"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, ... 2.İcra Müdürlüğünün 2009/4819 sayılı takip dosyasında borçluya ait balık üretim projesinde haczedilen balıklarında borçluya ait olduğunu ileri sürerek, 3.kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı 3.kişi vekili, haciz konusu balıkları 22.6.2009 tarihli noter satış sözleşmesi ile borçludan satın aldığını, işyerinin müsait olmaması nedeniyle balıkların satışına kadar borçlunun bakması konusunda anlaştıklarını, mahcuz balıkların müvekkiline ait olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
a ait olup, müvekkili ve kardeşleri arasında rızaen paylaşılamadığı, bu durumun müvekkilinin mağduriyetine sebep olduğunu belirterek bu taşınmazlardaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesi istenilmiş, mahkemece aynen bölünerek paylaşılması mümkün olmadığından ve bedel ilavesi ile dahi aynen bölüştürülmesi mümkün olmadığından, ortaklığın ancak satış suretiyle giderilebileceği kanaatine varılarak; ilgili taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine, satışın açık artırma yoluyla yapılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Dosya içerisinde davalı ... adına mülkiyetin tespitinin kısmen kabulüne dair ......
Mahkemece; Davanın kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2021/4773 Esas sayılı takip dosyasından başlatılan takibin İİK 170/a-2 maddesi gereğince iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....
Ancak tebliğ memurunun, muhatabın adreste bulunmama sebebini ve tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceği, dönecekse ne zaman döneceğini tevsik etmeksizin yaptığı tebligat bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi ile Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine uygun yapılmadığından usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Şikayet olunan vekili, ödeme emri tebliğinin yasalara uygun olduğunu, satışa konu haczin 6 aylık süreden sonra yenilendiğini, ilk konulan hacizden kaynaklı bir satış olmadığını, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, ödeme emrinin tebliğine ilişkin usulsüzlükler, diğer alacaklıların haklarını haleldar ediyorsa, sıra cetveline itiraz aşamasında ileri sürülebileceği, şikayete konu takip dosyasında ödeme emrinin borçluya cezaevinde tebliğ edildiği, İİK'nın 54. maddesi uyarınca tutuklu veya hükümlü olan borçluya kendisine bir mümessil tayin etmesi için icra müdürlüğünce uygun süre verilmeden doğrudan borçluya tebligat yapılması İİK'nın 54. maddesine aykırı bulunduğu, borçluya ödeme emri tebliği yok hükmünde olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Karar, şikayet olunan vekilince temyiz edilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/265 KARAR NO : 2021/293 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GEREDE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2020 NUMARASI : 2018/122 ESAS 2020/209 KARAR DAVA KONUSU : Sıra Cetveline İtiraz (İcra Yoluyla Takipten Kaynaklanan Sıra Cetveline İtiraz) KARAR : Gerede Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22/09/2020 tarihli 2018/122 esas 2020/209 karar sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulması ile mahkemesince dosya dairemize gönderilmiş olmakla HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 14/02/2017 tarihinde Gerede İcra Müdürlüğü'nün 2017/210 esas sayılı dosyasından alacaklı davacı müvekkili T1 olan borçlusu Ahmet İnce olan kambiyo senetlerine mahsus takip başlattıklarını, takibin kesinleştiğini ve borçlunun maliki olduğu Gerede...
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayetin yapılan yargılama sonucunda verilen hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin Dairemizin ........2012 gün ve 6231 Esas, 7430 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayet olunan vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Şikayetçiler vekili, borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde ipotek fazlası paranın tamamının isabet ettirildiği Tasfiye Halinde ... A.Ş.'nin alacağının yasa gereği kamu alacağına dönüştüğü kabul edilse bile haczinin düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, alacağın kamu alacağına dönüştüğünü, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun Geçici .... maddesinin atfıyla uygulanan 141. maddesi uyarınca zamanaşımının ... yıl olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Ticareti usulüne aykırı terk etmek HÜKÜM : Asıl Karar: Sanıkların ayrı ayrı mahkumiyetine Ek Karar: Temyiz talebinin reddi Sanıklara yüklenen ticareti usulüne aykırı terk etmek suçu, İİKnun 337/a ve 353/son maddeleri uyarınca temyiz yasa yoluna tabi olması karşısında, mahkemenin 07.05.2014 tarihli temyiz isteminin reddine dair ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 25.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, tazminat istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
Kaynağını Borçlar Kanunu'nun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanunu'nun 213. maddesi ile önceki Medeni Kanun'un 634. ve yürürlükteki Medeni Kanun'un 706. ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddeleri hükmü uyarınca, noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve tam iki tarafa borç yükleyen kişisel hak veren sözleşmelerdendir. Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet geçirim borcu yüklenen satıcıdan, edimini yerine getirmediğinde dava tarihinde yürürlükte bulunan 743 sayılı Medeni Kanunun 642. maddesi uyarınca açılacak tapu iptali ve tescil davası ile edimin hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanun'un 125. maddesi gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğmasından sonra işlemeye başlar....