24/08/2017 tarihli bakiye borç muhtırasının iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
borç muhtırası gönderilerek 10.625,09TL alacak talep edildiğinini belirterek, bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
, bakiye borç muhtırasında bu hususlara dikkat edilmediğini, takip konusu vekalet ücretinden yapılan gelir vergisi kesintisinin dikkate alınmadığını, bakiye borç muhtırasında takipte kesinleşen miktar olarak gösterilen miktar içerisinde takibe kadar işlemiş faiz bulunduğu halde bu miktara da faiz yürütüldüğünü belirterek, bakiye borç muhtırasının iptali ile bakiye borcun 31.802,45 TL olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/875 KARAR NO : 2022/2219 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OSMANİYE İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2021 NUMARASI : 2020/180 ESAS 2021/23 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Osmaniye İcra Hukuk Mahkemesi'nin 21/01/2021 tarih 2020/180 esas 2021/23 karar sayılı mahkeme kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili idare aleyhine Osmaniye 1.İcra Dairesinin 2020/648 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde 10/07/2020 tarihinde bakiye borç muhtırasının müvekkili idareye 27/07/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkili idarenin söz konusu takipten bakiye borç muhtırasının tebliği ile haberdar olduğunu, takip dosyasında ödeme emri tebligatının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği gibi düzenlenen ödeme emrinin de usulsüz olduğunu, ödeme...
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 01/06/2017 tarihli 2016/141 E. 2017/146 K. sayılı kararı sonrasında başlatılan takipte ilk takip miktarının 100.916.930,00 TL olduğunu, daha sonra bakanlık tarafından 31/12/2020 tarihinde 7.923.350,53 TL ödeme yapıldığını, talep edilen borç miktarının yanlış hesaplanan faiz miktarından kaynaklandığını, borcun ödenen kısmı dikkate alınmaksızın icra müdürünün alacaklının talebini reddetmesi gerekirken talebin kabulü yönünde işlem yaparak bakiye borç muhtırası gönderilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’n Geçici 6. maddesi uyarınca icra vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerektiğini bu nedenlerle şikayetlerinin kabulü ile Kocaeli 8. İcra Müdürlüğü’nün 2020/676 esas sayılı dosyasından gönderilen 08/04/2021 tarihli bakiye borç muhtırasının iptaline, ilama ve kanuna uygun bir şekilde düzenlenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Şikayet konusu dosyada borçlunun iddiası yeniden yapılandırma sözleşmesi kapsamında alacaklı bankaya yapılan ödemeler ile dosya borcunun itfa edildiği şeklinde olup, alacaklı da protokol hükümlerine uyulmadığı için yapılandırma sözleşmesinin hükümsüz kaldığı, bu nedenle bakiye borç için takiplerin yenilendiğini ileri sürmektedir. Mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda, protokol kapsamında yapılan ödemeler ile protokol hükümlerinin ihlal edilip edilmediği, dosya borcunun kapanıp kapanmadığı hususunda hesaplar üzerinde herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmadan başka bir borçlunun yeniden yapılandırma sözleşmesinin hükümsüz kalıp kalmadığı hususunda delil tespiti talebiyle ... Asliye Hukuk Mahkemesine müracaatı üzerine 2013/ 78 D. Iş sayılı dosyası üzerinden alınan bilirkişi raporundaki tespit edilen bakiye borç miktarı aynen esas alınarak rapor oluşturulduğu, bu hali ile bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığı ve hükme dayanak yapılamayacağı anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/9901 Esas sayılı takip dosyasında, 06/08/2018 tarihli icra emrine göre takip çıkışı 12.400,30 TL ile 04/12/2018 tarihli borç muhtırasında talep edilen 14.132,94 TL arasında fahiş fark bulunduğunu, talep edilen alacak kalemine bağlı olarak icra vekalet ücretinin fazla hesaplandığını, yargılama giderleri başlığı altında ödenen harçların da alacak kalemi olarak hesaba dahil edildiğini, oysa Hazinenin harçtan muaf olduğunu bildirerek bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmesini istemiştir....
O halde, mahkemece dosya alacağının tamamının tahsil edilmiş olması nedeniyle şikayetin kabulü ile bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile 28/12/2018 tarihli bakiye borç muhtırasının 72.015,77 TL yönünden iptali ile 15.630,93 TL yönünden devamına, fazlaya dair istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir. (Yargıtay 34 XX 848/26963 E. 2012/15240 K.) Ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1- b.2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında davacının şikayetinin kabulü ile İstanbul 14. İcra Müdürlüğü'nün 2017/35020 Esas sayılı dosyasından düzenlenen 28/12/2018 tarihli bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle, Davacının istinaf başvurusunun KABULÜNE, HMK'nun 353/1- b.2. maddesi gereğince İstanbul 19....
Somut olayda, davacı vekili ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği şikayetinde bulunduğu, icra dosyasının yapılan incelemesinde şikayetçiye borç muhtırasının 12.09.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacının dava dilekçesinde borç muhtırasının tebliğinin usulsüz olduğunu açıkça ileri sürmediğinden ödeme emrinden en geç borç muhtırasının tebliği ile haberdar olduğu, bu durumda 04.01.2021 dava tarihi itibari ile borçlunun şikayetinin yasal (7)günlük sürede olmadığı anlaşıldığından, dosya kapsamı ve delil durumu değerlendirildiğinde, istinaf olunan kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun HMK.353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/687 esas 2018/217 karar sayılı ilamının Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesinin 2019/496 esas 2019/1454 karar sayılı kararı ile kaldırılıp yeniden hüküm kurulduğunu, yeni karara göre alacağın tahsili talebinde bulunulup bu arada ilk ilam uyarınca yapılan ödemenin düşülmesinin de talep edildiğini, müdürlükçe alınan 11/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda 93.216,55 TL bakiye borç hesaplanarak borçlulara 14/11/2019 tarihli bakiye borç muhtırası gönderildiğini, ancak raporda hatalı olarak kısmi ödemenin TBK.m. 100 uyarınca öncelikle faiz ve giderlere mahsup edilmediğini, ayrıca birleşen dava davalısı Anadolu Sigorta Anonim Şirketi hakkındaki hükmün diğer davalılardan farklı olup bu borçlunun borcu hakkında ayrıca inceleme yapılması gerektiğini belirterek şikayetin kabulü ile bakiye borç muhtırasının iptali ile talepleri doğrultusunda düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....