Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 13. maddesinde yer alan düzenlemenin, kamu alacağının cebren tahsiline yönelik olmadığı, icrai muamelelere başlanmadan önce tahsile konu amme alacağının korunmasına yönelik işlemleri içerdiği, bu düzenlemede esas amme borçlusu olmayan şirket ortağı adına teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerin uygulanabileceğine dair bir açıklamanın yer almadığı, dolayısıyla, bu işlemin muhatabının asıl borçlu şirket olduğu, kesinleşmemiş ya da asıl kamu borçlusu şirketten tahsil olanağı bulunan vergi borçlarından dolayı, kanuni temsilciler ve ortaklar hakkında bu hükmün uygulanamayacağı olayda, kamu borçlusu şirket yönünden tahsil olanağının devam ettiği anlaşıldığından, henüz amme borçlusu sıfatı taşımayan davacı adına alınan ihtiyati haciz kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 13. maddesinde yer alan düzenlemenin, kamu alacağının cebren tahsiline yönelik olmadığı, icrai muamelelere başlanmadan önce tahsile konu amme alacağının korunmasına yönelik işlemleri içerdiği, bu düzenlemede esas amme borçlusu olmayan şirket ortağı adına teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerin uygulanabileceğine dair bir açıklamanın yer almadığı, dolayısıyla, bu işlemin muhatabının asıl borçlu şirket olduğu, kesinleşmemiş ya da asıl kamu borçlusu şirketten tahsil olanağı bulunan vergi borçlarından dolayı, kanuni temsilciler ve ortaklar hakkında bu hükmün uygulanamayacağı olayda, kamu borçlusu şirket yönünden tahsil olanağının devam ettiği anlaşıldığından, henüz amme borçlusu sıfatı taşımayan davacı adına alınan ihtiyati haciz kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

      Şti.nin ortağı olduğu bu nedenle davacının sorumluluğunun sadece ortaklığa karşı ve esas sermaye payı ile sınırlı olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne, Anonim şirket olan davalının, Limited şirket ortağı olan davacının şirket borçlarından sorumlu olmadığını bilebilecek durumda olduğu bu nedenle davalının haksız ve kötü niyetli takip başlattığı sabit olduğundan aleyhine tazminata da karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın KABULÜ ile, davacının İstanbul ...İcra Dairesinin ......

        Şti.nin ortağı olduğu bu nedenle davacının sorumluluğunun sadece ortaklığa karşı ve esas sermaye payı ile sınırlı olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne, Anonim şirket olan davalının, Limited şirket ortağı olan davacının şirket borçlarından sorumlu olmadığını bilebilecek durumda olduğu bu nedenle davalının haksız ve kötü niyetli takip başlattığı sabit olduğundan aleyhine tazminata da karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın KABULÜ ile, davacının İstanbul ...İcra Dairesinin ......

          Şti.nin ortağı olduğu bu nedenle davacının sorumluluğunun sadece ortaklığa karşı ve esas sermaye payı ile sınırlı olduğu anlaşıldığından, davanın kabulüne, Anonim şirket olan davalının, Limited şirket ortağı olan davacının şirket borçlarından sorumlu olmadığını bilebilecek durumda olduğu bu nedenle davalının haksız ve kötü niyetli takip başlattığı sabit olduğundan aleyhine tazminata da karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın KABULÜ ile, davacının İstanbul ...İcra Dairesinin ......

            Şirket ortağı, ortağı olduğu şirket tüzel kişiliğinden ayrı bir kişiliğe sahip olup, TMK anlamında gerçek kişi olduğundan şirkete göre üçüncü kişi sayılır. TTK'nun yukarıda açıklanan maddeleri uyarınca şirket ortakları, şirket sözleşmesiyle koymayı taahhüt ettikleri sermayeden dolayı şirkete karşı borçlu olduklarından ve borçlu şirketin, şirket ortağındaki sermaye alacağının haczine engel yasal bir düzenleme de bulunmadığından sermaye alacağının haczi mümkündür. Kaldı ki, borçlu şirketin, üçüncü kişi şirket ortağı nezdinde, sermaye borcu dışında tamamen özel hukuktan kaynaklanan ve paraya çevrilmesi mümkün, İİK'nun 89. maddesi kapsamında haczedilebilecek nitelikte başkaca hak ve alacaklarının bulunabileceği de kuşkusuzdur....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "asıl ve birleşen dava ile, Keşap Mal müdürlüğünün mükellefi T7 Şirketi hakkında şirket ortağı ve yetkilisi T8 tarafından ilgili müdürlüğe verilen dilekçe ile şirkette yapılan usulsüz işlemler ile kamu alacağının tahsilinin imkansız hale gelmesi için muvazaalı satışlar yapıldığının ihbar edildiği, yapılan araştırmada şirketin yasal yükümlülüklerini yerine getirmediği gibi bilinen adresinde yapılan yoklamada şirketin gayri faal olduğunun tespit edilerek şirketin 28.02.2018 tarihi itibari ile resen terk ettirildiği, şirketin kesinleşmiş 285.683,44 TL vergi borcu bulunduğu, bu borç için 6183 SK uyarınca işlem yapılsa da tahsili imkansız hale geldiğinden 35.madde uyarınca işlem yapıldığı, ayrıca şirketin AT sözleşmesinin feshi üzerine faydalanılan istisnalar dolayısı ile tahsil edilmeyen 267.294,97 TL tarhiyatlar gerçekleştirildiği, şirketin satış yaptığı taşınmaz bilgileri çıkarıldığında şirket...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : BAŞKAN : ÜYE : ÜYE : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Kar Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememiz ... esas sayılı dosyasında 25/01/2023 tarihinde yapılan duruşma sırasında alınan dava konusu kâr payı talebi yönünden tefrik kararı uyarınca mahkememiz yukarıda belirtilen esasına kaydedilen dava dosyasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda, HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: TALEP : Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 11/11/2022 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin hissedarı olduğunu, davalı şirket ortağı ve şirketin dava dışı ortağı tarafından müvekkilinin...

              Şu halde açıklanan yasa hükümleri gereğince, murisin ortağı olduğu limited şirketin, şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan vergi borcundan sermaye hissesi oranında doğrudan doğruya sorumluluğu söz konusudur. Öyleyse, bu işten anlayan bilirkişi veya bilirkişiler eliyle murisin ortağı olduğu limited şirketin defter, kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılarak şirketin aktif ve pasifinin saptanması ve murisin şirketin kamu borcundan dolayı sermaye hissesi oranında şahsen sorumlu olacağı miktarın bu suretle belirlenmesi, amme alacağının şirketin malvarlığından tamamen tahsili mümkün ise bu halde davacıların borca batıklığın tespitini istemekte hukuki yararlarının bulunmayacağı gözetilerek isteğin reddedilmesi, değil ise murisin ölüm tarihi itibarıyla tespit edilen terekesi aktifinin borcu karşılamaya yeterli olmaması halinde isteğin kabulüne karar verilmesi gerekir....

                LİMİTED ŞİRKET' indeki % 5' lik payının, davalı ortak ...'a aidiyetine ve davalı ...'...

                  UYAP Entegrasyonu