Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı alacaklı vekili, davacının herhangi bir menkulünün haczedilmediğini, satış da yapılmadığını, davanın konusuz kaldığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayet sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 22.11.2011 gün ve 2011/1344 Esas 2011/1972 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayet olunan ... vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Şikayetçi, dava dışı borçluya ait araçların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde birinci sırada alacaklı görünen ... Şti.'nin süresinde satış istememesi nedeni ile haczin düştüğünü, kurum hacizlerinin kendi hacizlerinden daha sonra olması nedeni ile satış parasının müvekkiline verilmesini aksi taktirde garameten paylaştırılması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayet olunanlar Vergi Dairesi vekili ile ... vekili, şikayetin reddini istemişlerdir....

      İcra müdürlüğünün 2007/11230 esas sayılı dosyasında icra müdürlüğünün 12/08/2021 tarihinde "1- )Dosya alacağının 1.000.000,00 TL limit ipoteği olması nedeniyle ve alacaklının alacağını ipotekli taşınmazın alacağa mahsuben ihale soncunda tahsil ettiğinden fazlaya ilişkin alacakları yönünden talebinin ve sıra cetvelinin yapılması talebinin reddine, 2- )Kararın alacaklı vekiline tebliğine, tebliğden itibaren alacaklı tarafa müdürlük kararı şikayete konu edilmesi halinde ödemelerin şikayet sonucuna kadar yapılmamasına, İİK’nun 16. maddesi gereğince şikayet yolu açık olmak üzere " şeklinde karar verildiğini, bu kararın yasaya aykırı olduğunu söyleyerek 12/08/2021 tarihli kararın kaldırılmasına satış tarihi itibari ile alacak miktarının 7.148.524,71- TL olarak nazara alınarak sıra cetveli derece kararı düzenlenmesini istemiştir....

      Genel Müdürlüğü adına tapuya haciz şerh edildiği, haciz tarihi dikkate alındığında şikayet edenin tapuda ilgili sıfatı olmadığından aktif husumet yokluğu nedeniyle şikayetin usulden reddine karar verildiği, karara karşı şikayet eden ... A.Ş. Genel Müdürlüğü ve feri müdahil ...'ın temyiz talebinde bulunduğu görülmüştür. 1-Fer'i müdahilin temyiz talebinin incelenmesinde; İcra mahkemelerinde asli ya da fer'i müdahillik mümkün değil ise de, icra mahkemesince fer'i müdahilliğine karar verilen ...'ın bu nedenle kanun yollarına başvuru hakkı bulunmadığından temyiz dilekçesinin REDDİNE, 2-Şikayet eden ... A.Ş....

        İcra Müdürlüğü’nün 2016/2246 esas sayılı takip dosyasında, takip alacaklısının dosyamız tarafı olduğu, şikayet edenin takip dosyasında taraf olmadığı, takibin 01.04.2014 tarihinde başlatıldığı, başvurunun 14.08.2019 tarihinde yapıldığı, şikayet edenin icra müdürlüğünce talep olmadan haciz konulduğu, satış avansının süresi içerisinde yatırılmadığı ve taşınmazın borçlunun haline münasip evi olduğu iddialarıyla şikayet yoluna başvurduğu görülerek esas yönünden yapılan incelemede; meskeniyet iddiasının ancak borçlu tarafından ileri sürülebileceği, takibin tarafı olmayan şikayet edenin meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının olmadığı, her ne kadar istem olmadan ve avans yatırılmadan satış yapıldığı ileri sürülmüş ise de borçlu adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydına 13.02.2015 tarihinde ve 01.06.2015 tarihinde istem üzerine haciz şerhleri işlendiği ve bu taşınmazlar için satış avansının 01.06.2016 tarihinde yatırıldığı, satış isteminde bulunulduğu görülmekle şikayet eden isteminde haksız bulunmuştur...

        Maddesinde gösterilmiş olup buna göre İcra Mahkemesi'nce 85. maddenin uygulanma biçimi, İcra Dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, taşkın haciz itirazı, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, satış talebinin reddi, süresinde satış istememesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, İcra Mahkemesi'nin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK 36. maddeye ilişkin kararlar kesin nitelikte olup istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir....

        Mahkemece, bedeli paylaşıma konu taşınmazın satış bedelinden öncelikle veraset, intikal vergisi ve gecikme zammı düşülmeden sıra cetveli tanziminin yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulüne dair verilen karar, şikayet olunanlar vekillerinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 06.11.2015 tarih ve 2014/10566 E. - 2015/7108 K. sayılı ilamıyla düzeltilerek onanmıştır. Şikayetçi vekili ile şikayet olunan ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

          Somut olayda, şikayet eden borçlunun dava dilekçesinde, ihale konusu taşınmazın meskeni olduğunu ve kendisine yapılan tebligatların geçersiz olduğunu bildirmiş olmakla birlikte, satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü iddiasını açıkça getirmediği, dolayısıyla satış ilanı tebliğ tarihine (10.02.2015) göre davanın yedi günlük sürede açılmadığı ilk derece mahkemesinin süreden reddine ilişkin değerlendirmesinin doğru olduğu görülmekle, İİK'nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesine göre işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği dikkate alınarak para cezasına hükmedilmesi doğru olmayıp bu nedenle kararın bozulması gerekirse de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

            Borçlu vekilinin şikayeti İİK. nun 134/2.maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonra olduğu gibi, başvuru aynı maddenin 6.fıkrası kapsamında da olmadığından, mahkemece satış tebligatı da usule uygun kabul edildiğine göre, istemin süre aşımı nedeniyle reddi yerine esasının incelenmesi doğru değil ise de sonuçta istem reddedildiğinden karar sonucu itibari ile doğrudur. Bu nedenle borçlu vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; İİK. nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesine göre işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde davacının para cezasına hükmedilemeyeceği öngörülmektedir....

              Somut olayda, şikayete konu haczin incelenmesinde; alacaklı vekilinin 25/12/2017 tarihli talebi üzerine icra müdürlüğünce 09/01/2018 tarihinde haciz talebinin kabul edilmesiyle haciz konulduğu, haczin konulduğu tarih itibariyle İİK'nun 106. maddesinin yürürlükte olan hükmü uyarınca satış isteme süresinin 1 yıl olduğu, ancak alacaklının 11/01/2019 tarihinde satış talep ettiği ve satış avansının da 14/01/2019 tarihinde yatırıldığı, buna göre 1 yıllık sürede satış talep edilmediğinden İİK'nun 110/1. maddesi gereği, taşınmaz üzerindeki işbu haczin şikayet tarihi olan 28/01/2019 tarihinden önce düştüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda, borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunmasında korunmaya değer bir hukuki yararı bulunmamaktadır....

                UYAP Entegrasyonu