Bu kapsamda özel yasa niteliğindeki Analığın Korunmasına Dair Yasa ve ilgili özel yönetmeliklerde hamilelik/analık koruması sürelerinin, ödenmiş varsayılan prim süresi olarak kabul edildiği belirtilmektedir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında; dava dosyası içerisinde yer alan .... Sigorta Kurumuna ait sigorta hesabında, davacının 15.05.1992 tarihinden itibaren “.........(hamilelik/analık koruması)” ve “pflichtbeitragszeit für kindererziehung (çocuk eğitimi için zorunlu prim süresi)” sürelerinin bulunduğu belirtilmiş olup, bu sürenin yukarıda bahsedilen Uluslararası Ek Sözleşme hükmü kapsamında, uzun vadeli sigorta kollarından olan malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından .... Sigortası'na giriş niteliğinde bir sigortalılık girişi olması karşısında, söz konusu sürelerin çalışma süreleri olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
Hükmün, taraflar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 506 sayılı Kanunun Geçici 20. maddesinin (b) bendi "Bu personelin, iş kazalarıyla meslek hastalıkları, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm, eşlerinin analık, eş ve çocuklarının hastalık hallerinde, en az bu kanunda belirtilen yardımları sağlayacak," hükmünü içermekte olup davalı vakıf, mensupları yönünden zorunlu sosyal güvenlik kurumu niteliğindedir....
Hükmün, taraflar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.506 sayılı Kanunun Geçici 20. maddesinin (b) bendi "Bu personelin, iş kazalarıyla meslek hastalıkları, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm, eşlerinin analık, eş ve çocuklarının hastalık hallerinde, en az bu kanunda belirtilen yardımları sağlayacak," hükmünü içermekte olup davalı vakıf, mensupları yönünden zorunlu sosyal güvenlik kurumu niteliğindedir....
Hükmün, taraflar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 506 sayılı Kanunun Geçici 20. maddesinin (b) bendi "Bu personelin, iş kazalarıyla meslek hastalıkları, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm, eşlerinin analık, eş ve çocuklarının hastalık hallerinde, en az bu kanunda belirtilen yardımları sağlayacak," hükmünü içermekte olup davalı vakıf, mensupları yönünden zorunlu sosyal güvenlik kurumu niteliğindedir....
Hükmün, taraflar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.06 sayılı Kanunun Geçici 20. maddesinin (b) bendi "Bu personelin, iş kazalarıyla meslek hastalıkları, hastalık, analık,lullük, yaşlılık ve ölüm, eşlerinin analık, eş ve çocuklarının hastalık hallerinde, en az bu kanunda belirtilen yardımları sağlayacak," hükmünü içermekte olup davalı vakıf, mensupları yönünden zorunlu sosyal güvenlik kurumu niteliğindedir....
Bu kapsamda özel yasa niteliğindeki Analığın Korunmasına Dair Yasa ve ilgili özel yönetmeliklerde hamilelik/analık koruması sürelerinin, ödenmiş varsayılan prim süresi olarak kabul edildiği belirtilmektedir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında; dava dosyası içerisinde yer alan ... Kurumuna ait sigorta hesabında, davacının 09.06.1984 tarihinden itibaren “... (hamilelik/analık koruması)” ve “... für ... (çocuk eğitimi için zorunlu prim süresi)” sürelerinin bulunduğu belirtilmiş olup, bu sürelerin yukarıda bahsedilen Uluslararası Ek Sözleşme hükmü kapsamında, uzun vadeli sigorta kollarından olan malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından ...ı'na giriş niteliğinde bir sigortalılık girişi olması karşısında, söz konusu sürelerin uzun vadeli sigorta kallarına tabi olmadığı ve tahsis talebi yönünden yaş şartının gerçekleşmediği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmesi, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
döneminin başlangıç olduğunu, analık döneminin borçlanmaya esas ve giderek sigorta başlangıcına esas sürelerden olduğunun kabul edildiğini, belirtilen nedenlerle 15.05.1992 tarihinin sigorta başlangıcı sayılması yeterli görülmez ise bu kez yurt dışı analık sigorta başlangıcı olan 18.05.1992 tarihinin Türkiye sigorta başlangıcı sayılması gerektiğini, bu nedenle 01.08.2019 tarihinden sonra eklenen son fıkranın emsal alınmayacağını belirterek müvekkilinin sigorta başlangıcının 15.05.1992 (veya analık sigorta başlangıcına göre 18.05.1992) olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesİ Dava, davacıya analık işgöremezlik ödeneği ödenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 09.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Üstsoy altsoy babalık analık yada eşe eziyet yapma HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, katılan Manisa Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü vekili ve Cumhuriyet Savcısının alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması gerektiğine, sanık müdafinin ise cezalandırmaya yeter delil bulunmadığına yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 14.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Tarihi : 02.11.2015 Dava, analık geçici iş göremezlik ödeneğinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde kısmen konusuz kalan dava hakkında karar verlmesine yer olmadığına, kısmen reddine karar verilmiştir. Hükmün, davalı .... avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....