Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayetin süresinde olduğu, şikayet olunan bankanın takibinin geçerli olduğu, tasarrufun iptali davası içinde tasarrufa konu taşınmazlar üzerine konulan ihtiyati haczin İİK'nın 257. maddesinde düzenlenen hacizden farklı olduğu, ihtiyati haczin, tasarrufun iptali kararı ile kesin hacze dönüşeceği, şikayet olunan banka alacağının doğumunun ve takip tarihinin şikayet eden bankanınkinden önce olduğu, şikayet olunan banka lehine 31.08.2010 tarihinde ihtiyati haciz uyguladığı, tasarrufun iptaline ilişkin kararın ise 02.....2011 tarihinde verildiği ve bu tarihte kesinleştiği, şikayetçi bankanın ihtiyati haciz kararının ise 01.....2011 tarihli, tasarrufun iptaline dair karar ile haczin kesinleşmesinin 08.05.2012 tarihli olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki davanın ise henüz kesinleşmediği, İİK'nın 268 ve 100. maddeleri uyarınca, ihtiyati haczin tatbikinden sonra kesin hacze dönüşmeden önce aynı malları diğer alacaklı tarafından haczedilirse, ihtiyati haciz alacaklısının sonraki hacze aynı derecede iştirak edeceği, taşınmaz üzerine ilk ihtiyati haczin 10.03.2005 tarihinde şikayetçinin alacaklı olduğu davadan konulduğu, şikayet olunan lehine 04.05.2005 tarihinde konulan ihtiyati haczin, önceki ihtiyati haciz kesinleşmeden konulmuş olması nedeniyle aynı derecede iştirak edeceği gerekçesiyle şikayetin kabulü ile, 22.06.2013 tarihli sıra cetvelinin iptaline, satış bedelinin taraflar arasında garameten paylaştırılmasına karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki davanın ise henüz kesinleşmediği, İİK'nın 268 ve 100. maddeleri uyarınca, ihtiyati haczin tatbikinden sonra kesin hacze dönüşmeden önce aynı malları diğer alacaklı tarafından haczedilirse, ihtiyati haciz alacaklısının sonraki hacze aynı derecede iştirak edeceği, taşınmaz üzerine ilk ihtiyati haczin 10.03.2005 tarihinde şikayetçinin alacaklı olduğu davadan konulduğu, şikayet olunan lehine 04.05.2005 tarihinde konulan ihtiyati haczin, önceki ihtiyati haciz kesinleşmeden konulmuş olması nedeniyle aynı derecede iştirak edeceği gerekçesiyle şikayetin kabulü ile, 22.06.2013 tarihli sıra cetvelinin iptaline, satış bedelinin taraflar arasında garameten paylaştırılmasına dair verilen karar, şikayet olunan vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 29.12.2014 tarih ve 10366 E., 8547 K. sayılı ilamıyla onanmıştır. Şikayet olunan vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur....
Sulh Hukuk ile 2.İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, İ.İ.Y.nın 16. maddesine göre icra muamelesini şikayet istemidir. Davacı, dilekçesinde konya 5. İcra Müdürlüğünce yapılan haczin usul ve hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle şikayet yolu ile haczin iptalini talep etmektedir. İ.İ.Y.'nın 16.maddesine göre, icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında icra tetkik merciine şikayet olunabilir. Dosya kapsamından, icra hukuk mahkemesince şikayetin ihtiyati haciz kararını veren 2. Sulh Hukuk Mahkemesince incelenmesi gerektiği belirtierek görevsizlik kararı verilmişse de davacının talebinin ihtiyati haciz kararına itiraz olmayıp icra muamelesine şikayet olduğu anlaşılmakla, görevli mahkeme icra hukuk mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Konya 2....
Takip dosyasında taraf olmayan 3. kişi, dosyadaki taşınır haczinin kaldırılmasını şikayet yoluyla isteyemez. Bu konuda aktif dava ehliyeti yoktur. Ancak davacı, hacizli taşınır üzerinde mülkiyet hakkı iddiasında bulunarak istihkak iddiası ve prosedürüne göre haczin kaldırılmasını isteyebilir. Her ne kadar şikayet eden vekili tarafından şikayete konu menkullere ilişkin Mersin 1....
reddine, borçlunun talebinin kabulü ile kesinleşmiş mahkeme kararı doğrultusunda taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verildiği, ancak icra müdürlüğünce sehven 04/09/2020 tarihli haczin kaldırılması için tapu müdürlüğüne yazı yazıldığı anlaşılmıştır....
e 07.09.2007 tarihinde yapılsa ve sürelerden açıkca feragat edilmiş olunsa da, üçüncü kişiler için haczin ....09.2007 tarihinde konulduğunun kabulü gerektiği, şikayetçinin haczinin ....08.2011 tarihli olup, şikayet olunanın haczinden sonra bulunduğundan sıra cetveline itirazın dayanaksız olduğu, taşınmaz üzerine konulan hacizler arasında birini diğerine üstün kılacak bir ayrıcalığın olmadığı, sıra cetvelinde birinci sırada yer alan haczin konuluş tarihi ve ... kefili olan... sürelerden feragat etmiş ise de .... kişiler için kesinleşme tarihi olarak kabul edilmesi gereken tarih itibariyle ikinci sıradaki haczin konulduğu tarihten ve hatta ikinci sıradaki haczin takip tarihinden bile önce konulmuş olduğu dikkate alındığında, hazırlanan sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....
İcra Müdürlüğü’nün 2005/2047 sayılı takip dosyasındaki alacağa; şikayet olunanın alacaklı bulunduğu ve sıra cetvelinin düzenlendiği İstanbul 2. İcra Müdürlüğü’nün 2007/13026 sayılı dosyasında konulan ihtiyati haczin 18.02.2010 tarihinde icraî hacze dönüştüğü, şikayetçinin alacaklı bulunduğu ... 28. İcra Müdürlüğü’nün 2012/2632 E. sayılı dosyasından konulan haczin ise 19.10.2009 tarihli olduğu, bu itibarla, sıra cetvelinin düzenlendiği takip dosyasındaki haczin ilk icraî haciz olmadığı, ayrıca şikayetçinin alacağının diğer alacağa göre rüçhanlı alacak niteliğinde de bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline dair verilen karar, şikayet olunan vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 07.12.2015 tarih ve 2740 E., 7944 K. sayılı ilamıyla, daha önce ... 7....
Kararı şikayet olunan SGK vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, ve özellikle 6183 Sayılı Kanun'un 69. maddesinde ilk haczin kamu haczi olması halinde öncelikle bu haczin tatmin edilmesi gerektiği, 21. maddenin burada uygulanması gerekmediği hususunun tabii bulunmasına göre, şikayet olunan SGK vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan SGK vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nın 366. maddesi uyarınca ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi uyarınca şikayet olunan SGK'dan harç alınmasına yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 25.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
CEVAP Şikayet olunanlardan ... vekili cevap dilekçesinde; sıra cetvelinde bedeli paylaşıma konu araç üzerine konulan haczin düşmediğini, süresi içerisinde satış talebinde bulunup satış avansını yatırdıklarını savunarak şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunanlardan ... şikayete cevap vermemiştir. III....