WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra müdürlüğü 22/03/2021 tarihli kararı ile "Borçlu vekilinin talebinin icra müdürlüğünün taşkın haciz iddiasını inceleyip ihtiyati haczi kaldırma yetkisi olmadığından talebin reddine," dair karar vermiştir. Şikayet bu karara yöneliktir. Usul ve yasaya uygun İcra Müdürlüğü kararında isabetsizlik bulunmadığı..." gerekçesi ile "şikayetin reddine" karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; müvekkili T1'un tüm mal varlığına koyulan ihtiyati haciz kararının kısmen kaldırılmasını istediklerini, ihtiyati haciz kararının 12.918,36 TL alacak iddiasına ilişkin olduğunu, tüm mal varlığına konulan orantısız tedbir nedeniyle mülkiyet hakkının sınırlandığını, müvekkili ve ailesinin müzayakaya düştüğünü, orantısız ihtiyati haczin hukuka aykırı olduğunu, mahkeme kararının gerekçesiz ve esas yönünden hukuka aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2008/6023 sayılı dosyasından derece ve sıra cetveli hazırlanarak taraflarına tebliğ edildiğini, ikici sırada yer alan alacaklının, ihtiyati haciz tarihinin 29.05.2008 tarihi olup haczin henüz kesinleşmediğini, müvekkilinin haciz tarihinin ise 27.05.2008 olduğunu ve haczin yasal süresinde kesinleştiğini ancak sıra cetvelinde üçüncü sıraya kaydedildiğini, müvekkilinin ikinci sıraya alınıp birinci sıradaki alacaklı ile garameten paylaştırmaya dahil olması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile yeniden sıra cetveli hazırlanmasına karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

    İcra Müdürlüğü’nün 2005/2047 sayılı takip dosyasındaki alacağa; şikayet olunanın alacaklı bulunduğu ve sıra cetvelinin düzenlendiği İstanbul 2. İcra Müdürlüğü’nün 2007/13026 sayılı dosyasında konulan ihtiyati haczin 18.02.2010 tarihinde icraî hacze dönüştüğü, şikayetçinin alacaklı bulunduğu ... 28. İcra Müdürlüğü’nün 2012/2632 E. sayılı dosyasından konulan haczin ise 19.10.2009 tarihli olduğu, bu itibarla, sıra cetvelinin düzenlendiği takip dosyasındaki haczin ilk icraî haciz olmadığı, ayrıca şikayetçinin alacağının diğer alacağa göre rüçhanlı alacak niteliğinde de bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline dair verilen karar, şikayet olunan vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 07.12.2015 tarih ve 2740 E., 7944 K. sayılı ilamıyla, daha önce ... 7....

      Hukuk Dairesinin 11.10.2018 tarih ve 2331 E., 2093 K. sayılı ilamıyla, şikayet olunan 50.000,00 TL üzerinden ihtiyati haciz kararı aldırmış ise de 400.812,05 TL üzerinden takibe geçtiği, ihtiyati haciz miktarının ipotek gibi bir üst sınır belirlemediği, şikayet olunan tarafından asıl alacak, faiz ve masraflar için ilk sırada haciz uygulandığı, tarafların takip dosyaları aynı tarihte kesinleşmiş ise de şikayet olunanın ihtiyati haczinin daha önceki tarihli olduğu, bu nedenle sıra cetvelinde şikayet olunana ilk sırada pay ayrılmasının yerinde olduğu, icra mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı belirtilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekilince temyiz edilmiştir. Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir. İİK'nın 260/2. maddesi uyarınca, ihtiyati haciz kararında haczin ne gibi belgelere müsteniden ve ne miktar alacak için konulduğu yazılır....

        Şikayet olunan, yanıt vermemiştir. İcra Mahkemesi'nce, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet olunan dosyasındaki haczin 11.12.2007 günü konulduğu ve satış talebi üzerine haczin ayakta bulunduğu, şikayetçinin alacaklı olduğu takip dosyasında ise bazı bağımsız bölümler üzerine 11.07.2007, bazıları üzerine 24.08.2008 günü haciz konulduğu, icra dosyasında bulunan ... Tapu Sicil Müdürlüğü’nün cevabının 11.07.2007 tarihinde düzenlendiği ve şikayet olunan dosyasındaki haczin daha önceki tarihe dayandığı gerekçesiyle, şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 17.11.2011 tarih ve 2011/761-1824 E-K. sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, şikayetçi vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, İcra Mahkemesi kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre İİK’nun 366.maddesi ve HUMK’nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

          Somut olayda mahkemece, taleple bağlılık ilkesi gereğince asıl dosyada istemin, İİK'nun 266. maddesine dayalı İstanbul İli, Kartal İlçesi, Çavuşoğlu Mahallesi, 676 ada 13 parsel sayılı taşınmazı üzerindeki haczin teminat kabul edilerek sair banka mevduat hesapları üzerindeki ihtiyati hacizlerin kaldırılması, birleşen dosyada ise İstanbul İli, Kartal İlçesi, Çavuşoğlu Mahallesi, 676 ada 13 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki haczin borcu karşılamaya yeterli olduğu ileri sürülerek ihtiyati haciz miktarını aşan kısımlardaki hacizlerin kaldırılması istemine ilişkin şikayet olup alacaklı tarafından ihtiyati haciz kararının infazı istenilmiş ise de gönderilen dosyalar muhtevasında; ihtiyati haciz kararı alındıktan sonra asıl takibe geçildiğine ilişkin takip dosyası ve buna dair bilgi-belge bulunmamaktadır....

          İİK'nın "İhtiyati haczi tamamlıyan merasim" başlıklı 264. maddesinin 1. fıkrasında "Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı; haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde bulunmaya veya dava açmaya mecburdur." düzenlemesi mevcuttur.. Aynı maddenin son fıkrasında ise; borçlunun müddeti içinde ödeme emrine itiraz etmemesi veya itirazın icra mahkemesince kesin olarak kaldırılması veya mahkemece iptal edilmesi halinde, ihtiyati haczin kendiliğinden icrai hacze dönüşeceği belirtilmiştir. Ancak söz konusu düzenlemeler genel haciz yoluyla ilamsız takibe ilişkindir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen tedbir niteliğindeki kaydi ihtiyati haczin geçici hukuki himaye tedbiri olup icra takip işlemi niteliğinde olmadığını, Mahkemenin 25/09/2019 tarihinde ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz kararı verdiğini, Asliye Ticaret Mahkemesinin 3 ay geçici mühlet verilmesine ilişkin kararının tarihinin 02/10/2019, bu kararın ilan tarihinin ise 11/10/2019 tarihi olduğunu, şikayete konu Tepebaşı ilçesi Karagözler mahallesi 135 ada 12 parseldeki taşınmaz yönünden sadece kaydı şerh konulması için karar verildiğini, karar tarihinin geçici mühlet kararından önce olduğunu, şikayet yapılmasında davacının da menfaatinin bulunmadığını, bu taşınmaz üzerinde ipotek kaydının da bulunduğunu, tedbir niteliğindeki kaydi ihtiyati haczin geçici hukuki himaye tedbiri olduğunu, takip işlemi olmadığını, bu kararın icra mahkemesi tarafından kaldırılmasının hukuken mümkün olmadığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını, şikayetin reddi yönünde hüküm kurulmasını talep...

          KARAR Asıl dosyada davacı alacaklı vekili, 17.04.2013 tarihinde yapılan ihtiyati haczin İİK'nin 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına dair memur işleminin iptali ile haczin 97. maddeye göre yapılmış sayılmasına karar verilmesi için 2013/232 E. sayılı dosyada dava açtıklarını, şikayet başvurusunun kabulü halinde bu davanın konusu kalmayacağını, istihkak iddia eden üçüncü kişi ile borçlu şirketin ortaklarının aynı olduğunu, organik bağ bulunduğunu ileri sürerek, haczedilen malların borçluya ait olduğunun tespitine ve istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            İhtiyati haciz kararı infaz edildikten sonra geçilen esas takibin, icra mahkemesince iptal edilmiş olması, icra mahkemesinin görevini ortadan kaldırmaz. Bu durumda; 17.07.2020 tarihli ihtiyati haciz kararına istinaden, süresi içerisinde yapılan 24.07.2020 tarihli infaz talebi sonucu ihtiyati haciz uygulanması, genel anlamda bir takip işlemi olmayıp, niteliği itibariyle tedbir vasfında bulunduğundan, Mahkemece, şikayet sonucunda icra takibinin iptaline karar verilmiş olması, ihtiyati haciz kararının ve bu kararın icrası kapsamında konulan ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını gerektirmez. Mahkeme kararında ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin bir hüküm bulunmadığından, ihtiyati haczin varlığını sürdürdüğünün kabulü gerekir....

            UYAP Entegrasyonu