Kurumca, davacının prim borcu bildirilirken, mahkemenin kabulüne konu ihtilaf konusu dönemin nazara alınmadığı görülmekle, Mahkemece, yukarıda anılan yasal düzenleme çerçevesinde, davacının 20.04.1982-15.08.2005 ve 07.03.2007-20.02.2009 (dava) tarihleri arasında sigortalı kabul edilmesi durumuna göre Kurumdan prim borcunun bulunup bulunmadığı sorularak belirlenmeli, prim borcunun varlığı halinde, önemsiz sayılabilecek miktardaki eksik ödeme nedeniyle, sigortalının yaşlılık aylığından yararlanmasının engellenmesinin, Medeni Kanunun 2.maddesindeki objektif iyiniyet kuralına aykırı olacağı da gözetilerek, davacının belirlenen prim borçlarını ödemesi halinde, borcun ödendiği tarihi takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
Davalı vekili, ödemeye istinaden ibraname alındığını, poliçe limiti ile sorumlu olunduğunu, çekici olan aracın kamyon olarak prim ödemesi yapıldığını, kazadan sonra prim eksikliğinin fark edilerek prim farkı düşülmek suretiyle poliçe limiti olan 145.000 TL yerine 123.376 TL ödeme yapıldığını, 57 günde yapılan ödeme nedeniyle geç ödeme iddiasını kabul etmediklerini, eksik prim ödemesi yapan ve beyan yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının davasının reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, eksik işçilik bildirimi nedeniyle tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammının iptaliyle, Kuruma borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davalı kurumca, eksik işçilik bildirimi nedeniyle davacı şirkete tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammının tahakkukuna ilişkin Kurum işleminin iptali ile davacı şirketin kuruma 70.001,64 TL. borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir....
Kamu düzenine ilişkin davada Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355'nci maddesindeki düzenleme uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle bağlı olunmaksızın yapılan incelemede; Dava, idari para cezalarının ve resen prim borcu tahakkukuna ilişkin kurum işlemlerinin iptali ve idari para cezaları ile prim borcu sebebiyle Kuruma borçlu olunmadığının tespiti taleplerine ilişkindir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/07/2020 NUMARASI : 2018/490 ESAS, 2020/147 KARAR DAVA KONUSU : İş (SSK'ca Belirlenen Eksik İşçilik Prim Tutarına İtiraza İlişkin) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin vergi mükellefi olduğu 1995 yılından sonra Bağ-Kur'lu sayıldığını ve 2003 yılına kadar Bağ-Kur primi yatırdığını, davalı Kurumun, bu prim borcunu, 1479 sayılı Kanuna dayanarak zorunlu sigortalılık gereğince tahsil ettiğini, müvekkilinin bu prim borcunu o yıllarda ödemekte zorlandığını ve davalı Kurumun yasal yollarla tahsil ettiğini, müvekkilinin ilgili dönemde çıkan yasa ile prim borçlarını yapılandırarak ödediğini, davalı Kurumunun zamanında ödenmeyen prim borçlarını faiziyle müvekkilinden tahsil ettiğini, müvekkilinin 17/11/2017 tarihinde davalı Kuruma yaptığı...
Asgari işçilik uygulaması sonucu belirlenen fark prim ve gecikme zammından sorumlu olunmadığının tespiti ve istirdat istemine ilişkin davalarda, mahkemece davacının sorumlu olmadığı prim ve gecikme zammı miktarının ve davacıya ödenmesi gereken miktarın hükümde açıkça gösterilmesi gerekir. Somut olayda mahkemece davacıya istirdatı gereken prim ve gecikme zammının hükümde açıkça yazılmaması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İncelenen dosya kapsamına göre: Davacı dava dilekçesinde, ardı ardına ücretsiz izin verilerek iş sözleşmesinin davalı tarafından eylemli olarak feshedildiğini iddia etmiştir.08.01.2018 tarihinde davacı tarafından davalıya gönderilen noter ihtarında, 18.12.2017 tarihinde onbeşgün ücretsiz izne çıkartıldığı, süre geçince tekrar işbaşı yaptırılmayarak 15 gün daha ücretsiz izne ayırıldığını, haklı sebeple iş sözleşmesini feshettiğini bildirmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre, birçok ayda 21 kodla (diğer ücretsiz izin) eksik gün bildirimleri yapıldığı, Aralık 2017 tarihinde 21 kod ile eksik gün bildirimi yapılarak 17 gün prim ödendiği, Ocak 2018 tarihinde 12 günlük prim ödemesi yapıldığı 3 gün 21 kod ile eksik gün bildirimi olduğu görülmüştür. Davalı tarafından sunulan kart basımına dayalı işe giriş çıkış kayıtlarında 17.12.2017 tarihinden sonra davacının işe devam ettiğine ilişkin kart basım sonucu bulunmadığı görülmüştür....
I-İSTEM Davacı asil; 12.01.1987 ile 2009 yılları arasında ...Belediyesinde 166.01 no’lu iş yerinde 4/a kapsamında SGK'li olarak çalıştığını, 14.07.2009 yılında emekliye ayrıldığını, Yasa gereği prim, ikramiye vc mesaî gibi brüt kazançlar üzerinden yapılan kesintilerin net olarak SGK’ye bildirilmediğini, işveren ...Belediyesinin bu kesintileri SGK’ya bildirdiğini belirttiğini, brüt kazançlar üzerinden işverenin bu bildiriyi yasalara uygun olarak yapmasına ve (9452) prim iş günü olmasına rağmen emeklilik maaşın eksik bağlanmasına neden olduğunu belirterek 2009 tarihinden beri maaş kayıplarının davalılardan tahsiline, kıdem tazminatı hesaplama tablosunun yeniden incelenmesine, bankalarca uygulanan en yüksek faiz oranına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Bu Kanunun yürürlük tarihine kadar geçen sürelere ilişkin aylığın hesabında esas alınan asgari aylık tutarı ile 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun geçici 82 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre belirlenen eski tam aylık tutarı, toplam prim ödeme gün sayısı içinde bu Kanunun yürürlük tarihine kadar geçen prim ödeme gün sayısının oranına tekabül eden tutar üzerinden esas alınır. …” hükmüne yer verilmiş, 29. maddenin “4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar ile aynı fıkranın (c) bendine göre bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başlayanların yaşlılık aylığı, aşağıdaki hükümlere göre belirlenecek ortalama aylık kazancı ile aylık bağlama oranının çarpımı sonucunda bulunan tutardır....
PRİM BELGELERİASGARİ İŞCİLİK ORANI ÇEVRE DÜZENLEME VE PEYZAJ İHALELİ İŞİNDE ASGARİ İŞCİLİK ORANIHUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 381HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 388HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 389SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 79SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 83 "İçtihat Metni"Dava, asgari işçilik oranına itiraz ile bu oran farkı nedeniyle tahakkuk ettirilen fark prim ve gecikme zammı borcunun bulunmadığının tespiti ile birleşen davada ise, Kurumca tahsil edilen 232.332 TL prim ve gecikme zammının istirdatı istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen şekilde, asıl dava yönünden davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiş olup birleşen dava yönünden ise olumlu-olumsuz bir karar verilmemiştir....