Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bilirkişi hesap raporuna göre ihbar tazminatı ve giyim yardımı isteklerinin kabulüne prim isteminin reddine karar verilmiştir. Karar davalı ve davacı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- İşyeri Yönetmeliğinin 12 maddesinde primin koşullarının şirketin yayınlayacağı talimatlarla belirleneceği ve performansı sağlayan personele talimattaki gibi prim ödemesi yapılacağı yazılı, taraflar arasında yapılan sözleşmesinin 12.b) maddesinde hedeflerin gerçekleşmesi durumunda prim verilip verilmemesi işverenin takdirinde olduğu birine prim verilmesi herkese verilmesi anlamına gelmeyeceği, kota tutturulsa dahi belirlenen mesleki görevlerin yapılmaması ve yazılı ihtar verilmesi durumunda primden yaralanılamayacağı belirtilmiştir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/04/2019 NUMARASI : 2017/339 E. 2019/198 K. DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalıya ait yerinde 16/04/2015 – 02/06/2017 tarihleri arasında çalıştığını, akdinin haksız ve bildirimsiz olarak işveren tarafça feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile prim alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının yerini kendi iradesi ile terk ettiğini, kıdem ve ihbar tazminatı talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesi tarafından, "Davanın REDDİNE," karar verilmiştir....

    Mahkemece yapılacak yargılama sonunda; sigortalının çalışması fiilen veya yeri kayıtlarından ya da kamu kuruluşları tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden tereddüte yer bırakmayacak biçimde belirlenemez ise Kurumun prim tahakkuku işlemi hukuki dayanaktan yoksun hale geleceğinden Kurumca re'sen tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammından davacı şirketin sorumlu olmadığına karar verilmelidir Somut olayda, sigortalı....'...

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, akdini kendisi feshettiği için kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, davacının fazla mesai yapmadığına dair işe giriş-çıkış kayıtlarının sunulduğunu, davacının belirsiz süreli sözleşmesinde fazla mesai ücretlerinin ücrete dahil edileceğinin açıkça belirtildiğini, sözleşmesinde ücret belirtilmekle birlikte, diğer sosyal yardım, tazminat gibi bir yan ödemenin yapılmayacağının belirtildiğini, prim ödemesi için işe girişte anlaşma yapılmış ise sözleşmesinde bunun belirtildiğini, prim ödenip ödenmemesinin şirketin tek taraflı inisiyatifinde olduğunu, şirketin davacıya prim ödemesi taahhüdü olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ GEREKÇE ÖZETİ ve KARARI : İlk Derece Mahkemesince, "...Dosyadaki kayıtlar doğrultusunda davacının davalı işveren bünyesinde 22.04.2013- 16.02.2018 tarihleri arasında çalıştığı görülmüş olup toplam hizmet süresinin 4 yıl 9 ay 24 gün olduğu kabul edilmiştir....

      İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz." Asgari işçilik uygulaması sonucu tespit edilen eksik işçilik tutarı üzerinden Kurumca re'sen tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammı borcunun iptaline yönelik davanın tebliğ tarihinden itibaren (1) aylık hak düşürücü süre içinde açılması gerekir....

        ne geçtiği ve burada 31.10.2009 tarihine kadar çalıştığını, ihbar tazminatın eksik ödendiğini, 2009/Nisan ayından itibaren diğer personelin maaşlarına yapılıp da müvekkilinin maaşına yapılmayan maaş zammından dolayı da fesih tarihine kadar fark alacağının doğduğunu, 2007 ve 2008 yılları için şirket yönetimince belirlenen primlerin de eksik ödendiğini ve 2009 yılı prim alacağının da davacıya ödenmediğini ileri sürerek, ihbar tazminatı, maaş zammı ve prim fark alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir....

          , çalıştığı sürede tam olarak 15 müdür değiştiğini, vardiya usulü çalışan müdürlerin personelin fazla mesailerini eksik göstererek veya hiç yazmayarak, emeklerini çalarak, prim alabilmek için personele harcanacak giderleri eksik gösterdiklerini, fazla mesaileri sildiklerini, çalışanlara “eksik ödemeyi kabul etmezseniz işten çıkarılırsınız veya uzak yerlere gönderilere orada çalıştırılırsınız” şeklinde söylemlerde bulunarak mobbing uyguladıklarını, çalıştığı süre boyunca hak kazandığı primlerin eksik ödendiğini veya hiç ödenmediğini, işe başladığı tarihten itibaren dini ve milli bayramlarda ve hafta tatillerinde çalışmasına karşın ücretinin eksik ödendiğini veya hiç ödenmediğini ,iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; 400,00 TL fazla çalışma ücreti,200,00 TL UBGT çalışması ücreti, 200,00 TL hafta tatili çalışması ücreti, 200,00 TL prim olmak üzere ,toplam 1.000,00 TL alacağın akdinin fesih tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte...

          YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacılara ait yol bakım hizmetleri yapılan işyerinde çalışmış bir işçinin işten ayrılış bildirgesinin ve 2013/2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12, 2014/1,2,3 aylarına ait aylık prim ve hizmet belgelerinin verilmediği, çalışanların sigortalı olarak çalıştıkları dönem içerisinde prime esas kazançlarının eksik bildirildiği, gerekçesiyle 57.416,70 TL idari para cezası verilmesine ilişkin ...tarih ve ...sayılı işlem ile davalı kurumca istenilen defter ve belgelerin eksik ibraz edildiğinden bahisle 12.852,00 TL idari para cezası verilmesine ilişkin ...tarih ve ...sayılı işlemin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; davacı tarafından ...'...

            un ilgili mevzuatı uyarınca borçlarına mahsup edileceği, taksit veya carî aya ilişkin ödeme yükümlülüklerinin eksik yerine getirilmiş olması halinde, ödeme yükümlülüğü ihlal edilmiş sayılacağı, 4.fıkrada ise: Üçüncü fıkraya göre bir takvim yılında ödenmeyen ya da eksik ödenen taksit tutarlarının taksitlendirme süresi aşılmamak kaydıyla en geç izleyen takvim yılının sonuna kadar; ödenmeyen ya da eksik ödenen kısmın son takside ait olması halinde ise, bu tutarın son taksiti izleyen ayın sonuna kadar ödenmeyen kısım ile birlikte, gecikilen her ay için Hazine Müsteşarlığınca açıklanacak bir önceki aya ait TL cinsinden iskontolu ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetlerinin aylık ortalama faiz oranına 1 puan eklenmek suretiyle bulunacak faiz oranının bileşik bazda uygulanması sonucunda hesaplanacak faiz miktarının ödenmesi halinde bu Kanunun yeniden yapılandırma hükümlerinden yararlanacakları, Üçüncü fıkraya göre taksitlendirme süresi içinde ödenmeyen ya da eksik ödenen...

              Uyuşmazlık, 1479 sayılı Kanunun Ek 19 ve 5510 sayılı Kanunun Geçici 17. maddesi kapsamında prim borcu nedeni ile durdurulan ve ihyaya tabi sigortalılık sürelerinin prim borcunun ödenmesi sonrası yaşlılık aylığının belirlenmesinde esas alınan basamak tespitinde nazara alınıp alınmayacağı noktasındadır. 1479 sayılı Kanunun Ek 19. maddesinde “Bu Kanun ve 2926 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde, beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların bu sürelere ilişkin prim borçlarının Kurumca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde ödenmemesi halinde daha önce prim ödemesi bulunan sigortalının ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödemesi bulunmayan sigortalının ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurulur....

                UYAP Entegrasyonu