Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş. aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı - borçlu şirkete ait menkullere haciz konulduğunu, müvekkilinin davalı - borçlu şirkette müdür olarak çalışmakta iken şirketten istifa ettiğini, kendisine yediemin olarak bırakılan malzemelerin davalı - borçlu şirketçe kullanıldığını ve satıldığını belirterek yedieminlik görevinin sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının icra dairesine verdiği dilekçe ile yedieminlik görevinden istifa ettiğinden yeni yediemin atanması talep ettiği, icra dairesinin bu talebi reddettiği, ret kararından sonra icra dairesinin işlemine karşı şikayet yoluna başvurmadan dava açmakta hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Dava, hukuki niteliği itibariyle bir tür tespit davasıdır. Davacının genel mahkemelerde yedieminlik görevinin sona erdiğinin tespitini istemesinde hukuki yararı bulunmaktadır....

    Bilirkişi ... tarihli raporunda sonuç olarak; "Davalının özel yediemin deposu işletmecisi olduğu, Adalet Bakanlığı Lisanslı Yediemin Depoları Yönetmeliği birinci maddesine göre özel yediemin depolarına da aynı tarifenin uygulanacağı hüküm altına alındığından davacının yediemin ücret alacağı bu tarifeye göre hesaplanmıştır. Davalı yediemine teslim edilen mallara ilişkin esas ve talimat icra dosyasında haczin ve kıymet takdirinin yenilendiğine ilişkin tutanağa rastlanmamıştır. Bu nedenle ... tarihli haciz tutanağında belirlenen 2.950,00 TL muhammen bedel üzerinden; Tarifenin 4.maddesine göre yediemin ücreti muhammen bedelin - *630'unu geçemeyeceğinden 2.950,00 TL'nin *430'u 348,10 TL hesaplanmıştır. Tarifenin 3.maddesine göre Lisanlı Yediemin Depoları faaliyete geçinceye kadar o yerde yapılan muhafaza işlemleri için ödenecek ücret tarifenin ek: tablosundaki muhafaza ücretinin 9680'i üzerinden 278,40 TL hesaplanmıştır....

      uyarınca yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, tebliğnameye uygun olarak, İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, 05/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        - K A R A R - Şikayetçi vekili, borçlu N....plakalı aracın satılması sonucu sıra cetveli düzenlendiğini, müvekkilinin motorlu taşıtlar vergisi nedeniyle alacağının bulunduğunu ancak düzenlenen sıra cetvelinde müvekkili alacağının garemeten taksim sırasına girmediğini, şikayet olunan şirketin alacağının yediemin (otopark ücreti) olduğunu ve bu ücretin satış bedelinin %30'unu geçemeyceğini ileri sürerek, müvekkilinin alacağının öncelikli alacak olarak kabul edilerek satış bedelinden öncelikli olarak tahsilini talep ve dava etmişti. Şikayet olunan vekili, müvekkilinin alacağının rüçhanlı alacak olduğunu bu nedenle ilk sırada olması gerektiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece şikayetin konusunun icra hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu ve ihbar olunan .... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1- İhbar olunan ...nin temyiz isteminin incelenmesinde; Şikayet, medeni usul hukuku anlamında bir dava olmayıp, icra müdürlüğünün işlemine karşı yapılan takip hukukuna özgü bir kanun yoludur. Bu nedenle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun davanın ihbarına ve davaya müdahaleye ilişkin 61 ve devamı maddeleri şikayet hakkında uygulanmaz. Öte yandan şikayetin tarafı olmayan ....’nin ihbar olunan sıfatıyla karar başlığında yer alması ona taraf sıfatı kazandırmayacağı gibi, kararı temyiz hakkı da vermeyeceğinden adı geçenin temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 2-Borçlu ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayetin sonucunda verilen hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin Dairemizin 25.05.2015 gün ve 1438 Esas, 3867 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayetçi vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Şikayetçi vekili,... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2012/13142 sayılı takip dosyası ile, borçlu adına kayıtlı aracın açık arttırma yolu ile ihale alıcısına satıldığını ancak otopark alacağına karşılık yapılan açık arttırmada satış bedelinin yediemin alacağına yetmediği gerekçesiyle motorlu taşıtlar vergisi borcunun ödenmediğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

              İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2022 NUMARASI : 2022/135 ESAS, 2022/233 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/02/2022 tarihli dilekçeleri ile dosyada yediemin sıfatını taşıyan Mehmet Sayın'nın İİK. 358 mad. uyarınca borçlu olarak Uyap sistemine eklendiğini, bankalardaki menkul değerlerine haciz konulması ,taşınmaz, araç, posta çeki kaydının sorgulanması ve sorgu sonuçlarının dosya içine alınmasının talep edildiğini, icra müdürlüğünce 14/10/2021 tarihinde 19.07.2021 tarihli zabıt ile haczedilen 20 adet büyükbaş hayvanın değerlerinin tespiti taleplerinin reddedildiğini, daha sonra bu karara karşı yaptıkları şikayetin İzmir 12.İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/772 Esas- 2021/914 Karar sayılı kararı ile "Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ; her ne kadar şikayete...

              Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; hem Mahkemenin yetkisine, hem de İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz ederek İstanbul Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri'nin yetkili olduğunu, davanın hak düşürücü sürede açılmayıp ayrıca zamanaşımına da uğradığını, icra takip dosyasında yapılan haciz işleminde malların yediemin olarak depoya teslim edildiğini, ancak haciz tutanağında yediemin sıfatıyla tutanağı imzalayan şahsın davacı olup olmadığının tespitinin mümkün olmadığını, bunun tespitinin gerektiğini, ayrıca Adalet Bakanlığı'na ait muhafaza yerlerinde muhafaza edilen mallar için alınacak ücret tarifesi hakkında tebliğin özel yediemin depolarına ilişkin ücret uyuşmazlıklarında da uygulanması gerektiğini, oysa davacı tarafça talep edilen miktarın fahiş ve hukuka aykırı olduğunu, yine müvekkilince muhafaza tarihinde yediemin ücreti olarak ...-TL avans ödemesinin de mahsup edilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

                Maddesinin İncelenmesi: Dava konusu 1. maddede; haczi hükümsüz kalan mallara ilişkin olarak 2004 sayılı Kanun'un 88. maddesi, 6. fıkrası uygulanarak yediemin depolarında muhafaza edilen malların bu madde kapsamında satışının yapılması ve söz konusu mala ilişkin yediemin muhafaza ücretinin satıştan karşılanması suretiyle yediemin tarafından borçluya karşı müstakil bir takip yapılmasının önüne geçilmesinin amaçlandığı, bu yönüyle anılan kanun hükmünün, başka bir ifadeyle icra dairesine tasfiyenin resen yapılması yolunda getirilen yasal yükümlülüğün uygulanmasının sağlanmasına ilişkin bir düzenleme olduğu, ücret ve masraf alacakları için müstakil icra takibi başvurusunda bulunmak isteyen yedieminlerin bu başvurularının alınmamasına yönelik bir talimat içermediği anlaşılmaktadır....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; İlk derece mahkemesince sadece davacının, hapis hakkına yönelik şikayetinin değerlendirilerek karar verildiği, dava dilekçesi incelendiğinde, davacının İİK'nun 82/4 maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayeti ile birlikte haczedilen menkullerin tedbiren müvekkiline verilmesine ilişkin de taleplerinin bulunduğu, bu taleplerin değerlendirilmediği gibi bu taleplere ilişkin bir karar verilmemesi doğru bulunmamıştır. HMK'nın 7251 sayılı yasa ile değişik 353/1- a-6. maddesi " mahkemece uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması yada talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması" halinde Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak yeniden yargılama yapılması için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu