Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bununla birlikte davacı şirketin karşı taraftan tahsili gereken bir kar payı alacağı bulunmadığı tespit edildiğinden davacının kar payı alacağının tespiti ile tahsili talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı ---- karşı taraftan takibe konu ettiği tutar kadar alacaklı olmadığını bilmekte olup ticari kayıtları ve taraflar arasındaki sözleşme hükümleri gözönünde bulundurularak basit bir hesaplama ile davacılardan ne kadar alacağı olduğunu hesaplayabilecektir. Belirtilen sebeple davalı tarafça bilerek davacılar aleyhine senet bedeli kadar takip yapıldığından davalı kötüniyetli bulunmakta olup mahkemece kabul edilen tutar yönünden davacıların kötüniyet tazminatı talebinin kabulü ile kabul edilen tutarın %40 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline davacılara verilmesine karar verilmiştir....

    Filmcilik Yapım Yayın Limited Şirketine ait vergi borçlarının tahsili amacıyla, şirketin ortağı olan davacı adına düzenlenen ödeme emrini; limited şirkete ait vergi borçlarının ortaklarından takibinin 6183 sayılı Kanunun 35'inci maddesinde düzenlendiği ve davacının da limited şirket ortağı olduğu, dosyanın incelenmesinden, borçlu şirket hakkında yapılan takibat sonucu, şirket hakkında 6183 sayılı Kanunun 75'inci maddesi uyarınca aciz vesikası düzenlenmediği anlaşıldığından, şirketten tahsil imkanı kalmadığı kanıtlanmayan amme alacağının davacıdan takibinde isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden, ... Vergi Mahkemesinin ... gün ve E:...; K:... sayılı kararının; şirket tüzel kişiliğinden tahsil olanağı kalmayan vergi borçlarının, şirket ortağı olan davacıdan tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesinin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir....

      Somut uyuşmazlık, ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafından ortağı olduğu dava dışı limited şirketin TTK'nın 636. Maddesi hükmü uyarınca haklı nedenle feshi, mümkün olmaması halinde TTK'nın 638. Maddesi gereği ayrılma payı ödenerek şirket ortaklığından çıkma ve kar payı dağıtımı istemlerine ilişkindir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacının davasının kabulü ile; davacı tarafın, davalı şirketin ortağı olunmadığının tespitine, 5.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen karar davalı tarafça istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; şirket ortağı olunmadığının tespiti ve alacak istemine ilişkindir....

          Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 25.05.2017 tarih ve 2014/941-2017/503 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı şirket vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 11.06.2019 günü hazır bulunan davacı vekili Av. Tuğçe Çınar Çağlar ile davalı şirket vekili Av. ...dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı....

            İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 13. maddesinde yer alan düzenlemenin, kamu alacağının cebren tahsiline yönelik olmadığı, icrai muamelelere başlanmadan önce tahsile konu amme alacağının korunmasına yönelik işlemleri içerdiği, bu düzenlemede esas amme borçlusu olmayan şirket ortağı adına teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerin uygulanabileceğine dair bir açıklamanın yer almadığı, dolayısıyla, bu işlemin muhatabının asıl borçlu şirket olduğu, kesinleşmemiş ya da asıl kamu borçlusu şirketten tahsil olanağı bulunan vergi borçlarından dolayı, kanuni temsilciler ve ortaklar hakkında bu hükmün uygulanamayacağı olayda, kamu borçlusu şirket yönünden tahsil olanağının devam ettiği anlaşıldığından, henüz amme borçlusu sıfatı taşımayan davacı adına alınan ihtiyati haciz kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

              İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 13. maddesinde yer alan düzenlemenin, kamu alacağının cebren tahsiline yönelik olmadığı, icrai muamelelere başlanmadan önce tahsile konu amme alacağının korunmasına yönelik işlemleri içerdiği, bu düzenlemede esas amme borçlusu olmayan şirket ortağı adına teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerin uygulanabileceğine dair bir açıklamanın yer almadığı, dolayısıyla, bu işlemin muhatabının asıl borçlu şirket olduğu, kesinleşmemiş ya da asıl kamu borçlusu şirketten tahsil olanağı bulunan vergi borçlarından dolayı, kanuni temsilciler ve ortaklar hakkında bu hükmün uygulanamayacağı olayda, kamu borçlusu şirket yönünden tahsil olanağının devam ettiği anlaşıldığından, henüz amme borçlusu sıfatı taşımayan davacı adına alınan ihtiyati haciz kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

                İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 13. maddesinde yer alan düzenlemenin, kamu alacağının cebren tahsiline yönelik olmadığı, icrai muamelelere başlanmadan önce tahsile konu amme alacağının korunmasına yönelik işlemleri içerdiği, bu düzenlemede esas amme borçlusu olmayan şirket ortağı adına teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerin uygulanabileceğine dair bir açıklamanın yer almadığı, dolayısıyla, bu işlemin muhatabının asıl borçlu şirket olduğu, kesinleşmemiş ya da asıl kamu borçlusu şirketten tahsil olanağı bulunan vergi borçlarından dolayı, kanuni temsilciler ve ortaklar hakkında bu hükmün uygulanamayacağı olayda, kamu borçlusu şirket yönünden tahsil olanağının devam ettiği anlaşıldığından, henüz amme borçlusu sıfatı taşımayan davacı adına alınan ihtiyati haciz kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

                  İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 13. maddesinde yer alan düzenlemenin, kamu alacağının cebren tahsiline yönelik olmadığı, icrai muamelelere başlanmadan önce tahsile konu amme alacağının korunmasına yönelik işlemleri içerdiği, bu düzenlemede esas amme borçlusu olmayan şirket ortağı adına teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerin uygulanabileceğine dair bir açıklamanın yer almadığı, dolayısıyla, bu işlemin muhatabının asıl borçlu şirket olduğu, kesinleşmemiş ya da asıl kamu borçlusu şirketten tahsil olanağı bulunan vergi borçlarından dolayı, kanuni temsilciler ve ortaklar hakkında bu hükmün uygulanamayacağı olayda, kamu borçlusu şirket yönünden tahsil olanağının devam ettiği anlaşıldığından, henüz amme borçlusu sıfatı taşımayan davacı adına alınan ihtiyati haciz kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

                    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 13. maddesinde yer alan düzenlemenin, kamu alacağının cebren tahsiline yönelik olmadığı, icrai muamelelere başlanmadan önce tahsile konu amme alacağının korunmasına yönelik işlemleri içerdiği, bu düzenlemede esas amme borçlusu olmayan şirket ortağı adına teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerin uygulanabileceğine dair bir açıklamanın yer almadığı, dolayısıyla, bu işlemin muhatabının asıl borçlu şirket olduğu, kesinleşmemiş ya da asıl kamu borçlusu şirketten tahsil olanağı bulunan vergi borçlarından dolayı, kanuni temsilciler ve ortaklar hakkında bu hükmün uygulanamayacağı olayda, kamu borçlusu şirket yönünden tahsil olanağının devam ettiği anlaşıldığından, henüz amme borçlusu sıfatı taşımayan davacı adına alınan ihtiyati haciz kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu