Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP : Davalı sigorta vekili Mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; Uyuşmazlığa konu talebin niteliği ve yargıtay içtihatları gözetildiğinde, huzurdaki uyuşmazlığın belirsiz alacak olarak nitelendirilmesi usul hukukuna aykırı olduğunu, somut olayda dava kapsamında dosyaya sunulan bilgi ve belgeler dahilinde dava değerinin belirli hale getirildiğini, bu nedenle davanın belirsiz alacak olarak ikame edilmesinde hukuki yarar olmadığını, davacı yanın sigorta şirketine yaptığı başvuruda sunmuş olduğu bilgi ve belgeler dikkate alındığında, başvurucunun talep ettiği tazminat miktarını bilebilecek, belirleyebilecek veya ispat edebilecek durumda olduğunu, bilindiği üzere hukuki menfaat dava şartlarından olup, müracaatçının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararı bulunmadığından başvurusunun reddi gerektiğini, kaldı ki başvurucu tarafından dosya kapsamında sunulan ve ücretinin tazminini talep edilen ekspertiz raporunda da tazminat miktarı belirlenmiş ve iddia olunan zarar tespit edildiğini...

    A.Ş, ... ve ... Ltd. Şti' den müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı müvekkillere verilmesine, davacı ... için hükmedilen mancvi tazminat için kaza tarihi olan | 1.05.2017 tarihinden karar tarihi olan 02.06.2021 tarihine kadar işlemiş yasal İaiz 5.485,07 TL , ... için hükmedilen manevi tazminat için kaza larihi olan 11.05.2017 tarihinden karar larihi olan 02.06.2021 tarihine kadar işlemiş yasal faiz 5.485,07 - TL olmak üzere toplamda 10,970,14 - TL' nin davalılar .... ve ...Taah. ve Tİc. Ltd. Şti den müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacı milvekkillere verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davacı, dava dilekçesinde 1.900,00 TL değer göstermek ve bu değer üzerinden peşin harç yatırmak suretiyle Belirsiz Alacak Davası açmış, Dava ikamesinden sonra davalı ... şirketince davacıya 15.11.2011 tarihinde 2.640,00 TL tazminat ödenmiş, Düzenlenen bilirkişi raporunda sigorta ödemesinin mahsubundan sonra davacı alacağının 465,57 TL olduğu mütalaa edilmiş, Mahkemece bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle hüküm tesis edilmiştir. 6100 sayılı HMK 107/1.maddesinde Belirsiz Alacak Davası açılabilmesi, davacının dava tarihinde alacak miktarının tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu haller için öngörülmüştür. Olayda, davacı aracındaki hasar, değer kaybı ve araç yoksunluğu zararının tazmini talep edilmiş olup davacı alacağı dava tarihi itibariyle tam ve kesin olarak belirlenebilir niteliktedir. Bu halde belirsiz alacak davasının koşulları somut uyuşmazlıkta bulunmamaktadır....

        davalı olarak gösterdiklerini, Müvekkilinin işbu kazada yaralanması neticesinde gerek geçici ve gerekse sürekli iş gücü kaybına uğradığını, Bu sebeple davalılardan maddi ve manevi tazminat talep ettiklerini, belirsiz alacak davası olarak maddi tazminat taleplerinin şimdilik dava değeri olarak 200,00 TL olarak bildirdiklerini, ayrıca Mezkür kaza nedeniyle müvekkilinin acı ve elem çekip sakat kalması nedeniyle 20.000,00 TL manevi tazminatın Sigorta T7 haricindeki davalılardan alınarak müvekkiline verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır....

        Tazminat matrahını takip konusu alacak miktarı ile haczedilen mal değerinden hangisi az ise o değer oluşturmaktadır.Somut olayda alacak miktarı 4.373.00 YTL hacizli mal değeri 4.500.00YTL olup takip konusu alacak miktarı daha düşük olduğundan bu miktarın esas alınması gerekirken hacizli malın değerinin esas alınması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın H.U.M.K’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1.bendindeki "1800YTL" rakamının silinerek yerine "1.749YTL" rakam ve sözcüklerinin yazılmasına hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 22.9.2008 oybirliğiyle karar verildi....

          Esasen yukarıda açıklandığı üzere, cevap ve cevaba cevap dilekçelerinin içeriğinden davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığına dair davacı iradesinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde ortaya konulduğu anlaşılmaktadır. Davacının denkleştirme alacağının ve rekabet yasağına dayalı tazminat talebinin miktarı, ancak bilirkişi incelemesi sonucunda belirlenebilecek nitelikte olup somut olayda belirsiz alacak davasının yasal koşulları da mevcuttur. Bu açıklamalar ışığında dava belirsiz alacak davası niteliğinde olmasına rağmen ilk derece mahkemesince kısmi dava olarak kabul edilip buna göre hak düşürücü süre ve zamanaşımı konularının karara bağlanması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Belirsiz alacak davası açılmasının hukuki sonuçları dikkate alınarak bu konuların karara bağlanması gerekir....

            . - K A R A R - Mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda “Talebin kısmen kabulü ile 879 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacak 879 TL üzerinden %40 oranında tazminat takdirine, fazlaya ilişkin talebin reddine” denildiği halde gerekçeli kararda “Davanın kısmen kabulüne, ... 12.İcra Müdürlüğünün 2009/6118 esas sayılı dosyasına davalı tarafından 879,44 TL asıl alacağa yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacak 879,44 TL üzerinden %40 oranında davacı lehine tazminat takdirine, reddedilen 3362 TL üzerinden %40 oranında davalı lehine tazminat takdirine, davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine” denilerek reddedilen miktar üzerinden davalı lehine tazminata hükmedilerek, kısa kararla çelişkiye düşülmüştür....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 30/09/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi, manevi tazminat ve alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; tüm davalılar yönünden maddi ve manevi tazminat isteminin reddine, davalı ... yönünden tüm istemlerin husumetten reddine, davalı ... yönünden alacak davasının kısmen kabulüne ve çek iadesine ilişkin davanın kabulüne, davalı ... yönünden alacak davasının kısmen kabulüne, davalılar ... Ticaret-... yönünden açılan tüm davaların reddine dair verilen 15/07/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, maddi, manevi tazminat ve alacak istemlerine ilişkindir....

                SONUÇ: Hüküm fıkrasında yer alan "a-Kıdem tazminat alacak bedeli olarak, brüt 8.458,67 TL nin, 31/05/2013 tarihinden itibaren, en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte, davalıdan alınıp davacıya verilmesine, b-İhbar tazminat alacak bedeli olarak brüt 3.091,14 TL nin, 100,00 TL sinin 31/01/2014 tarihinden itibaren, geriye kalanın 22/06/2015 tarihinden itibaren ,yürütülecek yasal faizi ile birlikte, davalıdan alınıp davacıya verilmesine, c-Yıllık ücretli izin alacak bedeli olarak, net 2.538,20 TL olarak tespiti ile taleple bağlı olarak toplam 3.058,00 TL nin, 100,00 TL sinin 31/01/2014 tarihinden itibaren, geriye kalanın 22/06/2015 tarihinden itibaren ,yürütülecek yasal faizi ile birlikte, davalıdan alınıp davacıya verilmesine,’' rakam ve sözcüklerin çıkartılarak, yerine “a-Kıdem tazminat alacak bedeli olarak, brüt 8.458,67 TL nin, 31/05/2013 tarihinden itibaren, en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine...

                  Mahkemece, toplanan delillere göre, Asıl davada; davanın kısmen kabulüyle 17.980,78 TL asıl alacak ve 273,60 TL işlemiş faiz yönünden itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağa takipten itibaren yasal faiz işletilmesine, asıl alacağın % 40'ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, Birleştirilen 2009/652 Esas sayılı davada; davacı ...'ın davalı sigorta şirketi hakkındaki bakiye maddi tazminat talebinin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, davacı ...'ın davalı ... hakkındaki maddi tazminat talebinin asıl davada hükmedilen 17.980,78 TL yönünden ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla kısmen kabulüne, davacılar ... ve ...'nın maddi tazminat taleplerinin feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat taleplerinin davacı ... için 10.000,00 TL, davacılar ... ve ... için 8.000,00'er TL yönünden kısmen kabulüne, Birleştirilen 2010/850 Esas sayılı davada; davacı ...'...

                    UYAP Entegrasyonu