarda her zaman yeniden istenebileceğinden ortak çocuk ile baba arasında kademeli bir şekilde ileri ki yıllardaki ilişkinin ne şekilde gerçekleştirileceğinin belirlenmesi de doğru olmamıştır. 5-Davacı kadının davası kabul edildiğine göre, davalı erkeğin bir davası bulunmamasına rağmen, davalı erkek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3., 4. ve 5. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.03.2018 (Prş.)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/04/2021 NUMARASI : 2021/42 2021/312 DAVA KONUSU : Analık Davası KARAR : Taraflar arasındaki nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davasında Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Adana 2. Aile Mahkemesi arasında meydana gelen olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı dava dilekçesinde özetle; Babaannesi olan Yusuf ve Güllü kızı Hamide'nin 10/05/1911 tarihinde evlenerek Yüreğir ilçesi, Cumhuriyet mah, Cilt: 8, Hane: 114 no da Süleyman Cız ile evli olduğunun tespiti ile çocukları Şerife, Fatma, Sabriye, Ali ve Abit Cız ile aile bağlarının kurulmasını, Hamide'nin 1968 yılında ölmüş olduğunun da tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Adana 3....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/04/2021 NUMARASI : 2021/42 2021/312 DAVA KONUSU : Analık Davası KARAR : Taraflar arasındaki nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davasında Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Adana 2. Aile Mahkemesi arasında meydana gelen olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı dava dilekçesinde özetle; Babaannesi olan Yusuf ve Güllü kızı Hamide'nin 10/05/1911 tarihinde evlenerek Yüreğir ilçesi, Cumhuriyet mah, Cilt: 8, Hane: 114 no da Süleyman Cız ile evli olduğunun tespiti ile çocukları Şerife, Fatma, Sabriye, Ali ve Abit Cız ile aile bağlarının kurulmasını, Hamide'nin 1968 yılında ölmüş olduğunun da tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Adana 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R Davacının yurt dışındaki hizmetlerinin eylemli çalışmaya mı dayandığı, ya da "Gebelik/Analık Koruması (.../...)" ve "çocuk yetiştirmeden dolayı zorunlu prim süreleri (... für ...)" gibi süreler nedeniyle mi sigorta kapsamına alındığı dosya içinde bulunan belgelerden açıkça anlaşılamadığından davacıya ait Alman Hizmet sürelerini ve bu sürelerin niteliğini gösteren hizmet belgesinin tercümesi ile birlikte temin edilip dosyaya eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08 /09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
tarihinden itibaren bir ay içinde ödemeleri şartı ile borçlandırılarak, borçlandırılan sürelerin sigortalılıklarına sayılacağı bildirilmiştir. 5510 sayılı Kanunun 41/1, a düzenlemesinde, "a" bendinin ilk kısmında yer verilen borçlanma imkanı, çalışırken ücretsiz doğum ya da analık izni kullanılan sürelere ilişkindir ki bu doğal olarak daha önce sigortalı olmayı gerektirir....