Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki davada; prim borçlarının 2015/10. ay ve 2016/3. aylarına ait olduğu, 2016/101870-109948-109949 sayılı 2015/10-2016/3 dönem borçlarından oluşan ödeme emirlerinin davacıya 24.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 25.11.2016 tarihinde açıldığı, 24.11.2015 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayınlanan 05.11.2015 tarihli karar ile davacının dava dışı borçlu ... A.Ş.'nin yönetim kurulu üyeliğine seçildiği, 11.04.2016 tarihinde dava dışı borçlu şirkete ... 9. Sulh Ceza Hakimliğince kayyum atanmasına karar verildiği 20.04.2016 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan 15.04.2016 tarihli karar ile kayyum heyeti arasından yeni yönetim kurulu üyeleri ve başkanının seçildiği, şirketin ticaret sicil kaydının 670 sayılı KHK ile 24.08.2016 tarihinde resen terkin edildiği anlaşılmaktadır....

    ELEKTRONİK YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET İŞLETMECİLİK ANONİM ŞİRKETİ - DAVA : Kayyum tayini KAYYUMLAR :1-AV. 2- DAVA TARİHİ : 29/01/2022 KARAR TARİHİ : 24/02/2022 YAZIM TARİHİ : 23/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Kayyım tayini davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin sermayesinin ve hisselerinin %50'sine, kalan sermayenin ve hisselerin %50'si ...'un mülkiyetinde olduğunu, 27.09.2021 tarihli genel kurul toplantısında ... tarafından alınan kararlar gereği şirketin Yönetim Kurulu Başkanı ...... olup, şirketi münferiden atacağı imza ile temsil ve ilzama yetkili kılındığını, davalı şirketin, .......

      Şubesi'nin 05/03/2017 tarihinde Genel Kurulunun yapıldığını, ... (28309518668)'nın sendika yönetim kurulu üyesi seçildiğini, 07/02/2017 tarihli OHAL kapsamında memuriyetinin son bulduğunu, sendika yönetim kurulu üyeliğinin iptal edilmesi gerektiğini, bu durumun hukuka aykırı olduğunu, davalı Sendika tarafından verilen cevapta ise yönetimde herhangi bir değişiklik yapılmayacağını bildirdiklerini iddia ederek, bu seçime dair genel kurul kararının iptaline ve adıgeçen kişinin yönetim kurulu üyeliğinin sonlandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili; ... ... Şubesinin tüzel kişiliğinin olmadığını, bu nedenle Sendika Şubesinin hasım gösterilerek açılan davanın öncelikle usulden reddedilmesi gerektiğini, davanın yetkisiz bir mahkemede açıldığını, asıl yetkili mahkemenin Sendikanın merkezinin bulunduğu ...'da açılması gerektiğini, Sendikanın ... Şubesi olağan genel kurulunun yargı gözetimi altında gerçekleştiğini, yürütme kurulu üyesi olarak ...'...

        Sendikası kurulması üzerine 22.02.2013 tarihinde bu sendikaya üye olduğunu, sendikanın kurulmasından sonra örgütlenme faaliyetlerinin başladığını, 500 çalışanı olan işyerinde yaklaşık 400 çalışanın üye yapıldığını, 02.05.2014 tarihinde Bakanlık yazısı ile, ilgili sendikanın işyerinde toplu sözleşmesi yapmaya yetkili kılındığını, yetki belgesinin alınmasından sonra 15.05.2014 tarihinde işyeri sendika temsilcisi olarak atandığını, yerel seçimler sonrasında sendika üyesi işçilere baskı yapılarak başka bir sendikaya üye olmaya zorlandıklarını, akdinin sendikal sebeple fesholunduğunu iddia etmiştir. Davacı tanıklarının, davacı iddialarını doğruladığı, sendika üyesi ve aktif olarak çalışan 10 işçinin akdinin feshedildiğini, başka sendikaya geçmeleri yönünde kendilerine baskı uygulandığını beyan ettikleri görülmüştür. ... Sendikası, cevabi yazısında, ......

          Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 51 inci maddesinin birinci fıkrasında da “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için” sendika ve üst kuruluşlar kurabileceği belirtilmiştir. Aynı maddenin son fıkrasında ise sendika ve üst kuruluşların yönetim ve işleyişlerinin demokrasi esaslarına aykırı olamayacağı vurgulanmıştır. 4688 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinde, genel kurulun, konfederasyonların zorunlu organlarından olduğu belirtilmiştir. Genel kurulun görev ve yetkileri, 4688 sayılı Kanun’un 12 nci maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre, konfederasyon organlarının seçimi yetkisi de genel kuruldadır. Bu itibarla, sendika ve konfederasyonların yönetim, denetim ve disiplin kurulu üyelerinin belirlendiği genel kurulların, demokratik esaslar doğrultusunda icra edilmesi, sendika içi demokrasinin gerçekleşmesi yönünden son derece önemlidir....

            Gerekçe:Dava, maddi olay tarihinde yürürlükte bulunan mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 61. maddesi kapsamında, sendika üyelik ve dayanışma aidat alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.Mülga 2821 sayılı Kanun'un 61. maddesinin birinci fıkrasına göre ise “İşyerinde uygulanan toplu sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki belgesi alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya vermeye ve kesinti listesini sendikaya göndermeye mecburdur.”...

              DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz İstemli) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, İzmir 1 nolu şubeden alınarak İzmir 2 ve 3 nolu şubelere bağlanan işyerlerinin, müvekkili sendikanın İzmir şubelerinin kuruluş aşamasında zaten İzmir 2 ve 3 nolu şubelere bağlı olduğunu, müvekkili sendikanın 10.09.2014 tarihli ve 46 numaralı kararı ile haksız şekilde İzmir 2 ve İzmir 3 nolu şubelere bağlı olan işyerlerini, İzmir 1 nolu şubeye bağladığını, genel merkez yönetim kurulunda değişikler olsa da bu haksızlıkların düzeltilmediğini ve haksız olarak 2014 yılından bu yana İzmir 1 nolu şube bünyesinde kaldığını, müvekkili sendikanın dava konusu 03.09.2020 tarihli ve 64 sayılı kararı almasının amacının bu haksızlığın son bulması olduğunu, mevcut yönetim kurulunun 2020 yılının Mart ayında olağanüstü genel kurul neticesinde göreve başladığını, pandemi nedeniyle hiçbir çalışma yapamadığını ve pandemi kaynaklı sorunlar azalırken bu defa da olağan genel kurul tarihinin yaklaştığını...

              DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz İstemli) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, İzmir 1 nolu şubeden alınarak İzmir 2 ve 3 nolu şubelere bağlanan işyerlerinin, müvekkili sendikanın İzmir şubelerinin kuruluş aşamasında zaten İzmir 2 ve 3 nolu şubelere bağlı olduğunu, müvekkili sendikanın 10.09.2014 tarihli ve 46 numaralı kararı ile haksız şekilde İzmir 2 ve İzmir 3 nolu şubelere bağlı olan işyerlerini, İzmir 1 nolu şubeye bağladığını, genel merkez yönetim kurulunda değişikler olsa da bu haksızlıkların düzeltilmediğini ve haksız olarak 2014 yılından bu yana İzmir 1 nolu şube bünyesinde kaldığını, müvekkili sendikanın dava konusu 03.09.2020 tarihli ve 64 sayılı kararı almasının amacının bu haksızlığın son bulması olduğunu, mevcut yönetim kurulunun 2020 yılının Mart ayında olağanüstü genel kurul neticesinde göreve başladığını, pandemi nedeniyle hiçbir çalışma yapamadığını ve pandemi kaynaklı sorunlar azalırken bu defa da olağan genel kurul tarihinin yaklaştığını...

              Sonuç olarak, TTK'na göre Anonim ve Limited şirketlerine yönetim kayyumu atanması yalnızca şirketin yönetim organından yoksun kalması ve bu yoksunluğun başka bir yolda giderilmemesi halinde mümkün olabileceği, Anonim şirket ve Limited Şirkete Yönetim kayyumu atanmasını gerektiren hallerin temel yasal dayanağının TMK'nun 426. ve 427. maddeleri olduğu, Davaya konu davalı şirkete davacının talebi doğrultusunda yönetim kayyumu atanmasının şartlarının oluşmadığı, davacının yönetim kurulu başkanlığından kendi isteği ile istifa etmesi sonucunda davalı şirketin Yönetim Kurulunun diğer yönetim kurulu üyeleri ile mevcut olduğu, TTK'ya göre boşalan yönetim kurulu üyeliğinin, diğer Yönetim Kurulu üyelerince yapılacak atama ile tamamlanabileceği, atanan bu yeni yönetim kurulu üyesinin görevinin genel kurul toplantısına kadar devam edeceği, dolayısıyla davalı şirketin Yönetim Kurulu organında bir yoksunluk söz konusu olmadığı, mahkeme tarafından davalı şirkete yönetim kayyumu atanması, mevcut yönetim...

              c)Sendika Genel Merkez Yönetim Kurulunca 4. Maddenin "a ve b" fıkrasındaki belgeler incelenir. Gerektiğinde düzenlemeler ve eklemeler yapılarak yada aynen yazılı olarak onaylanır. Uygulanmak üzere ilgili şubeye gönderilir. Genel Merkez Yönetim Kurulunun yazılı olarak onayladığı şekliyle işyerlerinde ilan edilir ve seçimler yapılır. Şube Yönetim Kurulu bu işlemleri yapmazsa, Genel Merkez Yönetim Kurulu kararı ile görevlendirilecek Yönetim Kurulu üyesi delege seçimlerini yapar.” şeklinde düzenlenmiştir. Sendika genel kurullarının görev ve yetkilerini düzenleyen mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 11. maddesi ile 6356 sayılı Kanun'un 11. maddesine göre, tüzük değişikliği yetkisi münhasıran sendika genel kurullarındadır....

                UYAP Entegrasyonu