İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2022 NUMARASI : 2022/133 2022/523 DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Adana 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06.10.2022 tarih 2022/133 esas 2022/523 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 03/09/2020 tarihinde Adana 3.İcra Müdürlüğünün 2020/6318 Esas sayılı takip dosyası üzerinden müvekkili aleyhine icra takibi yapılmış olduğunu ve bahse konu tebligatın temmuz ayı sonu itibariyle muhtara teslim edilmiş olduğunu öğrendiklerini, tebliğ mazbatası üzerinde mernis adresi olduğuna ilişkin ibare olmadığından tebligatın usulsüz yapıldığını belirterek ödeme emrinin tebliğ tarihinin 03/09/2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....
Somut olayda, davacı vekilinin usulsüz tebligata ilişkin şikayet dilekçesinin incelenmesinde, ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet sebeplerine yer verildiği, 103 davetiyesine ilişkin usulsüz tebligat şikayetinin bulunmadığı, icra dosyasının yapılan incelemesinde, şikayetçiye 13.11.2019 tarihinde 103 davetiyesinin T.K.'...
Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının açmış olduğu davanın kötü niyetli olduğunu, vekile tebliğ zorunluluğunun bulunmasının asile tebligat yapılması lüzumunu ortadan kaldırmadığı gibi yapılan tebliği de usulsüz kılmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte söz konusu tebligatın vekile yapılması gerekliliğinin kabulü halinde iş bu ödeme emrinin tebliği hususunun icra müdürlüğü tarafından yapıldığı göz önününe alındığında müvekkili şirkete atfedilecek bir kusur bulunmadığının açık olduğunu, bu nedenle kabul anlamına gelmemekle huzurdaki şikayet neticesinde ödeme emri iptal edilecek olsa bile müvekkili şirket aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep etmiştir. İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile; İzmir 18. İcra Müdürlüğünün 2021/12212 Esas sayılı takip dosyasında icra emrinin asile tebliği usulsüz olmayıp icra emrinin vekile de tebliğine karar verilmiştir....
bıraktırdığını, bunun üzerine icra dairesine gecikmiş itirazda bulunduklarını, ancak icra dairesi tarafından ödeme emrinin muhtara bırakıldığı tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edildiğini, bu hususun usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 05/07/2022 olarak kabul edilmesine, icra dairesi tarafından itirazın reddine ilişkin verilen kararın kaldırılmasına, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/506 KARAR NO : 2022/1512 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HATAY İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2020 NUMARASI : 2020/352 ESAS 2020/649 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ İşlemine İlişkin Şikayet KARAR : Hatay İcra Hukuk Mahkemesi'nin 12/11/2020 tarih 2020/352 esas 2020/649 karar sayılı mahkeme kararının davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Hatay İcra Dairesinin 2020/20249 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe ilişkin tebligatın Tebligat Kanunu 21 madde hükümlerine aykırı olarak yapıldığını, usulsüz tebligattan ve takipten 14/08/2020 tarihinde müvekkilinin banka hesabına bloke konulması üzerine haberdar olduğunu belirterek şikayetin kabulü ile usulsüz tebligatı öğrenme tarihi olan 14/08/2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine...
İcra Mahkemesinin kararında, hem takibin ilamsız takip olduğuna hükmettiğini, hem de icra emrinin vekile de tebliğ zorunluluğuna karar verildiğini, icra müdürlüğünce bu karar uyarınca verilen kararların hukuka aykırı olduğunu, ayrıca icra müdürlüğünün vereceği kararları gerekçeli olarak vermesi gerektiği halde hiçbir gerekçe bulunmadığını, eğer icra mahkemesi kararına atfen göndermiş ise d ; kararda icra emrinin vekile tebliği yazdığı için icra emri gönderilmesi gerektiğini ancak dosya ilamlı olmadığı için icra emri de gönderilmesi mümkün olmadığından hele hele aynı karar ile hem usulsüz olarak tebliğine ve hem de tebliğat yapılmadan takibin durdurulması yönünde verilen iki işlemin birbirine zıt kararlar olduğunu, tedbirin hükmü devam ettiğinden icra dosyasında hacizlerin kaldırılmasına bu aşamada karar vermenin mümkün olmadığını, ayrıca tebligat usulsüzlüğüne dair verilen ilam kesinleşmeden uygulanamayacağından ilamsız takipte yetkiye itiraz halinde icra memurunun resen veya borçlunun...
Davacı/borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek öğrenme tarihinin 20/07/2020 tarihi olarak düzeltilmesi isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır. Usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca, borçlunun, tebliğin usulsüzlüğünden haberdar olduğu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. Diğer yandan borçlunun bildirdiği öğrenme tarihinin aksi yazılı delille ispat edilebilir. Somut olayda; takip dosyasından borçluya ödeme emrinin 26/08/2019 tarihinde, hacze ilişkin 103 davetiyesinin ise 28/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Borçlu vekili ise şikayet dilekçesinde, sadece 26/08/2019 tarihli ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğünü şikayet konusu yapmış olup, ayrıca ve açıkça 103 davetiyesi tebliğ işlemine yönelik şikayette bulunmamıştır....
Dava, ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, dava dilekçesi içeriğinde gecikmiş itiraz talebi ile birlikte Ortaca İcra Müdürlüğünün 2022/1905 esas sayılı dosyasında fiziken gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünün ve 10/05/2022 tarihi itibariyle öğrenme tarihinin tespitine karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece talep doğrultusunda inceleme yapılarak karar verildiğinin belirlenmesine, Ortaca İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/69 esas sayılı dosyasının Ortaca İcra Müdürlüğünün 2022/1905 esas sayılı icra takip dosyasında ödeme emrinin elektronik tebligatla gönderilmesi talebinin reddine dair verilen 12/05/2022 tarihli icra müdürlüğü kararının kaldırılması istemine ilişkin icra memur muamelesini şikayet olup taleplerin farklı olduğu, derdestliğin sözkonusu olmadığının anlaşılmasına, hukuki nitelemenin hakime ait olmasına, Posta Ve Telgraf Teşkilatı A.Ş....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/482 sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlanıldığını, takip dosyasından yapılan ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğundan ve buna bağlı olarak takibe konu çekin zaman aşımına uğramış olduğundan huzurdaki davayı açtıklarını, ödeme emri usulsüz olarak tebliğ edilmiş olup, tebliğ tarihinden ödeme emrinin öğrenildiği tarih olan 08/02/2021 tarihi olarak düzeltilmesi gerektiğini, takibe ihtiyati hacizle başlanmış olup ihtiyati hacze yönelik yapılan işlemlerin zaman aşımı süresini kesmediğini, icra takibinde yer alan ödeme emri usulsüz tebliğ edilmiş olduğundan ve takibe karşı şikayet ve itiraz süreleri henüz dolmamış olduğundan alacaklının yapmış olduğu bütün işlemlerin yalnızca ihtiyati hacze yönelik işlemler olarak kaldığını, davaya konu icra takibi kesinleşmemiş olduğundan alacaklı tarafın hiçbir icra takip işlemi gerçekleştiremediğini, davanın kabulü ile ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edilmiş olduğunun ve tebliğ tarihinin 08/02/2021 tarihi...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1923 KARAR NO : 2021/29 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSKENDERUN İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/03/2019 NUMARASI : 2018/890 ESAS 2019/215 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti, İcra Emrine Zaman aşımı Nedeniyle itiraz KARAR : İskenderun İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07/03/2019 tarih 2018/890 esas 2019/215 karar sayılı kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İskenderun İcra Dairesinin 2016/112955 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan takipte, icra emrinin 02/12/2016 tarihinde usulsüz olarak tebliğ edildiğini, icra emrine ilişkin tebligatın, muhatabın ne zaman geleceği veya başka adresi bulunup bulunmadığı araştırılmadan, tebliği çıkaran mercice üzerindeki adresin Mernis adresi olduğuna dair herhangi bir şerh düşülmemesine rağmen muhtara tebliğ edildiği...