Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 2018/4848 Esas 2018/14147 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi ile eşlerin birinin ölümü sebebiyle sona ermesinin hukuki sonuçlarının farklı olduğu, zira evliliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eş mirasçı konumunda olup diğer durumlarda ise eşler birbirine mirasçı olamayacağı, evliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eşin miras hakları devam etmekle, ayrıca TMK nun 240 ve 652.maddesinde aile konutuyla ilgili kendisine tanınan yasal hakları bulunmaktadır. Sağ kalan eşin bu düzenlemelerde yer alan haklarını diğer mirasçılara karşı kullanabilmesi için ayrı bir dava açması zorunluluğu olmayabilir. Sağ kalan eş ve diğer mirasçılar dava açılmadan yasal düzenlemeye uygun şekilde mirası taksim edebilir. Rızaya dayalı miras taksimi olmaz ise sağ kalan eş haklarını kullanmak için her zaman diğer mirasçılara karşı ayrı bir dava da açabilir....

Hukuk Dairesinin 2018/4848 Esas 2018/14147 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi ile eşlerin birinin ölümü sebebiyle sona ermesinin hukuki sonuçlarının farklı olduğu, zira evliliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eş mirasçı konumunda olup diğer durumlarda ise eşler birbirine mirasçı olamayacağı, evliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eşin miras hakları devam etmekle, ayrıca TMK nun 240 ve 652.maddesinde aile konutuyla ilgili kendisine tanınan yasal hakları bulunmaktadır. Sağ kalan eşin bu düzenlemelerde yer alan haklarını diğer mirasçılara karşı kullanabilmesi için ayrı bir dava açması zorunluluğu olmayabilir. Sağ kalan eş ve diğer mirasçılar dava açılmadan yasal düzenlemeye uygun şekilde mirası taksim edebilir. Rızaya dayalı miras taksimi olmaz ise sağ kalan eş haklarını kullanmak için her zaman diğer mirasçılara karşı ayrı bir dava da açabilir....

Bilindiği üzere; TMK'nın 611/1 maddesine göre "Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer." aynı Kanun'un 608/son maddesine göre "Ret sonucunda miras daha önce mirasçı olmayanlara geçerse; bunlar için ret süresi, önceki mirasçılar tarafından mirasın reddedildiğini öğrendikleri tarihten işlemeye başlar." TMK'nın 613. maddesi gereğince, altsoyun tamamının mirası reddetmesi durumunda, bunların payı sağ kalan eşe geçer. Aynı kanunun 612. Maddesi gereğince, "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir." Mahkemece davacı T2 mirası reddine ilişkin davasının araştırılıp, açılmış bir dava varsa dava dosyası dosya arasına alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetli olmamıştır....

Aile Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. ... Aile Mahkemesi tarafından ise küçüğün ve babasının .../... ilçesi nüfusuna kayıtlı olduğu, babasının ölümünden sonra küçüğün annesi ... ile birlikte yaşadığı, ...'nun ise yerleşim yerinin "... Mah. ... ... Küme Evleri ... Blok No:... .../..." olduğu, ... Aile Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı vermiştir. Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4/1. maddesinde “Ana ve babadan birinin ölümü halinde nüfus memuru veya evliliğin mahkeme kararı ile sona ermesi halinde kararı veren mahkeme, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri aile mahkemesine, yoksa Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun belirlediği mahkemeye durumu derhal bildirir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Çocuk mallarının korunmasına ilişkin olarak açılan davada ....Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) ve ....Aile Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -KARAR- Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 352. ve devamı maddeleri uyarınca açılan çocuk mallarının korunması istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 21. maddesine göre velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri ana ve babanın ortak yerleşim yeri olduğu gibi Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4. maddesi uyarınca sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri mahkemesi etkilidir.. Somut olayda mallarının korunması istenen çocuk ...'un babası ...'un vefatı sonucu, velayeti kullanan anne ...'...

      Aile Mahkemesi ve Susuz Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R – Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 352. ve devamı maddeleri uyarınca açılan çocuk mallarının korunması istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 21. maddesine göre velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri ana ve babanın ortak yerleşim yeri olduğu gibi Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4. maddesi uyarınca sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. Somut olayda mallarının korunması istenen çocuk ...’un babası ...’un vefatı sonucu, velayeti kullanan anne ...’un yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olacağı hususu kuşkusuzdur. Dosya kapsamındaki, güncel adrese dayalı nüfus kaydındaki adrese göre sağ kalan eş ( veli ) ...’un yerleşim yerinin "......

        Anılan maddelerle eşlere tanına istihkak davaları nitelik itibariyle 743 sayılı TKM.nin 618 ve 4721 sayılı TMK.nun 683. maddesinde ifadesini bulan mülkiyet hakkına dayalı istihkak davaları olduğundan duraksamamak gerekir. Mal ortaklığı rejiminde yasal kural, yarı yarıya paylaşım olmakla birlikte bunun yerine sözleşmeyle başka bir paylaşım yöntemini de kabul edebilirler. Ölüm halinde tasfiye yapılırken kural olarak, ortaklık malların yarısı sağ eşe, kalan yarısı da sağ kalan eşin miras hakkı saklı kalmak üzere ölenin mirasçılarına geçer. (743 TKM m. 221, 222, TMK. m.276) ÖZELLİK TAŞIYAN SÖZLEŞMENİN 8 VE 6. MADDELERİNİN NİTELENDİRİLMESİ: Saptanan bu somut ve hukuki olgular karşısında sözleşmenin 8. maddesi somut olayda uygulama alanı bulmakta ve tasfiyenin 743 sayılı TKM.nin 211 ve devamı maddeleri gereğince çözüme kavuşturulması esastır. Bu konuda bir duraksama söz konusu değildir. Kural olarak, sözleşmenin tüm hükümlerinin bir bütün olarak ve birlikte değerlendirilmesi gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava konusu 971 ada 2 parsel sayılı taşınmazda ölen eşi ile birlikte 25 yıl oturduklarını belirterek, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti ile Türk Medeni Kanununun 652. maddesi gereğince taşınmazda kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını talep ve dava etmiş, mahkemece; davacının taşınmazın aile konutu olduğu yönündeki talebi ile ilgili bir hüküm kurulmaksızın, taşınmaz üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürüldüğü ve tereke üzerindeki ortaklığın sona erdiği, özgüleme talebinin ancak terekenin paylaşımından önce istenebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Başvurma harcı dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsar....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava, TMK 240 maddesinden kaynaklanan katılma alacağına mahsuben aile konutunun özgülenmesine ilişkin olup, sulh hukuk mahkemesinde açılmıştır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelirinin işbölümünü düzenleyen 09.02.2018 tarihli ve 2018/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay ( 8. ) Hukuk dairesine ait bulunmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliğine göre dosyanın maddi hata sonucu Dairemize gönderildiği anlaşıldığından yeniden inceleme ve değerlendirme yapmak üzere görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 10.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Mahkeme, belirleyeceği süre içinde, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşten çocuğun varsa, mal varlığının dökümünü gösteren bir defter vermesini ve bu mal varlığında veya yapılan yatırımlarda gerçekleşecek önemli değişiklikleri de bildirmesini ister.” hükmüne yer verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 336/3. maddesine göre "Velâyet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir." 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 6/2-c maddesi ile aile mahkemesinin "Çocuk mallarının yönetimi ve korunmasına ilişkin önlemleri almaya karar verebilir." hükmüne yer verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu