Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; dosya içerisindeki belge ve bilgilerden adi ortaklığın sadece davalılardan Bayram tarafından temsil edildiğine dair bir kayıt bulunmadığı, bu nedenle TBK’nın 625. maddesine göre adi ortaklığı borç altına sokan işlemlerde her iki ortağın da imzasının olması gerektiği, davaya ve takibe konu bonodan dolayı, imzası olmayan diğer ortak davalı ...'...

    Davalılar Bahaş Şirketi ile Sentez Şirket vekilleri tarafından davalı SCS Sağlam Şirketinin sözleşme akdetme yetkisi bulunmadığı ve yapmış olduğu işlemlerin yetkisiz temsil niteliğinde olduğu iddia edilmiş ise de; dosya içerisinde mevcut 15/05/2012 tarihli adi ortaklık sözleşmesinin "Ortaklığın Yönetimi ve Temsili" başlıklı 7.1.3. maddesinde; davalı SCS Sağlam Şirketinin ortaklığı temsile yetkili kılındığı, davalı SCS Sağlam Şirketinin ortaklığı temsil yetkisi kapsamına giren işlemin ise noterde yapılan adi ortaklık sözleşmesinin "Ortaklığın İşleyişi" başlıklı 6.2.maddesinde ifade edildiği, adi ortaklık sözleşmesinin bu hükmü gereğince işbu adi ortaklıkta ortak sıfatında olan davalı SCS Sağlam Şirketinin münhasıran bağımsız bölüm satma yetkisinin mevcut olduğu anlaşılmış, bu itibarla davalılar vekillerinin sunmuş oldukları bu yöndeki itirazlarına da itibar edilmemiştir....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Davalı vekili dilekçesi ile, davalı şirket ile ortaklık sözleşmesi imzaladıklarını, temsil yetkisinin de davalı şirkete verildiğini; ancak, davalı şirketin yapılan işlerle ilgili kendilerini bilgilendirmediği gibi, sözleşmeye konu işinde tamamlanarak teslimatın yapıldığını; bu nedenle davalının yetkisinin sona erdiğini ileri sürerek; adi ortaklığın tasfiyesi ile tasfiye sonucu ortaya çıkacak kazanç payının davacıya ödenmesine ve ortak girişimin .... Belediye Başkanlığı nezdindeki alacakları ve .... hesapları üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; ara kararı ile, 20.000 TL teminat karşılığında talebin kabulü ile, ortaklığın Belediye nezdindeki alacakları ve Banka hesapları üzerine tedbir konulmasına karar verilmiş; davalı vekilinin itirazı üzerine de itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmektedir....

      Mahkemece, adi ortaklığa konu işin henüz tamamlanmadığı, davalılar arasındaki ortakların sözleşmesinde işin bitimine kadar ortalıktan ayrılamayacaklarının kararlaştırıldığını, bu nedenle tasfiye payının belirlenerek bunun üzerine haciz konulmasının mümkün olmadığı gibi BK'nun 535/3 maddesi gereğince yöntemine uygun bir haciz bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davalılar arasında 25.5.2006 tarihinde, ... Anadolu 2007/14388-2008/6487 Yakası Adalet Binası yapım işi için adi ortaklık kurulduğu, bu ortaklıkta ... Ltd. Şti'nin %81 Şira Ltd. Şti'nin %19 oranında hissedar olup pilot ortağın ... Ltd. Şti. olduğu, yapımı kararlaştırılan işin henüz ikmal edilmediği, ortaklık sözleşmesinin 6.maddesi gereği işin sona ermesine kadar ortağın ortaklıktan ayrılamayacağının kararlaştırıldığı, davacının adi ortağın ortaklarından ... Ltd....

        Belirtilen bu hükümlerin sonucu olarak dava açan adi ortaklar elbirliği mülkiyeti hükümlerine göre davada mecburi dava arkadaşı durumundadır. Adi ortaklıkta davanın tüm ortaklar tarafından açılması gereklidir. Birlikte dava açılmadığı takdirde diğer ortaktan davaya muvafakat alınması, muvafakat vermeyen ortak olursa onun hakkında da dava açılması ve bu suretle taraf ehliyetinin tamamlanması gerekir. Aksi takdirde davanın dinlenme imkânı yoktur (YHGK'nın 17.01.1990 gün Esas 13/457 Karar 2 sayılı kararı). Açılan davaya muvafakatın sağlanması, olmadığı takdirde taraf teşkili için diğer adi ortağın davalı olarak davada yer almasının sağlanması yoluyla davanın görülebilir hale gelmesi şeklinde bir uygulamanın benimsenmesi, Anayasa'nın hak arama özgürlüğünü düzenleyen 36. maddesine uygun yorumla, hukukun ve adaletin amacını sağlamaya yönelik olan temel hukuk ilkeleri yönünden de bir zorunluluktur....

          Bu doğrultuda, kendisine yönetim görevi verilen ortağın, adi ortaklığı üçüncü kişilere karşı temsil yetkisi vardır. Ancak, yönetici ortağın yapacağı önemli tasarruf işlemleri bakımından, temsil yetkisinin bütün ortakların oybirliğiyle verilmiş olması ve yetki belgesinde bu hususun açıkça belirtilmiş olması şarttır. Adi ortaklıkta malvarlıkları bakımından elbirliği ile mülkiyet, borçlar bakımından ise müteselsil sorumluluk söz konusudur. Ortakların ortaklık borçlarından dolayı alacaklılara karşı doğrudan doğruya ve sınırsız olarak tüm varlıklarıyla sorumlu olabilmeleri için ortaklık adına temsilci ortağın kambiyo yoluyla borçlanabilmesi bu ortağa açıkça BK'nun 388. maddesi gereğince ortaklık adına kambiyo senedi düzenleme yetkisinin verilmesine bağlıdır. Davacılar dava dilekçesinde takibe konu senedin kambiyo vasfında bulunmadığını ileri sürmüşler ise de; borçluların itirazı İİK.'...

          nca ihaleye çıkarılan ... yapım işi için adi ortaklık kurduklarını, ihalenin anılan ortaklıkça alındığını, alacağın tahsili için icra müdürlüğünce ...'na İİK'nun 89/1. maddesi kapsamında haciz ihbarnamesi gönderilmesi suretiyle adi ortaklığa ait hak ve alacaklar üzerine haciz konulduğunu, ancak, adi ortaklığın tüzel kişiliği olmaması nedeniyle yapılan haciz işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 622. ve 623. maddeleri gereğince, adi ortaklıkta her ortak, şirketin kârına iştirak etme hakkına sahip olduğundan, ortağın kişisel alacaklıları, borçlu ortağın şirketteki kâr payını haczettirebilirler. Aynı Kanun'un 638. maddesine göre ise, adi ortaklığın tasfiye edilmesi halinde, borçluya isabet edecek tasfiye payının da haczi mümkün bulunmaktadır. Başka ifadeyle, bir ortağın şahsi alacaklıları, haklarını, ancak o şerikin tasfiyedeki payı üzerinde kullanabilirler....

            Bir başka deyişle, tarafların ortaklıktaki hak ve borçları hususunda taraflar arasında bir anlaşma olmadıkça veya bu husus mahkeme kararıyla belirlenip tasfiyeyle karar verilmedikçe adi ortaklığın devam ettiği kabul edilmelidir. Fesih ve tasfiye edilmeyen adi ortaklıkta da zamanaşımı süresi başlamaz. TBK.nun 147/4 maddesi gereğince; bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık arasında açılmış bulunan davalar hakkında beş yıllık zamanaşımı uygulanır. (BK. m. 126/4) Dosyanın incelenmesinde; davacı tarafça şifahen yapılan ortaklık nedeniyle davalılara ödeme yapıldığı belirtilerek ödenen paranın iadesinin talep edildiği, davalılarca borcun ve adi ortaklığın kabul edilmediği, mahkemece adi ortaklık zamanaşımı süresi dikkate alınarak davanın reddedildiği anlaşılmaktadır....

              GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın içinde bulunduğu adi ortaklık aleyhine icra takibi başlatıldığını, adi ortaklık tüzel kişiliği bulunmadığından müvekkiline bizzat takip yöneltildiğini, takibe konu çekte bulunan imzaya itirazlarının olduğunu, adi ortaklık sözleşmesi gereğince işbu adi ortaklıkta adi ortaklığı oluşturan diğer firma olan Taşırsan Ltd. Şti.'nin ortaklığı borç altına sokmaya yetkisi bulunmadığını, ortaklığın borçlanması ancak ortaklığı oluşturan iki ortağın ayrı ayrı atacakları imzalarla mümkün olduğunu, ancak bahse konu çekte bu yönde bir imza bulunmadığından imzaya itirazlarının kabulü ile takibin müvekkili bakımından iptalini talep etmiştir. Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır....

              Sözleşme tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu (818 sayılı Kanun)'nun 533 üncü maddesi gereğince; şirket işlerini idare yetkisini haiz her ortak, ortakları üçüncü şahıslara karşı temsil yetkisine de sahiptir. Bu nedenle ortaklığı, bütün ortaklar elbirliği ile yönetiyorsa bütün ortakların; bir veya birkaç ortak yönetiyorsa bu yönetici ortak veya ortakların adi ortaklığı veya diğer ortakları temsil yetkisi bulunmaktadır. Yani iç ilişkide idare, dış ilişkide temsil yetkisine tekabül eder. 3. Adi ortaklıkta, ortaklar adına yapılan veya ortakların sonradan icazet (olur) verdikleri işlemlerden doğan borçlar nedeniyle 818 sayılı Kanun'un 534 üncü maddesi gereğince bütün ortaklar müteselsilen sorumludur. 3. Değerlendirme 1....

                UYAP Entegrasyonu