Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 85. maddesi sadece “alacaklara yetecek miktarı” saptanması konusunda takdir hakkı tanımaktadır. Buna göre; kural olarak, icra müdürünün haciz talebini yerine getirme konusunda herhangi bir takdir yetkisi bulunmadığının kabulü gerekir. Ancak kural bu olmakla birlikte, İİK'nun 82. maddesine 02/07/2012 tarih ve 6352 Sayılı Kanun’un 16. maddesi ile eklenen son fıkrada yer alan “İcra memuru, haczi talep edilen mal veya hakların haczinin caiz olup olmadığını değerlendirir ve talebin kabulüne veya reddine karar verir” hükmü karşısında, icra memurunun haczi talep edilen malın bu madde uyarınca haczinin kabil olup olmadığını değerlendirerek, bu doğrultuda haciz talebini yerine getirip getirmeme konusunda takdir yetkisi vardır....

    Dairemizin kararından sonra ilk derece mahkemesince, taraf teşkili sağlanmış ve yapılan yargılama sonucunda; davacı vekili tarafından diğer borçlu Şaban Aytap'a satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediği iddia edilmiş ise de, ilgilinin kendisi hakkındaki tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri sürebileceği, davacı/borçluya yapılan satış ilanı tebliğine ilişkin tebellüğ belgesi incelendiğinde, tebliğ memurunun muhatabın işe gittiğine ilişkin beyanı hangi komşudan öğrenmiş olduğunu tebliğ evrakı üzerinde yazmadığı ve tevziat saatinden sonra dönüp dönmeyeceğinin belirtilmediği, bu nedenle tebliğin usulsüz olduğu İİK'nın 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmesi gerektiği, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne, Lüleburgaz 2.İcra Müdürlüğü'nün 2018/1923 esas sayılı dosyasında gerçekleştirilen 14/03/2019 tarihli ihalelerin...

    ın belirtilen adreste olup olmadığı ve tebligatın niçin kendisine yapılamadığının açıklanmadığı, tebliğ memuru tarafından, muhatabın adreste bulunup bulunmadığının araştırılıp tespit edilmediği görülmekte olup, bu durumda tebliğ işlemi, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi hükümlerine uygun yapılmadığından usulsüzdür (HGK'nun 30.01.2013 Tarih, 2012/6-644 E.- 2013/164 K. sayılı ilamı). Taşınmaz ihalelerinin İİK'nun hükümlerine göre yapılması, İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmesi gerekir. Borçluya satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir....

      Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayetin yapılan yargılama sonucunda verilen hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin Dairemizin ........2012 gün ve 6231 Esas, 7430 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayet olunan vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Şikayetçiler vekili, borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde ipotek fazlası paranın tamamının isabet ettirildiği Tasfiye Halinde ... A.Ş.'nin alacağının yasa gereği kamu alacağına dönüştüğü kabul edilse bile haczinin düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, alacağın kamu alacağına dönüştüğünü, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun Geçici .... maddesinin atfıyla uygulanan 141. maddesi uyarınca zamanaşımının ... yıl olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

        Haciz masrafının İİK 138 maddesi gereği satış bedelinden ödenmesi gerektiği, Yeddi emin kendi ücretinden feragat ettiğinden Yeddiemin ücreti ayrılmasına yer olmadığından şikayetin reddine" karar verilmiştir....

        Şikayetçi borçlu adına çıkartılan kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebligatlarının 'muhatap tevziat saatinde adreste bulunmadığından adreste muhatap ile birlikte sürekli ikamet ettiklerini beyan eden ehliyetli ve reşit kardeşi ... imzasına tebliğ edildi' şerhi ile tebliğ edildikleri, adı geçen ...'ın ise aynı icra takibinde borçlu olduğu görülmüştür. Bu durumda, şikayetçi borçluya yapılan tebliğ işlemleri hasma tebliğ yasağına ilişkin 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 39. maddesi hükmüne aykırı olmakla usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmesi gerekir. Satış ilanının borçluya usulsüz tebliğ edilmesi ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir. Öte yandan takip borçlularından ...'...

          Şikayetçi borçlu ... adına çıkartılan satış ilânının, 29.09.2014 tarihinde, dağıtıcı tarafından; “Babası ...’ya tebliğ edildi” şerhi ile Tebligat Kanunu'nun 16. maddesine göre tebliğ edilmek istendiği, ancak muhatap yerine tebligat yapılan borçlunun babası ... ile aynı konutta oturup oturmadığı ve muhatabın (borçlunun) adreste bulunup bulunmadığı tespit ve tevsik edilmeksizin tebligatın doğrudan babasına yapıldığı görülmektedir. Bu durumda, yapılan tebligat yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve yönetmelik hükümlerine aykırı olup, borçluya yapılan satış ilanı tebligatı usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, borçlunun şikayetinin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

            Kaynağını Borçlar Kanunu'nun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanunu'nun 213. maddesi ile önceki Medeni Kanun'un 634. ve yürürlükteki Medeni Kanun'un 706. ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddeleri hükmü uyarınca, noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve tam iki tarafa borç yükleyen kişisel hak veren sözleşmelerdendir. Vaad alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet geçirim borcu yüklenen satıcıdan, edimini yerine getirmediğinde dava tarihinde yürürlükte bulunan 743 sayılı Medeni Kanunun 642. maddesi uyarınca açılacak tapu iptali ve tescil davası ile edimin hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanun'un 125. maddesi gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğmasından sonra işlemeye başlar....

            Bu nedenle satış ilanı tebliği işlemi usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Şikayet eden borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, ihalenin feshi isteminin yukarıda belirtilen nedenle kabulü gerekirken yazılı şekilde şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/09/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

              Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebi olup, borçlu vekiline satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi de aynı hukuki sonuçları doğurur. Öte yandan İİK'nun 134/7. maddesi uyarınca borçluya (varsa vekiline) satış ilanı tebliğ edilmemiş ya da usulsüz tebliğ edilmiş ise satışı öğrendiği tarihten itibaren yedi günlük sürede ihalenin feshini isteyebilir. O halde, mahkemece borçlunun ihaleyi öğrendiğini beyan ettiği tarihin aksi ispat edilemediğine göre, süresinde ve İİK'nun 134/7. maddesinde öngörülen ihaleden itibaren bir sene içerisinde olan şikayetinin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

                UYAP Entegrasyonu