den 26.11.2008'de satın aldığını ve kendisine devrettiğini, abonelik için davalı kuruma başvurduğunda önceki malikin borcu olduğundan yeni abonelik tesis edilmeyeceğinin kendisine bildirildiğini, davalıya borcu olmamasına rağmen abonelik tesis etmemesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, muarazanın men'ini, adına yeni abonelik tesis edilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki abonelik sözleşmenin tesbiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı yan, davacı şirket ile davalı arasında 2646 abone nolu elektrik abonelik sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereği elektrik sayacının takıldığını, tahakkuk ettirilen tüketim bedellerinin ödendiğini ancak davalının elektriğin kesileceği hususunda ihtarlarda bulunduğunu belirterek davalı ile olan elektrik abone sözleşmesinin tespiti ile aboneliğin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekillleri dava konusu elektrik borcunun davacıya ait olduğunu, davacının abonelik sözleşmesi yapmadan önce aynı yerde kaçak elektrik kullandığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece taraflar arasında 25.8.2004 tarihinde abonelik sözleşmesi yapıldığı, ödenmesi istenen elektrik borcunun dava dışı ...'ya ait olduğu, bu kişinin abonelik sözleşmesini feshetmediği için fatura bedelini ödemek zorunda olduğu, fatura bedelini davacının ödemek zorunda kaldığı, benimsenen bilirkişi raporuna göre davacının fatura bedelinden sorumlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 12.659.04 YTL'nin davalıdan 9.5.2005 ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı ... adına tescil olunan abonelik ile elektrik kullandığı ve bilahare kendisinin abone olduğu dosya içindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır....
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin 15.02.2011 tarihli sözleşme ile kiraladığı yer nedeniyle davalı ile abonelik sözleşmesi yapmak için müracaatta bulunduğunu ancak önceki kiracı firmanın borcundan dolayı müvekkilinin abonelik müracaatının kabul edilmediğini, davalının müvekkili ile elektrik abonman sözleşmesi yapılabilmesini davalının daha önceki kiracıya ait olan abonelik akdinden kaynaklanan borcun ödenmesi koşuluna bağlanmasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalının elektrik bağlamaması nedeniyle müvekkilinin maddi-manevi zarara uğradığını ileri sürerek, davalının zararının önlenmesi ile davalının müvekkili ile elektrik abonelik sözleşmesi yapmaya icbarına, 1000,00 TL maddi 20.000,00 TL manevi, tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hemen belirtmek gerekir ki davalının su abonesi olması, bir başka deyişle taraflar arasında abone sözleşmesinin bulunması halinde, uyuşmazlığın sözleşmeden kaynaklandığının ve bu nedenle olayda BK.nun 125.maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğinin kabulü zorunludur. ... su tutanağı ile ... su fişi ve dava dilekçesinde davalının abone olduğu belirtilmesine rağmen dava dosyasında abonelik sözleşmesi bulunmamaktadır. Abonelik sözleşmesi bulunması halinde ... kullanım olsa dahi taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu için herşeyden önce abonelik sözleşmesinin dosyaya ibrazının sağlanması gerekir. Mahkemece, davacıdan 2008/6825-13982 davalıya aktedilen abonelik sözleşmesi istenerek dosyaya intikalinin sağlanması, abonelik sözleşmesi var ise işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
nın işletmekte olduğu işyerini 2007 yılında sanığa devrettiği, sanığın isteği üzerine işyerinde kullanmakta olduğu sabit telefon hattını kapatmayarak kullanılmasına izin verdiği, ancak söz konusu sabit hat üzerine katılanın bilgisi ve rızası dışında 08.11.2007 tarihli abonelik sözleşmesi ile internet aboneliği tesis ettirildiğinin iddia olunması, suça konu abonelik sözleşmesi üzerinde bulunan yazı ve abone adına atılan imzaların katılanın eli mahsülü olmadığının belirtilmesi, abonelik sözleşmesinin sanığın yetkilisi bulunduğu Koçak İletişim isimli işyerinde düzenlendiğinin bildirilmesi ve suçtan elde edilen menfaatin sanığa ait olması karşısında; yüklenen suçun sübut bulduğu gözetilerek, hükümden önce 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası...
‘ye ait nüfus cüzdanı suretini kullanarak bilgi ve rızası dışında El Ruha İletişim isimli işyerinden 0 542 303 52 22 numaralı GSM hattını çıkartmak suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; hükümden önce 10.11.2008 tarih ve 27050 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" hükmü karşısında; sanığın eyleminin, özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu ve sanığa önödeme önerisinde bulunarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden “özel belgede sahtecilik” suçundan hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; a)Adli Emanetin 2013/194 sırasında kayıtlı bulunan abonelik sözleşmesi aslının dosyada delil...
na ait kimlik fotokopisi ile Türk Telekom A.Ş Müdürlüğü'ne başvurarak katılan adına.... numaralı telefona ilişkin sahte abonelik sözleşmesi ile telefon hattı çıkartarak resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın savunmasında katılan ile suç tarihinde aynı evde kaldığını, evi müşteki ile birlikte kiraladıklarını, müştekinin bizzat kendisinin başvurarak kiralamış oldukları eve telefon bağlattığını belirtmesi ve suça konu abonelik sözleşmedeki imza ve yazıların sanığın eli ürünü olup olmadığı yönünde bir tespitin yaptırılmaması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından; abonelik sözleşmesi üzerindeki yazı ve imzaların sanığın ve katılanın eli ürünü olup olmadığı yönünde yazı ve imza incelemesi yaptırılmasından sonra, eylemin sübutu halinde suç ve hüküm tarihinden önce 10.11.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat 1- Cep telefonu bayii işleten sanığın, katılan adına sahte abonelik sözleşmesi ile GSM hattı çıkarttığının iddia olunduğu olayda, bireysel abonelik başvuru formunda yer alan bayi kodunun sanığın yetkilisi olduğu Oney isimli iş yerine ait olduğu, her ne kadar sözleşmedeki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığı bilirkişi raporu ile sabit görülse de sözleşmenin şirket çalışanlarınca tanzim edilmiş olma ihtimali bulunduğundan; suça konu abonelik sözleşmesinin sanığa ait iş yerinde düzenlenmesi ve bundan doğan menfaatin sanığa ait olması karşısında abonelik sözleşmelerinin düzenlenmesinin de sanık tarafından sağlandığının kabulü gerektiği gözetilmeksizin sanığın savunmalarına itibar olunarak beraat kararı verilmiş olması yasaya aykırı; 2- Hükümden sonra 19/02/2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik...