WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davacının ziynet eşyasına yönelik talebinin kısmen kabulü ile; "5 adet 22 ayar altın burma bilezik, 1 adet 14 ayar altın alyans yüzük, 3- 1 adet 14 ayar altın kolye, 1 adet 14 ayar altın künye ,1 adet 14 ayar altın tektaş yüzük, 1 adet 14 ayar altın küpe, 1 adet saat, 1 adet 14 ayar altın bilezik, 1 adet 18 ayar altın burgulu zincir, 2 adet 22 ayar altın kalın bilezik, 4 adet 22 ayar Osmanlı altını tam, 6 adet 22 ayar Çeyrek altın olmak üzere toplam değeri 51.450,00 TL olan ziynet eşyalarının aynen davacıya iadesine, bedele ilişkin talep bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

muvazaalı olarak davalının kardeşi üzerine geçirildiğini ileri sürerek, ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde ifa tarihindeki değerinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, harca esas değeri 10.000,00 TL olarak göstermiş, mahkemece ziynet eşyalarının neler olduğunun somutlaştırılmasının istenmesi üzerine ibraz ettiği 22/03/2021 tarihli dilekçe ile ziynet eşyalarının cins ve nevinin 9 adet yarım altın, 71 adet çeyrek altın, 14 adet tam altın, 12 adet 11 gramlık 22 ayar bilezik olduğunu belirtmiştir....

Davalı vekili, dava konusu alacak miktarının sözleşmeden kaynaklanan para alacağı olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur. Çorum 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/568 esas no ile açılan ve iş bu dava dosyası ile birleşen itirazın iptali davasında davacı vekili, genel kredi sözleşmesine dayalı girişilen icra takibine vaki itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Birleşen davanın davalısı davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    Mahkemece, "Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/3- 1040 Esas ve 2020/240 Karar sayılı içtihatı göz önüne alınarak, düğün sırasında takılan kadına özgü ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça ve aksi ispatlanmadıkça kadına bağışlanmış sayılacağı ve artık kadının kişisel malı niteliğini kazanacağı " gerekçesiyle kadına takılan ziynetlerin kadına verilmesine hükmedildiği görülmüş olup erkeğe takılan takıların ise, erkeğe hediye edilmiş olacağı ve erkeğin kişisel malı olacağı, bunun aksinin kadın tarafından ispatlanması gerektiği, bu ispatın yapılmadığı, bu nedenle davacı kadının, erkeğe takılan takıların kendisine ait olduğu yönündeki istinaf talebinin reddi gerektiği, mahkemece hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre kadına takıldığı tespit edilen ziynetlerin kadına iadesinin aksi takdirde bedelinin iadesine karar verilmesinin doğru olduğu görülmüştür....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacının dava dilekçesinde, mehir olarak vadedilen 125 gram altın ile düğünde takılan 5 adet bilezik, 1 adet alyans, 1 adet künye, 1 adet tektaş yüzük, 1 adet saat ve 1 adet çeyrek altın talep ettiği, İlk Derece Mahkemesi tarafından mehir olan vadedildiği iddia edilen 125 gram altın yönünden davalının bağışlamadan rücu definde bulunduğundan bahisle boşanma ilamının kesinleşmesi bekleneceğinden tefrik kararı verildiği görülmüştür. Davalının bağışlamadan rücu defi, dava edilen bütün alacak kalemlerini kapsar mahiyette olmasına rağmen sadece mehir olarak vadedildiği iddia edilen 125 gram altın yönünden bağışlamadan rücu definin değerlendirilmek üzere tefrik kararı verilmesi hatalı olmuştur. Zira davalı ve ailesinin düğünde davacıya taktığı ziynet eşyaları yönünden de davalının bağıştan rücu hakkı vardır....

    Bu durumda, davalının 28.09.2003 tarihinde ödemesi gereken 10.596,90 TL'yi ödemediği ve bu suretle temerrüte düştüğü kabul edilip 28.09.2003 tarihinde bu parayla kaç gram altın alabileceği; bilahare ise bu parayı tahsil ettiği 30.05.2011 tarihinde kaç gram altın alabileceği bulunarak aradaki altın farkı miktarı esas alınarak Türk Lirası zararının belirlenmesi; bu zarar tutarından icrada tahsil ettiği 23.715,57 TL faiz getirisinin düşülerek ne zararın tespiti, ancak, bulunan bu miktardan da Dairemizin yerleşmiş kararları 19.06.2015 gün ve 2015/2100 E. 2015/8550; 29.11.2004 gün ve 2004/2420 E. 2004/11645 K. gereğince ülkede gerçekleşen enflasyondan herkesin etkilenebileceği gözetilerek BK'nın 42-43. maddeleri gereğince makul miktarda hakkaniyet indirimine gidilerek hüküm kurulması gerekirken temerrüt tarihinin 28.09.2001 olarak kabul edilmesi ve takdiri indirim nedeninin gözönüne alınmaması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir." gerekçesi ile mahkememiz kararının bozulduğu ve dosyanın...

      Bu durumda, davalının 28.09.2003 tarihinde ödemesi gereken 10.596,90 TL'yi ödemediği ve bu suretle temerrüte düştüğü kabul edilip 28.09.2003 tarihinde bu parayla kaç gram altın alabileceği; bilahare ise bu parayı tahsil ettiği 30.05.2011 tarihinde kaç gram altın alabileceği bulunarak aradaki altın farkı miktarı esas alınarak Türk Lirası zararının belirlenmesi; bu zarar tutarından icrada tahsil ettiği 23.715,57 TL faiz getirisinin düşülerek ne zararın tespiti, ancak, bulunan bu miktardan da Dairemizin yerleşmiş kararları 19.06.2015 gün ve 2015/2100 E. 2015/8550; 29.11.2004 gün ve 2004/2420 E. 2004/11645 K. gereğince ülkede gerçekleşen enflasyondan herkesin etkilenebileceği gözetilerek BK'nın 42-43. maddeleri gereğince makul miktarda hakkaniyet indirimine gidilerek hüküm kurulması gerekirken temerrüt tarihinin 28.09.2001 olarak kabul edilmesi ve takdiri indirim nedeninin gözönüne alınmaması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir." gerekçesi ile mahkememiz kararının bozulduğu ve dosyanın...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına-kısmen onanmasına dair Dairemizin 16.01.2014 gün ve 18390-583 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde,.......

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1469 KARAR NO : 2022/926 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KIZILTEPE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/11/2021 NUMARASI : 2021/34 ESAS, 2021/425 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet Alacağı KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, Dairemizin 30/09/2022 tarih 2022/83 Esas ve 2022/805 Karar sayılı dosyasından ziynet alacağına yönelik istinaf talebi HMK'nın 167 ve 360. maddesi gereğince tefrik edilerek Dairemizin 2022/1469 Esas sayılı dosyasına kaydı yapılmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; tarafların boşanmalarına, velayetinin müvekkiline verilmesini, 750,00 TL tedbir ve yoksulluk, 750,00'şer TL tedbir ve iştirak nafakasına, faiziyle 100.000,00 TL maddi, 400.000,00 TL manevi tazminata, ziynetlerin aynen iadesini olmadığı takdirde 160.000,00 TL’nin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK'nın 157/1, 51, 52/2-4, 63 maddeleri uyarınca 1 yıl erteli hapis ve 10.000 TL adli para cezası Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın elinde altın olduğunu, bozdurmak istediğini söyleyerek katılanla irtibata geçtiği, sanıktan aldığı bir adet numune altının gerçek olduğunu öğrenen katılanın 200 adet altın getirmesi karşılığında sanığa 10.000 TL verdiği, sanığın parayı açık kimlik bilgileri tespit edilememesi nedeniyle hakkındaki dosya tefrik edilen ve sanıkla birlikte hareket eden kişiye verdiği, bu kişinin altınları getirmek üzere ayrıldığı, bir süre sonra sanığın da katılanın yanından koşarak uzaklaşmaya çalıştığı sırada yakalanarak kolluk kuvvetine teslim edildiği anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir....

            UYAP Entegrasyonu