Adi ortaklığı'nın" bir ortağı olduğu ileri sürülmüş ve müvekkiline takip yöneltildiğini, ancak dosyaya herhangi bir adi ortaklık sözleşmesi sunulmadığını, adi ortaklığın kim tarafından temsil edildiğinin gösterilmediğini, adi ortaklık adına kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisine sahip ortağın kim olduğu yönünde alacaklı tarafından sunulmuş bir belgenin mevcut olmadığını, ayrıca adi ortaklığın ortaklarının senette tamamının imzasının bulunması gerektiğini belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir....
Noterliği'nin .... numarasıyla onaylanan 23/06/2021 tarihli sözleşmeyle belirlendiğini, 23/06/2021 tarihli sözleşmede iş ortaklığını 3. kişiler nezdinde münferit imza ile temsil yetkisi pilot ortak ...... hafriyat ltd. şti vekili ...'a verildiğini, davalının kötü niyetli olarak hareket ederek iş ortaklığını zarara uğrattığını, yargılama sürecinde temsilcinin kötü niyetli olduğu ve iş ortaklığının temsili için kendisine verilen yetkiyi kullanarak haksız kazanç sağlama niyetiyle hareket ettiği açıkça anlaşılacağını beyan ederek "...... Hafriyat - ... iş ortaklığı" adi ortaklığının temsil faaliyetini yürüten ... TC nolu ...'ın adi ortaklığı temsil yetkisinin kısıtlanmasına, Adi ortaklığın 3. Kişiler nezdinde temsili için ortaklara müşterek imza ile temsil yetkisi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, safahatta sunduğu 26.12.2022 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir....
ait 6 adet fatura gerekçe gösterilmiş ise de bahsi geçen faturalardaki mallarla müvekkili şirketin bahsi geçen mal veya hizmet alımı ile ilgisinin olmadığını ve adi ortaklık sözleşmesinde diğer ortağa verilen temsil ve borçlanma yetkisinin söz konusu olmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
farklı tarihlere ait 6 adet fatura gerekçe gösterilmiş ise de bahsi geçen faturalardaki mallarla müvekkili şirketin bahsi geçen mal veya hizmet alımı ile ilgisinin olmadığını ve adi ortaklık sözleşmesinde diğer ortağa verilen temsil ve borçlanma yetkisinin söz konusu olmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Bu durumda 213 sayılı Yasanın yukarıda açıklanan fatura tanımı ve adi ortaklıkta hisse devir işleminin gerçek bir katma değer yaratmadığı dikkate alındığında, bu işlemin fatura düzenlenmesini gerektiren bir işlem olmadığı sonucuna ulaşıldığından, kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması gerekirken, sözkonusu cezayı kısmen onayan mahkeme kararında yasal isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, vergi dairesi müdürlüğü temyiz isteminin reddine, yükümlü temyiz isteminin kabulüyle ... Vergi Mahkemesinin ... gün ve E: ..., K: ... sayılı kararının bozulmasına 14.9.1999 gününde oybirliği ile karar verildi....
Somut olayda, borçlu takibe itirazında; diğer borçlu ile aralarında adi ortaklık sözleşmesi bulunduğunu ve bu ortaklıkta %1 hisseye sahip olduğunu, dolayısıyla borçtan sorumluluğunun da sahip olduğu hisse kadar olduğunu, %1 hisseye karşılık gelen borç tutarı 1.050-TL‘nı icra dosyasına yatırdığını ve bakiye borçtan sorumlu olmadığını belirtmiştir. Borçlunun icra dairesine verdiği itiraz dilekçesine (borcun ödendiğinin) ileri sürüldüğü görülmektedir. Borçlu, borç doğuran hukuki ilişkiyi kabul edip itirazını "ödeme olgusuna" dayandırdığına göre, diğer borçlu ile aralarındaki adi ortaklık sözleşmesi sebebiyle oluşan sorumluluk ilişkisi iç mesele olup genel mahkemelerde değerlendirilebileceğinden, itirazın kaldırılması isteminin icra mahkemesinde incelenmesi sırasında, alacaklının artık İİK'nın 68/1.maddesinde belirtilen bir belgesinin mevcut olup olmadığı üzerinde durulmasına gerek ve yer yoktur....
Bu nedenle taraflar arasındaki ilişki geçerli bir adi ortaklık olarak kabul edilmelidir. Yukarıdaki tespitler ışığında davalı--------- adi ortaklık sözleşmesinde gerekse sonradan yapılan adi ortaklık sözleşmesine ek tadil sözleşmesinde pilot ortak olarak adlandırılarak hüküm altına alınmasının ortaklığın yönetim ve temsiline ilişkin önemli sonuçları vardır. Bilindiği üzere, adi ortaklığın tüzel kişiliği yoktur. Bu nedenle temelinde en az iki kişinin taraf olduğu bir sözleşme ile kurulabilen bir kişi birliği olan adi ortaklıkta “organ” kavramından söz edilemeyecektir. Ancak yine de yapının da yönetim ve temsilinin de organize edilmesi, bu nedenle adi ortaklıkta da bir karar mekanizması oluşturulması gereklidir. Bu bakımdan kanunda adi ortaklığın da yönetim ve temsiline ilişkin çeşitli hükümler bulunmaktadır. Adi ortaklıkta yönetim tabirinin iki yönü bulunmaktadır. Bunlardan biri iç ilişki diğeri ise dış ilişkidir....
Davalı vekili istinaf sebepleri olarak; Davacının davalı şirketinde ortağı olduğu adi ortaklıkta çalıştığını, SGK kayıtlarından davacının işvereninin Pekintaş Yapı San.şirketi ..-Pekerler inş... Adi ortaklığı olduğunu,her iki şirkete karşı da davanın açılması gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece dosyaya toplanan deliller incelenmiştir. Gerekçe; HMK'nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık halleri dışında taraflarca ileriye sürülmemiş sebepler inceleme konusu yapılamayacağından davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davalı vekili davacının davalı şirketinde ortağı olduğu adi ortaklıkta çalıştığını, SGK kayıtlarından davacının işvereninin Pekintaş Yapı San.şirketi ..-Pekerler inş... Adi ortaklığı olduğunu,her iki şirkete karşı da davanın açılması gerektiğini ileri sürmüştür....
Şti, haczedilen malların adi ortaklığa ait olduğunu ileri sürmüştür. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 622-623. maddeleri gereğince adi ortaklıkta her ortak, şirketin kârına iştirak hakkına sahip olduğundan ortağın kişisel alacaklıları, borçlu ortağın şirketteki kâr payını haczettirebilirler. Ayrıca, aynı Kanunun 638. maddesine göre, adi ortaklığın tasfiye edilmesi halinde borçluya isabet edecek tasfiye payının da haczi mümkün bulunmaktadır. Bir diğer anlatımla, bir ortağın şahsi alacaklıları haklarını ancak, o şerikin tasfiye payı üzerinde kullanabilirler. Ne var ki şirket sözleşmesinde bu kuralın aksi de kararlaştırılabilir. Açıklanan bu hükümlere aykırı olarak adi ortaklığın malları üzerine haciz konulması halinde bu husus, ortaklardan her biri tarafından şikayet konusu yapılabilir....
İcra Müdürlüğü'nün 2014/1054 E. ve 2014/1055 E. sayılı takip dosyalarına haciz müzekkereleri gönderildiği ve takip alacakları üzerine haciz konulduğu, borçlu şirketin, iş ortaklığının alacakları üzerine konulan haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin süre aşımından reddine karar verildiği, borçlunun temyizi üzerine, Dairemizin 30.11.2017 tarih ve 2016/24768 E.-2017/14893 K. sayılı ilamı ile süresiz şikayet sözkonusu olduğundan hükmün bozulduğu, bu kez alacaklının karar düzeltme yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır. Türk Borçlar Kanunu'nun 622 ve 623 (... 818 sayılı BK'nun 522 ve 523.) maddeleri gereğince; adi ortaklıkta her ortak, şirketin iştirak hakkına sahip olduğundan, ortağın kişisel alacaklıları, borçlu ortağın, yıl sonunda bilançonun düzenlenmesi ile ortaya çıkan şirketteki kar payını haczettirebilirler. Ayrıca, adi ortaklığın tasfiye edilmesi halinde borçluya isabet edecek tasfiye payının da haczi mümkün bulunmaktadır....