Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 09/07/2015 gün ve 2014/969 - 2015/673 sayılı kararı onayan Daire'nin 17/11/2016 gün ve 2016/211 - 2016/8872 sayılı kararı aleyhinde davacılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Davacı vekili, müvekkillerinin murisi ....'un 2005 yılında vefatı üzerine davalı şirkette %13.75 oranında paya sahip olduklarını, müvekkillerinin murisleri zamanında şirketin inşaat faaliyetlerine devam etmekte iken ölümünden sonra şirketin faaliyetlerinin son bulduğunu, mal varlığında hiçbir değişiklik olmadığını, şirketin kira geliri toplamak dışında bir faaliyeti bulunmadığını, ...-.......

    Ve San. Ltd. Şirketinin kurucusu ve ortaklarından birisi olduğunu, şirketin uzun zaman önce faaliyetine fiilen son verildiğini, şirketin vergi kaydının da bulunmadığını, devamı ve amacını gerçekleştirmesinin mümkün olmadığını, ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... esas sayılı dava dosyası ile ... tarihinde şirketin fesih ve tasfiyesi için dava açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, davanın ... tarihli dördüncü celsesinde, şirkete kayyım tayini yaptırılması yönünde yetki verildiğini, şirketin temsil ve imza yetkilisinin tek ortak olan müvekkili ... olması nedeniyle açılan davada davalı şirket temsilcisiz kalması nedeniyle davalı şirkete temsile yetkili ve görevli kılmak üzere kayyım atanması zorunlu hale geldiğini belirterek ...Çelik Kapı İzolasyon Sistemleri İnş. Tur. Gıda Tekstil Tic. Ve San. Ltd. Şirketine, ...'nun kayyım olarak atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır....

      Vergi Dairesi kayıtları ile davalı şirketin kağıt üzerinde kurulduğu, hiçbir zaman faaliyete geçmediği gibi halen dahi faal olmadığı, şirketin tek yetkilisi ve ortağı olan davacı beyanları ile de şirketin faaliyete hiç geçmediği ve şirketin esas sözleşmesindeki amaçları yerine getirmesinin, şirket organlarının toplanmasının ve karar almasının mümkün olmadığı sabit olduğundan, davacı ortak için şirketin feshi ve tasfiyesi talebi yönünden haklı ve geçerli sebeplerin bulunması ve TTK 636/2 maddesi gereğince şirketin organlarından birini mevcut olmaması ve genel kurulun toplanamaması nedeniyle davalı şirketin feshi koşulları oluştuğundan davacı tarafça açılan davanın kabulü ile, ...Ticaret Sicili Müdürlüğünün ...sicil numarasında kayıtlı davalı ...'nin TTK'nın 636/2 maddesi gereğince fesih ve tasfiyesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

        İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK'nın 531.maddesi uyarınca anonim şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Davcı, fesih talebi yerinde görülmezse mahkemece çıkma kararı verilmesini ve çıkma payının tahsiline karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesince, zorunlu arabuluculuğa ilişkin dava şartı gerçekleşmediğinden, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır....

          ./12/2012 gün ve 2012/544-2012/544 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava davalı şirketin fesih ve tasfiyesi, olmadığı takdirde şirketten çıkmaya izin ve çıkma payının ödenmesi istemlerine ilişkin olup davacı yan davalı şirketin mevcut gayrimenkullerinin .... kişilere devir ve temlikinin önlenmesi yolunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece iş bu talep .../12/2012 tarihli kararla reddedilmiş, bilahare davacı asil aynı yoldaki tedbir talebini .../1/2013 tarihli dilekçesiyle yinelemiş olup davacı yanın da bu dilekçeye istinaden verildiğini ileri sürdüğü .../1/2013 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararın temyizi talebinde bulunduğu dosya kapsamıyla anlaşılmaktadır....

            DAVA KONUSU : Şirketin Fesih ve Tasfiyesi KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı ve fer'i müdahil vekilince ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin %25 hisseli ortağı olduğunu, şirket ortakları arasında yaşanan çekişmeler ve açılan davalar nedeniyle şirketin yönetilemez hale geldiğini, nihayetinde organsız kalan şirkete mahkemece yönetim kayyımı atandığını, ortaklar arasındaki güven sorunları, şirketin uzun yıllar ciddi faaliyetinin bulunmaması, organsız kalınması nedeniyle haklı nedenlere binaen şirketin feshini talep etme hakkının doğduğunu ileri sürerek davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            isimli şahsa devrettiğini, davalı şirketin feshi ve tasfiyesi istenilen davada, dava tarihi itibari ile borçlu ortağın ortaklığı sona ermiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; dava konusu olayda feshin, dava dilekçesinin davalılara tebliğ tarihi olan 05.02.2010 tarihinde beyan edilmiş olduğunun kabulü gerektiği, davalı şirketin ortaklarından birisinin kişisel alacaklısına olan borcunu ödememesi sebebiyle İİK m. 94 ile TK m. 522/I’deki fesih şartlarının 05.07.2010 tarihi itibariyle oluşmuş bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, ...'nın 556.maddesine göre davalı ... Tic. Ltd. Şti'nin fesih ve tasfiyesine, feshedilen şirkete tasfiye memuru olarak ...'nin tasfiye memuru olarak atanmasına, tasfiye memuruna aylık 600.00 TL ücret takdirine karar verilmiştir. Kararı davalı şirket ve davalılardan ... vekili temyiz etmiştir....

              temsilcisi olarak seçildiği ve yetki süresinin dolduğu ve yeni atama yapılmadığı, şirketin Vergi Dairesi ve SGK kayıtlarında mükellefiyet kaydının bulunmadığı, şirket merkezinde herhangi bir faaliyetinin bulunmadığı, gayri faal olduğu nazara alındığında davaya konu şirketin gayesine ulaşmasının mümkün olmadığı, bu nedenle fesih ve tasfiye koşullarının oluştuğu sonucuna ulaşılarak; DAVANIN KABULÜ İLE, ...'...

                Bu nedenlerle, davalı şirketin ticari faaliyetini terk etmesi ve amacını gerçekleştirmesinin mümkün görünmemesi ve hem de uzun bir süredir yönetim organlarının oluşmaması nedeniyle TTK 529/b ve TTK 530/1 maddesi çerçevesinde şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesi gerektiğinden, davalı şirketin haklı sebeple feshi ve tasfiyesine ilişkin davanın kabulü gerektiği, şirketin organsız olması sebebiyle TTK 529 ve devamı maddeleri gereğince tasfiyesine karar verilen şirketin TTK 536, 538, 540, 545 maddeleri gereğince tasfiye işlemlerinin yürütülmesi bakımından şirkete, tasfiye konusunda uzman -----atanması uygun bulunarak aşağıdaki hüküm tesis etmek gerekmiştir....

                  Karar sayılı dosyasından aynı talepte bulunulduğu ve şirketin fesih ve tasfiyesine karar verildiği, iş bu kararın henüz kesinleşmediği, derdest olduğu, anlaşılmakla davanın derdestlik dava şartı nedeniyle reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu