Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZET: İlk derece mahkemesi tarafından, 10/12/2020 tarihinde borçlunun adresinde yapılan hacizde, borçlunun bizzat haciz mahallinde hazır bulunduğunun haciz tutanağı ile sabit olduğu, bu durumda icra takibinden 10/12/2020 tarihi itibariyle haberdar olduğu , öğrenmeden itibaren yasal 7 günlük sürede usulsüz tebliğ iddiasının ileri sürülmediği gerekçesi ile şikayetin süreden reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, dava dilekçesindeki iddiaları tekrarla ,müvekkili T1`ın takip dosyasından hacze gelindiği tarih olan 24/12/2020 tarihinde haberdar olduğunu usulsüz tebligata ilişkin şikayet bu tarihten itibaren yasal süresi içerisinde yapılmış olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....

Bu maddenin uygulanabilmesi için usulsüz de olsa yapılmış bir tebligat bulunmalıdır. Hukuk Genel Kurulu'nun 5.6.1991 tarih ve 1991/12-258 E. - 1991/344 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere “...usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir.” Muhatap, şikayet dilekçesinde öğrenme tarihi bildirmemiş ise, en geç şikayet tarihinde usulsüz tebligatı öğrendiğinin kabulü gerekir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;t akip tarihi ve ödeme emrinin tebliğ tarihi itibariyle (24.12.2021) davacının UETS hesabının aktif olmaması nedeniyle kurum sistemlerinde tespit edilemediği gibi e-tebligat almaya da kapalı olması nedeniyle elverişli olmadığı, davalı tarafın kendisinden kaynaklanmayan bu zorunlu sebep dolayısıyla davacı limited şirkete ödeme emri ve dayanak belgeyi e-tebligat olarak gönderememesinin tebligatı usulsüz hale getirmeyeceği, davacı adına çıkartılmış ödeme emri ve dayanak belgeyi bulunduran tebligatın; hükmi şahıslara çıkartılan tebligata ilişkin Tebligat Kanununun 12, 13 ve 35. maddelerine uygun şekilde tebliğ edildiği ve yapılan tebligata dair herhangi bir usulsüzlük olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

      18/09/2019 tarihinde yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, bu nedenle usulsüz tebligata ilişkin öğrenme tarihinin 11/01/2021 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Somut olayda borçlu gecikmiş itiraz adı altında icra mahkemesine başvurmuş ise de, dilekçesinde ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürmüştür. Bu durumda başvuru gecikmiş itiraz olmayıp, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğuna yönelik şikayet niteliğindedir. Öte yandan İİK’nun 16/1. maddesi gereğince, şikayetin öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede yapılması zorunludur (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 E., 1991/344 K.) Mahkemece, borçlunun öğrenme tarihine göre 7 günlük yasal sürede şikayette bulunduğu gözetilerek, usulsüz tebligata ilişkin şikayetinin esasının incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/604 KARAR NO : 2021/582 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DERİNKUYU İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2020 NUMARASI : 2020/7 ESAS 2020/7 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Derinkuyu İcra Dairesi'nin 2020/50 Esas sayılı dosyasında müvekkiline yapıldığı iddia edilen ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz olduğunu, söz konusu tebligata konu adresin müvekkilinin son oturduğu adres olmadığı gibi mernise kayıtlı adresi de olmadığını, tebliğ edilen adreste müvekkilinin annesinin ve kardeşlerinin yaşadığını, söz konusu adresin müvekkilinin adresi ile ilgisinin bulunmadığını iddia...

        - 2014/22677 K. sayılı Daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkikinin şikayetçi üçüncü kişi mirasçısı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair karar düzeltme nedenleri yerinde değil ise de; Şikayet eden üçüncü kişi, kendisine gönderilen İİK'nun 89/1 haciz ihbarnamesine ilişkin tebligat ile diğer tebligatların usulsüz olduğunu, bu nedenle, 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin 13.05.2013 olarak tespiti ile hacizlerin fekkini talep etmiş, mahkemece, haciz ihbarnamelerinin tebliğ işleminin yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 7201 Sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin Kanun gerekçesinde; 21/1. maddeye göre bilinen en son adrese çıkartılan tebligattan sonuç alınamazsa, 10. madde gereği adres kayıt sistemindeki adres...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 22.01.2015 tarih ve 2014/34117 Esas, 2015/1493 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki üçüncü kişi mirasçısı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair karar düzeltme nedenleri yerinde değil ise de; Şikayet eden üçüncü kişi, kendisine gönderilen İİK'nun 89/1 haciz ihbarnamesine ilişkin tebligat ile diğer tebligatların usulsüz olduğunu, bu nedenle, 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin 13.05.2013 olarak tespiti ile hacizlerin fekkini talep etmiş, mahkemece, haciz ihbarnamelerinin tebliğ işleminin yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 7201 Sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile ilgili değişikliğe...

            Borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi, İİK'nun 16. maddesi anlamında bir "şikayet" olup, aynı maddenin 1. fıkrası gereğince borçlunun bu şikayetini, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapması gerekir. Öte yandan, 7201 sayılı Tebligat Kanun'un 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Somut olayda, usulsüz tebligata ilişkin şikayete konu icra dosyasından davacı borçlu T1 14.12.2019 tarihinde kıymet takdirinin, 14.10.2020 tarihinde de satış ilanının tebliğ edildiği, borçlunun 19.12.2020 tarihinde ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne ilişkin şikayette bulunduğu, şikayetinde kıymet takdiri ve satış ilanı tebligatının usulsüz olduğunun ileri sürülmediği anlaşılmıştır....

            tarihten sonra 30 günlük sürenin bitim tarihi olan 12.04.2021 tarihi itibariyle tebligatın Türk ve Hollanda mevzuatına göre yapılmış sayılacağı ve tebligatın usulüne uygun yapıldığı, icra dosyası kapsamında yapılan son tebligatın bu tebligat olduğu, diğer tebligatlara ilişkin usulsüz tebliğ şikayetinin ise 12.04.2021 tarihinden itibaren yedi günlük süre içinde yapılmadığı gerekçesiyle usulsüz tebliğ şikayetinin ve ilama dayalı olarak ilamsız takip yapılamayacağına ilişkin şikayetin reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu