Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Otomotiv A.Ş. vekili ise; ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını belirterek zamanaşımı definde bulunmuş ve araçta ayıp bulunmadığını, mahkemece aksi kanatte olunsa bile bunun ancak BK 202/2. fıkrasında düzenlenmiş semenin tenzilini gerektirebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil, Tapu İptali Ve Tescil Veya Tazminat Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davacı-karşı davalının elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talepleri hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı-karşı davacının tapu iptali talebi hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı-karşı davacının semenin iadesi yönündeki davasının reddine karar verilmiş olup, hükmün davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

      Davalı, semenin belirli bir hizmet veya emek şeklinde de olabileceğini, mirasçılardan mal kaçırma amacıyla hareket edilmediğini bildirip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, işlemin daanışıklı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 3.341,25 .-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 13.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

        İcra Müdürlüğü) 2012/13611 dosyasına yapmış oldukları itirazların iptaline, takibin devamına, davalıların itirazı haksız bulunduğundan takipteki asıl alacak miktarı olan 4.849,00-TL'nin takdiren %20 oranında belirlenecek (969,80-TL) icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ...vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava; işyeri sigorta sözleşmesi nedeniyle rücuen alacak istemine ilişkindir....

          Bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 27/09/2020 tarihli ek bilirkişi kurulu raporunda; devre başı ödemeli belirli süreli rant tekniği ile yapılan hesaplama sonucunda; bakanlık bildirimi brüt gelirin 2.926,94-TL olacağı varsayımı ile; müterafik kusur tenzili yapıldıktan sonra dul eşin destek zararının 197.240,66 TL, çocuk Birgül’ün destek zararının 555,58TL, dava dışı babanın destek zararının 35.960,41-TL olacağı, sendika bildirimi brüt gelirin 5.665,05 TL olacağı varsayımı ile; müterafik kusur tenzili yapıldıktan sonra dul eşin destek zararının 279.787,55TL, çocuk Birgül’ün destek zararının 1.034,20TL, dava dışı babanın destek zararının 66.939,58TL olacağı, asgari ücret geliri varsayımı ile; müterafik kusur tenzili yapıldıktan sonra dul eşin destek zararının 162.594,01 TL, çocuk Birgül’ün destek zararının 354,69 TL, dava dışı babanın destek zararının 22.957,81TL olacağı, söz konusu zararın tazmininden 16 AK ... plaka sayılı aracın maliki ......

            İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama doğrultusunda, davalının ticari defterlerinde bir kısım faturaların kayıtlı olmadığı, davacının istifa dilekçe tarihi 21.10.2014 tarihine kadar davalıya taşıma hizmeti verdiğinin kabulü gerektiğinden, bu faturalardan dolayı alacaklı olduğu, davalının ödemeleri ve mazot bedelinin tenzili sonucunda, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 11.951,45 TL alacaklı olduğu, takip öncesi temerrüd oluşmadığından işlemiş faizin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının itirazının 11.951,45 TL asıl alacak üzerinden iptali ile asıl alacağa takipten itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

              Mahkemece; hükme esas alınan 28.10.2013 tarihli heyet raporunda; her bir dairde oluşan hasardan, sigorta bedelinin %2'si oranında ayrı yarı muafiyet tenzili yapılmıştır. Ancak; hükme esas alınan 28.10.2013 taraihli raporda, davacının yaptırdığı 28.02.2012 tarihli eksper raporunda belirlenen hasar rakamları baz alınmış olup, bu baz alınan rakamlar ekpertiz raporunda zaten her bir daire için ayrı ayrı sigorta bedelinin %2'si oranında muafiyet tenzili yapılarak bulunmuş olduğundan; ikinci kez her bir daire için ayrı ayrı muafiyet tenzili yapılarak hazırlanan 28.10.2013 tarihli heyet raporuna göre karar verilmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü hükmün BOZULMASINA, 587 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi gereğince davalı ......

                Mahkemece, ödeme emrinin iptali nedeniyle itirazın iptali davası dinlenemeyeceği halde, usul ekonomisi gözetildiğinde itirazın iptali davasının genel hükümlere göre alacak davası olarak yargılamaya devam olunduğu, davacının davalıya beş fatura karşılığı 18.542.28 YTL tutarında mal verdiği, davalının ise 7.500.00 YTL ödeme yaptığı, 11.042.28 YTL alacak kaldığı, ancak ıslah dilekçesinde 4.231.48 YTL tutarlı faturadan doğan alacağın davaya konu edilmediği, böylelikle dört fatura bedelinden davalı ödemesinin tenzili gerektiği, davacının ıslah dilekçesinde faiz talebinde de bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 6.810.00 YTL’nin davalıdan alınıp, davacıya ödenmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatiften istifasının yönetim kurulunun 10.01.2005 tarihli kararıyla kabul edildiğini ileri sürerek, müvekkilinin kooperatife giriş tarihinden itibaren ödemiş olduğu 15.620,00 TL'nin 2005 yılı bilançosunun kesinleştiği tarihten itibaren yasal faizi birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının talep hakkının zamanaşımına uğradığını, davacının 2001 tarihine kadar yükümlülüklerini yerine getirdiğini, belirtilen miktarda alacaklı olduğu varsayılsa bile bu miktardan ortak masrafların tenzili gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

                    Taraflar arasında meydana gelen hırsızlık olayının poliçe limitleri kapsamında 2 ayrı hırsızlık olup olmadığı, her bir hırsızlık eylemi nedeniyle % 10 tenzili muafiyet uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bir uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı yan söz konusu hırsızlığın tek bir hırsızlık olduğunu bu nedenle %10 tenzili muafiyetin bir kez uygulanması gerektiğini iddia etmektedir. Davalı yan ise söz konusu zarara sebebiyet veren hırsızlığın iki ayrı hırsızlık olduğunu ve bu nedenle her bir hırsızlık bakımından %10 tenzili muafiyetin uygulanması gerektiğini savunmaktadır. Safahatta alınan 4 bilirkişi raporunda da dava konusu olan hırsızlık olayının 05/06/2019 tarihinde meydana gelen ve tek hırsızlık olayı olduğu tespit edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu