Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilenler alacaklı ve ihale alıcısı istinaf başvurusunda bulunmuşlardır. B. İstinaf Sebepleri Şikayet edilen alacaklı istinaf dilekçesinde; borçlu tarafından şikayet dilekçesinde 103 davetiyesine ilişkin tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin bir iddianın ileri sürülmediğini, ödeme emri tebligatının bila tebliğ iadesi üzerine ödeme emri, kıymet takdir raporu ve satış ilanının TK'nın 21/2. maddesi gereğince tebliğinin usulüne uygun olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. Şikayet edilen ihale alıcısı istinaf dilekçesinde; alacaklı tarafından ileri sürülen istinaf nedenlerini tekrar etmek suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C....

    İcra Müdürlüğünün 2016/22859 E. sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibine girişildiğini, her ne kadar dosyada müvekkiline 30.11.2016 tarihinde tebliğ yapılmış görünüyor ise de, işbu tebligatın usulsüz olduğunu, ödeme emrinin içeriğine müvekkilince 29.12.2020 tarihinde muttali olunduğunu, usulsüz tebligata ilişkin olarak taraflarınca açılan davanın İstanbul Anadolu 19.İcra Mahkemesinin 2020/864 E. sayılı dosyası üzerinden görüldüğünü, takibe konu senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını, senette tanzim yeri bulunmadığı gibi, tanzim edenin ad-soyad bölümünün altında yer alan adreste de idari birimin yazılı olmadığını belirterek, takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    Birleşen 2015/993 Esas sayılı şikayet dosyasında şikayetçi ..., sıra cetvelinde, 6102 sayılı Kanun'un 1320/1-A bendinde belirtilen şekilde gemi adamı sayılması nedeniyle alacağının gemi alacağı olduğunu, bu nedenle öncelik tanınması gerekirken yasalara aykırı olarak düzenlenen sıra cetvelinde bu hususa riayet edilmediğini ileri sürerek sıra cetvelinde birinci sırada olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan ..., şikayet olunan Sgk vekili, şikayet olunan ...ve ... Şirketi vekili ile bir kısım (1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16) şikayet olunanlar vekili şikayetin reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayetçi ... şikayet esnasında feragat ettiğinden asıl dosyanın feragat nedeniyle reddine, şikayetçi ... ... İnş. San....

      ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; bila tebliğ iade edilen ödeme emri tebligatında yazılı olan, muhatabın tanınmadığına yönelik tespitin, borçlunun yaklaşık 20 yıldır bu adreste ikamet etmesi nedeniyle gerçeğe uygun olmadığını, bu suretle geçersiz olan tebligata dayalı olarak TK'nın 21/2. maddesi gereğince yapılan tebligatın da usulsüz olduğunu, takipten 25.11.2020 tarihinde haberdar olduğunu, ödeme emri tebligat zarfında ödeme emri değil sayman mutemet alındısı bulunduğunu ileri sürerek ödeme emri tebligatının iptali ile tebligatı öğrenme tarihinin 25.11.2020 olarak kabulünü talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesi sunmamıştır. III....

        İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; usulsüz tebligata ilişkin şikayetin kabulü ile ödeme emrinin 18/02/2019 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasına; borca itirazın reddine; usulsüz tebligata ilişkin şikayette alacaklı tarafın kusuru bulunmadığı kanaatiyle yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvurusunda; aynı alacağın tahsilinin İzmir 6. İcra Müdürlüğü 2018/865 esas sayılı dosyasında yapılmış olduğunu ve ayrıca davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde davalı aleyhine yargılama masraflarına ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kısmen redde ilişkin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. AÇIKLAMA: Aynı alacağın tahsilinin İzmir 6....

        ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, usulsüz tebliğden 30.06.2020 tarihinde haberdar olunduğunu, ödeme emri ve 103 davetiyesi tebliğ evrakları üzerinde mühürsüz düzeltme/adres değiştirme işlemleri yapıldığını, tebliğin hangi adrese yapıldığının anlaşılamadığını, bu yolla tebliğlerin tahrif edilerek usulsüz hale getirildiğini, ayrıca tebliğ evrakında belirtilen... isminde bir komşusu bulunmadığını, adı geçen kişinin evrakta imzasının da bulunmadığını, ödeme emri ve 103 davetiyesi tebliğlerinin yapılan tahrifatlar ve beyanı alınan komşunun imzasının olmamasından dolayı usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğin tarihinin 30.06.2020 olarak düzeltilmesini, icra dosyasına yapılan itirazın süresinde olduğunun tespitini ve hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II....

          İİK’nun 16/1. maddesinde; “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas Dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır” hükmü yer almaktadır. Yukarıda anılan yasa hükmünden de anlaşılacağı üzere, borçlunun, usulsüz tebligata ilişkin şikayetini, usulsüz tebligattan haberdar olduğunu bildirdiği tarihten itibaren yedi gün içinde icra mahkemesine şikayet yolu ile getirmesi zorunludur. Somut olayda, borçlu, usulsüz tebligattan 20.07.2015 tarihinde haberdar olduğunu bildirdiği halde, icra mahkemesine, bu tarihten itibaren yasal yedi günlük süreyi geçirdikten sonra 03.09.2015 tarihinde başvurmuştur....

            İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; davacı borçlu T1 A.Ş. vekilinin usulsüz tebligata yönelik şikayetin kabulü ile; Gebze İcra Dairesinin 2022/3335 esas sayılı dosyasından şikayet eden borçlu şirkete gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince ıttıla tarihi olan 04.03.2022 olarak tespitine karar verilmiştir....

            III-Şikayetçi tarafından açıkça şikayetten vazgeçilmedikçe dosya borcunun ödenmiş olması, icra mahkemesince usulsüz tebligata ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez. Her dava ve şikayet yapıldığı andaki şartlara göre değerlendirilmelidir. Somut olayda, 14/11/2022 tarihinde dosya borcunun tahsil edildiği, İcra Müdürlüğünce 15/11/2022 tarihinde dosyanın İnfaz ile kapatılmasına karar verildiği anlaşılmış ise, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. IV-7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adreste tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. Aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....

            Somut olayda, borçlu şirkete tebliğ edilen, şikayet konusu icra emrini içerir tebliğ mazbatasında tebliğin ne zaman yapıldığı belirtilmediğinden, anılan tebliğ yukarıda anılan düzenlemelere göre usulsüzdür. O halde, mahkemece, borçlu şirketin usulsüz tebligata ilişkin şikayetinin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca, tebliğ tarihinin, borçlunun bildirdiği öğrenme tarihi olan 01.07.2014 tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu