WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı borçlu dava dilekçesinde, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği ve davalının takip hakkı bulunmadığına ilişkin şikayetleri ile birlikte imzaya ve borca itirazlarını da ileri sürmüştür. İcra dosyası incelendiğinde, davacıya gönderilen ödeme emrinin bila tebliğ iadesi üzerine, mernis adresine TK'nın 21/2.maddesine göre gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun olarak davacıya 20.05.2022'de tebliğ edildiği, UYAP sisteminden yapılan araştırmada evrak işlem kütüğü kayıtlarına göre de davacının takipten en geç 17.06.2022 tarihi itibariyle haberdar olduğu halde usulsüz tebliğ şikayetini 07.11.2022 tarihinde 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra ileri sürdüğü, kambiyo takibine yönelik şikayetin, imzaya ve borca itirazın da yasal 5 günlük süre geçtikten sonra ileri sürüldüğü anlaşıldığından, Mahkemece davanın süreden reddine karar verilmesi isabetlidir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/06/2021 NUMARASI : 2020/283 2021/428 DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Mersin 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.06.2021 tarih 2020/283 esas 2021/428 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 5. İcra Müdürlüğünün 2020/3922 E sayılı dosyasıyla müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, tebliğ memuru tarafından muhatabın adreste olup olmadığı, adreste değil ise ne zaman döneceği tespit edilmeden tebliğ evrakının muhtara teslim edilmesi nedeniyle ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, usulsüz tebliğin 10/08/2020 tarihinde öğrenildiğini belirterek ödeme emrinin tebliğ tarihinin 10.08.2020 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2203 KARAR NO : 2020/3085 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ERBAA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2020 NUMARASI : 2019/60 ESAS - 2020/42 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; "24.07.2014 tarihli "Takip Talebi" ve "İlamsız Takiplerde Ödeme Emri"nde T1 borçlu olarak adının yer almadığı, Adı yazılı olmayan ödeme emrinin yurt dışında ikamet eden T1 adresine değil de borçlu şirket adresine tebliğe çıkarılarak usul ve yasaya aykırı uygulama yapıldığını, takip dayanağı belgedeki imzanın da müvekkil T1 ait olmadığını, borçlusu olmadığı bir borca ilişkin olarak adı yazılı olmayan bir ödeme emri kendisine ait olmayan bir adrese tebliğe çıkarılmak suretiyle gerçekleştirilen usulsüz tebligata dayalı olarak takibin kesinleştirildiği...

Şikayet olunan vekili, şikayet dışı borçluların vekiline 31.12.2012 tarihinde yapılan tebliğin geçerli olduğunu, zira borçlu....... yönünden vekilinin azline dair dava ve icra dosyasına bir bildirimin bulunmadığını, ilk haciz sahibi olan şikayet olunanın sıra cetvelinde ilk sırada yer almasının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayet dışı borçlu .......vekilinin azledildiği, ancak bu azilnamenin ......2012/6317 E. sayılı dosyasına usulüne uygun şekilde bildirilmediği, icra dosyası kapsamında aziledildiğine dair bir bilginin bulunmadığı, bu nedenle icra emrinin bu vekile tebliğ edilmesinin icra emrinin tebliğini usulsüz hale getirmeyeceği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2216 KARAR NO : 2020/3284 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2020 NUMARASI : 2020/235 ESAS - 2020/349 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili 30/06/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Borçlu gözüken müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip yoluyla icra takibine girişildiğini ve Samsun İcra Müdürlüğünün 2020/26215 Esas sayılı dosyası ile örnek 10 ödeme emrinin müvekkiline gönderildiğini, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkiline borçlu olduğundan bahisle Samsun İcra Müdürlüğünün 2020/26215 Esas sayılı dosyasından müvekkilinin bilinen adresi olan "Mevlana Mah. 775. Sk....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, müvekkiline takip dosyasından usulen yapılan tebligat bulunmadığını, dolayısı ile yapılan usulsüz tebligatın süreleri başlatmayacağını, ödeme emrinin İİK 32. Maddesine göre itiraz mercii ve süresi de dahil olmak üzere zorunlu içerik şartlarını taşıması gerektiğini,bu içeriği içermeyen ödeme emrinin usulüne aykırı tebliğinin itiraz süresini başlatmayacağını, müvekkilinin işyerinin nargile salonu olup Covid 19 sebebiyle ve buna ilişkin İçişleri Bakanlığı genelgesi uyarınca usulsüz tebligatların yapıldığı 29/07/2020 ve 20/08/2020 tarihlerinde işyerinin kapalı olduğunu, ilk ödeme emrinin muhtar kayıtlarında ismine rastlanılmadığı şerhi ile iade edildiğini, tüzel kişilerin muhtar kayıtlarının bulunmadığının açık olduğunu, TK 35....

    Usulsüz tebligat şikayetleri 7 günlük genel şikayet süresine tabi olup muhatap usulsüz tebligatı öğrendiği tarihten itibaren 7 günlük süre içinde icra mahkemesine başvurması gerekmektedir. Somut olayda davacı vekili her ne kadar usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin 16/05/2022 olduğunu beyan etmiş ise de icra dosyasından 21/03/2022 tarihinde 103 davetiyesi ve 12/05/2022 tarihinde satış ilanının tebliğ edilmiş olduğu, davacının 103 davetiyesi ve satış ilanı tebliğlerinin usulsüz olduğunu iddia etmediğine göre şikayete konu tebligatı davacının 103 davetiyesinin tebliğ tarihi olan 21/03/2022 tarihinde öğrenmiş sayılması gerektiği, davanın ise 16/05/2022 tarihinde açıldığı, bu haliyle şikayetin süresinde yapılmadığına ilişkin mahkeme kararında isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı alacaklının istinafı yönünden yapılan incelemede; Dava, genel haciz yolu ile ilamsız takipte ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dayalı şikayet niteliğinde olup yasal dayanağı İİK'nun 16/1. maddesidir....

    çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapıldığından dayanak belgelerin icra emri ile birlikte davacıya tebliğine ilişkin yasal zorunluluk bulunmadığı, İİK 58/3 maddesi ilamsız takipler için öngörülmüş olup bu nedenle davacının bu yöndeki beyanlarına da itibar edilmediği, tüm bu açıklamalar çerçevesinde davacının icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği, takip dayanağı belgelerin icra dosyasına usulüne uygun ibraz edilmediği ve faize yönelik şikayetlerinin yasal süresi geçirildikten sonra yapıldığı gerekçesiyle davacının usulsüz tebliğ ve icra emri iptaline yönelik şikayetlerinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....

      ve T2 aleyhine Tebligat Kanunu Hükümlerine aykırı olarak tebliğ edildiğini belirterek şikayetin kabulü ile usulsüz ödeme emrinin iptaline, müvekkilleri Hatice Günay Özdemir ile T2 yönünden usulsüz olarak yapılan tebligatın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      No:4 Ortaköy/Beşiktaş/İstanbul" adresinde Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, bu durumda 11 Mart 2009 tarihinde yapılan usulsüz tebligata dayanılarak yapılan bütün işlemlerin geçersiz olduğunu, müvekkillerinin 30.12.2008 tarihli haciz işlemi sırasında alınan icra keffiliğine uygulanacak yasanın mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu olduğunu, icra takip dosyası incelendiğinde, müvekkillerinin icra kefili olduğu tarih 30.12.2008' olup 11 Mart 2009'da usulsüz olarak tebliğ edilen icra emrinin öğrenildiği tarihin ise 01.04.2019' olduğunu bu tarihler arasında on yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, icra emri usulüne uygun tebliğ edilmediğinden ve takip kesinleşmediğinden, icra dosyasında ki tüm haciz işlemleri usulsüz ve geçersiz olduğundan, on yıllık zaman aşımını kesecek icra talebi gerçekleştirilmediğinden, icra kefilliğinin zaman aşımına uğradığını beyanla usulsüz tebliğ şikayetlerinin kabulü ile T.K'nun 32 inci maddesi gereği, ödeme emrinin...

      UYAP Entegrasyonu