WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesinde husumet şirket ortağı olduğu ileri sürülen üç gerçek kişiye yöneltilmiştir. Davacı vekili 22.09.2021 tarihli dilekçe ile HMK 124. Maddesi uyarınca husumeti feshi talep edilen .... Ltd. Şti.’ne yönelttiklerini beyan etmiştir. HMK 124. Maddesi uyarınca karşı tarafın rızası olmaksızın taraf değişikliği yapılabilmesi için kabul edilebilir bir yanılgı nedeniyle husumette hata yapılması gerekmektedir. Somut olayda dava dilekçesi ekinde feshi istenen şirketin ticaret sicil belgesi bizzat davacı tarafça eklenmiştir. Şu halde kabul edilebilir bir yanılgıdan söz etme imkanı bulunmadığından davacı tarafın taraf değişikliği istemi yerinde görülmemiştir. 2. Davacı tarafın talebi haklı nedenlerle şirketin feshine ilişkindir. Şirket feshi davasının şirkete karşı yöneltilmesi gerekmektedir. Bir başka ifadeyle bu tür davada şirket ortaklarının pasif husumet ehliyeti bulunmamaktadır ....

    Davacı şirket temsilcisi, davacı şirket adına kayıtlı çekişme konusu 12705 parsel sayılı (yeni 12589 ada 4 parsel sayılı) taşınmazı davalı bankanın davacı şirket ortaklarının kefil olduğu bir borç nedeniyle başlattığı icra takibi sonucu ihaleden temellük ettiğini, şirketin kefil olduğu bir borç bulunmadığı için satışın yok hükmünde olduğunu, şirketin icra takibinin tarafı olmadığını ileri sürerek davalı adına olan kaydın iptali ile davacı şirket adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Vekili, davalı Bankanın alacaklı olduğu 10....

      bulunan AAÜT gereğince şirket feshi yönünden belirlenen 3.400,00....

        ün vefat ettiğini, geride şirketi devam ettirecek hiçbir mirasçısının olmaması sebebiyle ve hisselerin büyük çoğunluğuna sahip olduğundan şirketin çalışamaz duruma geldiğini, müvekkilinin devam ettiremeyeceği şirket ile ilgili menfaatini aşan çeşitli külfetlere katlanmak zorunda kaldığını, şirket ortaklarından birinin vefatı sonrasında şirketteki hissesi %1 olan müvekkilinin bu şartlar altında şirketin devamı için çalışması mümkün olmadığından şirketin feshi için mahkemeye başvurma zorunluluğu doğduğunu, bu nedenle şirketin devamının müvekkili için katlanılmaz olması ve bu haliyle şirketin devamının mümkün olmaması nedeniyle haklı sebeplerin varlığının kabulü ile ... Ambalaj Kuyumculuk Gıda İnşaat Turizm Sanayi İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi'nin feshine ve şirketin tasfiyesine karar verilmesini istemiştir. Dava, limited şirketin feshi ve tasfiyesi talebine ilişkindir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/60 Esas KARAR NO : 2023/133 DAVA : Ticari Şirkete Temsil Kayyımı Atanması DAVA TARİHİ : 24/01/2023 KARAR TARİHİ : 08/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirkete Temsil Kayyımı Atanması davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ... esas sayılı dosyasında müvekkili tarafından davalı şirket hakkında haklı sebeple şirketin feshi talebi ile açtığı davanın görülmekte olduğunu, şirket yetkilisi ... ile ...'...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ : 31/05/2021 DAVANIN KONUSU : Şirket Feshi Taraflar arasındaki Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yargılaması sonucunda verilen ara kararın süresi içinde davacı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi. Üye hakimin görüşü değerlendirildi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili,; Şirket feshi davasının yargılaması sırasında verdiği talep dilekçesi ile; vergi inceleme raporu ve bilirkişi raporunda şirket kasasında bulunması gerektiği belirtilen 2.300.000,00 TL (gayrimenkul satışından elde edilen para)'nın mahkemece emanet kasa hesabına alınmasını talep etmiştir....

              Ş.. ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine bavurmuş ise de; borçlu şirket adına şirket temsilcisi M.. Ö..yada M.. Ö..'in avukata vereceği vekaletnamaye istinaden avukat tarafından ihalenin feshinin istenebileceği, borçlu şirket adına ihalenin feshini isteyen M.. Ş..'un şirket temsilcisi veya avukat olmadığı anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, şikayetin usulden reddi gerekirken, işin esasının incelenmesi doğru değil ise de; şikayetin reddine karar verildiğinden ret kararı sonucu itibariyle doğrudur. Ancak; İİK'nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesine göre işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde davacı hakkında para cezasına hükmedilemeyeceği öngörülmektedir....

                Davacı şirket tarafından bulunan miktar, davalı banka tarafından kabul edilmediği takdirde, tevdi mahalli tayin edilmek suretiyle paranın yatırılması ve bu aşamadan sonra davalı bankanın bu miktarın gerçek değeri yansıtmadığı itirazı halinde, davacı şirket tarafından menfi tespit davasının açılması veya davalı bankanın TTK'nın 522 ve 523. maddesinin kendisine tanıdığı hakları kullanabilmesi mümkündür. Zira alacaklının, 522. maddeye göre feshi ihbar yapması limited ortaklığın münfesih duruma gelmiş sayılmasını gerektirmez. Ancak, bu feshi ihbardan sonra alacaklının limited ortaklığın feshi için bir fesih davası açması gerekmektedir. Dolayısıyla somut olay, henüz TTK'nın 523. maddesi aşamasına gelmemiş olup, açılacak olan bir fesih davasında 523. maddesindeki şartların değerlendirilmesi gerekmektedir....

                  Davacı ... aynı zamanda davalı şirket yetkilisi olsa da davalı şirketin her iki ortağı tarafından münferiden temsil edilebildiği göz önüne alınarak diğer ortak tarafından davalı şirket adına davaya cevap verilebilmesi mümkün olduğundan davalı şirkete temsil kayyımı atanmasına gerek görülmeyerek diğer ortak ve yetkili olan ...'a yetkilisi olduğu davalı şirket aleyhine açılan fesih davasına yönelik beyanlarını sunması hususunda yapılan ihtarlı davetiyeye rağmen şirket yetkilisi tarafından beyanda bulunulmamıştır....

                    Bu kuralın istisnası, taraf iradelerinin sözleşmenin feshi konusunda uyuşmasıdır. Bu davanın açılmasına kadar tarafların iradelerinin sözleşmenin feshi konusunda da uyuşmadığı görülmektedir. Davacı yüklenici şirket bu davadaki kâr kaybı ve iş bedeli istemleriyle sözleşmenin feshini kabul etmiş sayılır. Bu davanın açılmasıyla yüklenici şirket ile iş sahibi Belediye yönünden sözleşmenin feshi konusunda iradeler birleşmiştir. Ancak sözleşmenin feshedilmiş sayılması için, sözleşmede imzası bulunan ve davanın tarafı olmayan gerçek kişilerin de fesih iradesine katılmaları gerekir. Mahkemece bu konu üzerinde durulmadan ve bu davanın açılmasına kadar sözleşmenin taraflar yönünden de ayakta olduğu, zamanaşımının işlemeye başlamadığı dikkate alınarak, işin esası incelenerek toplanacak delillere göre bir karar verilmesi yerine, işin esasına girilmeksizin yazılı şekilde zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu